banner564

AB’nin Kıbrıs’a yardımları

   Avrupa Birliği Komisyonu, Güney Kıbrıs’a 661 milyon Euro’luk ek yardım paketine onay verdi...
   Bunca zaman akıtılan paraların üzerine bir de bunun eklenmesi, ne yazık ki; kuzeyde hiç kimsenin dikkatini çekmedi...
   Güney Kıbrıs;  AB’den gelecek taze paralarla ne yapacak bilir misiniz?..
   600’ün üzerinde küçük ve orta ölçekli işletmeler desteklenecek...
   Böylece bin 200 yeni istihdam olanağı yaratılacak...
   Hane halklarının yüzde 50’si ‘hızlı internete’ kavuşacak...
   Atıklar işlenecek, enerji verimliliği artırılacak...
   Ortaya konan projede belirtilenlerin tümü, ekonomik krizdeki bir ülke için çok önemli...
   Küçük işletmelerin desteklenmesi, buna bağlı olarak istihdam olanaklarının yaratılması, hızlı internet...
   Atıkların işlenmesi ve enerji verimliliğinin artması gerçekten çok önemli...
  
Bizde neden olmuyor?
   Bir de bize bakalım...
   Internet kullanımı yaygınlaşmış olsa da, yağmur yağdığı zamanlarda bile ülkenin dünya ile bağlantısı kesiliyor...
   Bırakın atıkların toplanmasını, çöpleri toplayamaz haldeyiz...
   Küçük ve orta dereceli işletmeler, büyüklere yem yapılmış vaziyette...
   İstihdam yapmak bir tarafa, küçük ve orta ölçekli işletmeler işçi azaltıyor...
   Öyleyse; KKTC’dekiler neden seslerini çıkarmıyor?..
   AB’nin tek yanlı mali yardımları neden eleştirilmiyor?..
   İki gün önce Kıbrıslı Türklere yeni dönemde 32 milyon Euro’luk ek yardım yapılacağı açıklandı...
   Dün de güneye yönelik 661 milyon Euro’nun verileceğini öğrendik...
   Bizimkisi devede kulak misali...
   Kuzey Kıbrıs’a son 10 yılda verilen paranın tutarı, bu son yardımla birlikte  380 milyon Euro’ya ulaşmış olacak...
   “AB’den yardım istemeyelim” diyecek halimiz yok...
   Ama bunun‘dengeli olması’ talep edilebilir...
   Üstelik, Annan Planı’na “evet” dediğimiz takdirde ‘ödüllendirileceğimizi’ söylemişlerdi...
   Halbuki pastanın çok büyük bir bölümünü güneye veriyor, bizi da ufak bir parça ile memnun etmeye çalışıyorar...
   Peki bizdeki yöneticiler bunları görmüyor mu?..
   “Avrupa... Avrupa...” diyerek çırpınan sivil toplum örgütleri görmüyor mu?..
   Görüyorlarsa, neden ses çıkarmıyorlar...
İnsafa gelmeliyiz...
   
   Bir tarafta AB, diğer tarafta KKTC’ye resmi yoldan her yıl bir milyar dolara yakın yardım yapan Türkiye var...
   Türkiye’nin, KKTC’deki üniversitelere ‘denklik vermesi’ sayesinde 50 bin dolayında öğrencinin akıttığı 3 milyar doların üzerinde ikinci bir kaynak var...
   Sınırlarımızı koruyan Türk askerinin ve ailelerinin akıttığı yıllık para miktarı bir milyar doların altında değildir...
   Oldu mu 5 milyar dolar...
   Peki adaya gelen Türk turistlerin harcamaları?..
   Oteller, taksiler, lokantalar, alış-verişler...
   Nereden bakarsak bakalım, Türkiye’nin, Kuzey Kıbrıs’a sağladığı mali yardımlar dağlar kadar büyüktür...
   Bu yardımların amacı, Kıbrıslı Türkleri mutlu etmek, yaşam koşullarını iyileştirmektir...
   Yapılan yardımları ve büyük fedakarlıkları görmezden gelerek, AB’nin iki yüzlü politikalarını eleştirmekten kaçınanların, diğer yandan Türkiye’ye saldırmaları büyük bir haksızlıktır...
   İki gün sonra 21 Aralık saldırılarının 51’inci yılı münasebetiyle kaybettiklerimizi anacağız...
   Kanlı saldırılarda hayatlarını kaybeden masum insanları anarken, nereden, nerelere geldiğimize bakmakta fayda vardır...
   Bundan iyisini hak etmiyor muyuz?..
   Elbette ediyoruz...
   Bunun için de Türkiye’den sağlanan yardımları doğru işlerde kullanmalıyız...
   Yanlışları ortadan kaldıracak kararlar almalı, üretken bir duruma geçmeliyiz...
   Başarabilirsek daha güzel günler yakındır...
   Başaramazsak, suçu başkalarında aramamalıyız...
 
YORUM EKLE

banner608

banner473