banner564

27. “Ol” [kün] Meyveleri

“Benden ne çektiğini gidin de hastalığa sorun!”
Deryanın kendisini bilen haddini de bilir. Tevekkülle sabır yudumluyordum ney dinleyerek. Kalp dinginliğine vardım, kalbin suretinde kıblemi kalp kıldım. Ne söylersem söz benden seni söyler, sesler yüz bin küsur peygamberlik noktasında seni söyler. Gönül sebat eder sessizliğine, gönül hoşluğuyla seni aynadan dinler. Lütfunla sevme tabiatına eriştim, tevhit kürsüsünden teklik sarayına hüviyetimi edinmek için uzun bir ömür mektebine gittim. Öğretmenim sen olmaksızın yaşar mıydım bilemem, O gizli bir hüviyetti bilinmek istedi bende bana izin vererek. O istemeden hiçbir şey bir noktaya gelmez. Eğer Allah himayesindeysen mutluluk sana baki olur. O’nun meclisinde yakınlığa erersin. O’nun cemalinin zikir kapısı açıktır, O’na her sefer kalbinde nur tomurcuğudur. O’nu gözün bilirsen yükselirsin, pus perdelerin kalkar, ne büyük dostu edinirsin. Keşifle Rabbinde dinginliği buldun, artık afiyet içinde kalp kabın O’nun akidesini sızdırır. 
En büyük zaafın dünya arzularından vazgeçememendir dayıcığım. Mesela çikolatanın içindeki şeker dolayısıyla insan sağlığına çok zararlı olduğunu bildiğin halde vazgeçebilir misin? Ancak ona eş değer bir arzuyla onu değiştirebilirsin, en azından sağlıklı olanlarını seçmeye özen göstermeli hatta ve hatta kesinlikle tercih etmelisin lamı cimi yok. Bugün birine iyilik yaptınız mı ya da en azından birine bir iyilik yapma düşüncesi aklınızdan geçti mi? Allah’ı zikrettiğiniz gibi dünyamız için iyi insanlar yetişmesi için gayret gösterdiniz mi? İmgeleyerek evrene pozitif enerjinizi yükseltmeyi denediniz mi? Aslında yardımlaşarak bu enerjiler durmaksızın akış içinde nehirler gibi akarsular gibi akmaktadır. Evet, dayıcığım kardeşimle olduğu gibi yemeğimi ve giysilerimi olmayanla paylaşmaya çalışıyorum. Geçen gün Allah’ın büyüklüğü hakkında yazdığım şiirde bundan bahsetmiştim ve sen de beni takdir etmiştin hatırlıyor musun? 
Zikir teslimiyetin konuşmasıdır. İlahi kudretle ben böyle anlaşmaya çalışıyorum. Hem sessizliğimi koruyarak kendimi boş laftan uzak tutmaya, az ve öz kelimeler kullanarak derinleşmeye çalışıyorum kendi içime doğru. Nefsim bana sebepsizde kızabilir ona durmadan engeller koyuyorum diye kendi de farkında olmadan. Onu uyandırmadan yenmek daha kolay ama kolay şeyler bu tip durumlarda erkenden yine hortluyorlar. O yüzden uzun ve meşakkatli yollara sürmeli insan kendini. Başarının anahtarı niyette tekâmülü gerçekleştirmektir. Cehennem ateşinden geçmeden huzura varılmaz. Yanmadan yanılmaz. Zikrullahla ah deyip yanılır.   
Bu gece de kalbin bekçisi benim, Hakkın ikramıyla secde benim neferim, toprakta kulum ben oradan yaratıldım. Su ile teneffüs ederim havayı, bedenimin salahı için zikrim Allah’adır. Dergâhta tertemiz, kutsi hareketlerle semâ ederim, Allah’ım beni muazzam ilahi kudretiyle rızıklandırır. Gönlümü hoş eder, takat bırakmaz, susmama susarak ney güzel ecele gıda biriktirir.    
Annemin taşıtıyla vecd içinde geldim bu dünyaya cehennem odunlarında yanmak için değil. Korkmuyorum yaşamaktan, tahsildar gelince beni almaya la ilahe illallah diyeceğim. Hak gönlümden hiç gitmedi, O’nun darphanesinde hidrojende gizliydim. Gözde göz bebeği rengine gizliyim. Varlığım tasavvufun kucağında daha masum bir bebekti. Tekliğin ilahi zuhuru vurmuştu akisleriyle yüzüme. Zaman ihtiyari geçiyordu, sadece kalbimin hilâllenmesini bekliyordum. Her gün abdest alırken elpençe sana Allah’ın güzelliklerini tebliğ ediyorum. Dinle! Eli açık, cömert ve fedakâr bir kalple nasıl da nüfuz ediyor ecelin yavrusu büyük insanlık ego köprüsüne. Göz damarlarında Allah’ın o nurdan yapılma eteğini çekme, ser salahiyet ağacının altına kalbini ve dökülsün üzerine “Ol” [kün] meyveleri.
YORUM EKLE

banner471

banner474