Dün Girne Amerikan Üniversitesinin akademik yılı açılışında Büyükelçi Akça’nın konuşması gündeme damgasını vurdu.

Büyükelçi Halil İbrahim Akça,  ülkedeki yükseköğretim sektörünün adayı “eğitim adası” haline dönüştürdüğünü, bununda yükseköğretimde öğrenci sayısının gelinen aşamada 72 bini aştığını ve önümüzdeki hedefin 100 bin olduğunu açıkladı.

Öğrenci sayısı son 3 yılda yüzde 67’lik gibi bir artış gösterdi. Demek ki bu gidişat ile 100 bin bin hedefi birkaç yıl içinde yakalanabilir. 

Büyükelçi Akça’nın müjdesini verdiği 100 bin rakamı bizi sevindirse de aslında önemli bir takım sıkıntıları da beraberinde getiriyor. 

Büyükelçi’nin vurguladığı gibi yükseköğretimdeki mevcut sıkıntıların sadece maddi kaynaklarla çözülemeyeceği ve buna merkezi, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerinin de katkı koyması gerekliliği ortada duran bir gerçek. Ve bu konuda devletin ve yerel yönetimlerin politikalar oluşturması da şart. 

Bu sıkıntıların başında öğrencilerin okul dışı sosyal yaşamlarını geçirecek eğlence yerlerinin yok denecek kadar az olmasının yanında okul yakınlarında açılan bet ofisleri de “eğitim adası” konseptine uymaması geliyor. 

Yani hem bet ofisi hem okul olmuyor.  Hem köpek tok hem ekmek bütün olmaz! Eğer Üniversite Ada’sı olacaksak Bet ofislerini bir zapt altına almak gerekiyor. Çok geç olmadan. 

MİK’te neler oluyor?  

Merkezi İhale Komisyonu  son bir yıl içinde kaç ihale açtı kaçını iptal etti veya kaçını yeniden …yeniden… yeniden açtı? Bileniniz var mı? 

En azından 20 küsur ihalenin iptal edilip, yeniden, sonra gene iptal edilip, sonra tekrardan açıldığına  şahitlik ettik. 

En son Hastanelerin Güvenlik ihalesini açtı, sonra iptal etti sonra yeniden açtı. Bu süreçte MİK Hastaneler ihalesinde Lefkoşa Devlet Hastanesi güvenlik ihalesine başvuran bir firmanın evrak eksiğini gidermek için ihaleyi iptal etti ve sonra yeniden açtı. Benzer bir durum taşıyan başka bir şirkete ise aynı toleransı göstermedi.

İhale komisyonu Başkanı Asım Özer bu iddiaları yanıtlamak durumundadır.  

Bu güne kadar kaç ihale açtı, kaçı iptal oldu kaçı yeniden açıldı. 3 kez dört kez iptal edilip açılan ihaleler var mı?

Ve bir firmaya tolerans yaparken aynı ihalede benzer bir durumla karşılanan başka bir firmaya neden anı toleransı göstermedi? 

 

MESAJLAR

Dr. Derviş EROĞLU: Dün bir kez daha diliniz sürçünce ev sahipleri ciddi ciddi rahatsız oldu.  Hep mi aynı okulların adı karışıyor?   

Mehmet Ali TALAT: Geçen günkü operasyondan sonra kurmaylarınız ile bir araya gelip durum değerlendirmesi yapmışsınız. Kasım geliyor, kararınızı artık verin. 

Halil İbrahim AKÇA: Dün GAÜ’de söylediğiniz sözler gerçekten kulağa küpe olması gereken sözlerdi. Bu arada şu bel ağrıları için Hasan Taçoy’un önerisine kulak verin. Zira o da benzer durumdaydı bir aralar. 

Dr. Özdemir BEROVA: GAÜ’nün akademik yılının açılışında yaptığınız konuşma herkes tarafından alkışlandı. Hızlı başlangıç yaptınız bakanlığa. 

Serhat AKPINAR: Havacılık Yüksel okulu açılışında Türkiye’nin havacılık efsanesinin ismini ve ailesini unutmamanız ziyadesi ile herkesi memnun etti. Sayenizde bir efsanenin ismi ilelebet yaşayacak.  

Hasan TAÇOY: Büyükelçi Akça’ya şu doktorun telefonu vermekte fayda var. Gerçekten büyük ızdırap çektiği belli.   

Dr. Mehmet ÇAKICI: KTHY gitti bari adına olan ormanı yaşatalım. Dün ağaç ekme törenine katılıp bir ağaçta siz dikmişsiniz. 

Ersin TATAR: Benzin fiyatları konusunda yaptığınız açıklamadan sonra benzinde birkaç kuruş indirim oldu. Bu indirim sizce yeterli mi? 

Asım AKANSOY: Che ve Picasso'nun fotoğrafçısı öldü. Ama merak etmeyin eserleri uzun süre daha yaşayacak. 

Rasim KARAS: Hafta sonu kısa bir mola verip yurda dönmüşsünüz. Bu arada İzmit pişmaniyeniz yolda. 

Hüda HÜDAVERDİ: 12 yıldır üniversitede kaptırmadığınız koltuğunuzu bizim Saygın’a kaptırmışsınız. Kurt kocayınca tilkinin maskarası olur diye boşuna söylememiş eskiler. 

Olgun ÜSTÜN: Dün bir ara elinizdeki telefonla konuşmacıların fotoğraflarını çekerken gördük sizi. Demek ki hala gazetecilik damarlanırız çalışıyor. 

Sevim ERDAL: Dünkü açılış törenlerinin yine en göz alıcı ismi sizdiniz. Özellikle de şapkanıza bayıldık. 

Prof. Dr Haluk SELMAN: Ünlü bir diziden oyunculuk teklifi aldığınızı ve karar aşamasında olduğunuzu duyduk. Hadi bakalım şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun diyeli mi? 

Ramazan ÖZÇELİK: Dün gene birileri şekerinizi tavan yaptırmış. Neyse siz gene çok kızmayın ve Allah’a havale edin olsun bitsin. 

Hüseyin ÇAKMAK: Sizin Ferrari’ye LTB ekipleri ceza kesmişler. Sarayönün’de bir avukatın yaptığı gibi sizde üstüne asıp öyle gezin ve ödemeyin. 

Emre ÜSTEL: Çok yakında Kurtlar Vadisine sizin de katılacağınızı öğrendik. Belki yakında KKTC Kurtlar Vadisi de çekilir. 

Ahmet AKPINAR: Uzun bir aradan sonra sizi görmek çok keyifli oldu. Kaptanım maşallah formunuzdan hiçbir şey kaybetmemişsiniz. 

Hasan ERÇAKICA: CTP’nin nereye doğru gittiğini artık bizde anlayamıyoruz. Yakında liberal partiden teklif gelirse şaşmayacağız. 

Bertan ZAROĞLU: Yenicami spor kulübüne yüklü bir miktarda bağış yapmaya hazırlandığınızı öğrendik. Yoksa sizde mi siyasete giriyorsunuz. 

  

GÜNÜN SÖZÜ

“Bakanlıkların ve devlet dairelerinin bu tip sorunları tek başına çözme şansı yoktur. Hep birlikte hareket ederek, önce kirletmeyerek, sonra da kirleneni temizleyerek bir yere varabiliriz. Atacağımız adımlarda doğal yaşamın korunması öncelikli hedeflerimiz arasında olacaktır”

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek

BİZİM TEMEL

Dursun izlediği resim programından etkilenip Temel'e sormuş:

- Ula Temel de bakayum; 17. yüzyıl ressamları hakkinda ne soyleyebilursun?

Temel hemen cevaplamış:

- Hepsi ölmüştür!!!