banner564

 Ambargo yok, ihmal var

   Kuzey Kıbrıs’ın ürettiği narenciye ve patatesin satılması yıllardır ciddi bir sorun olarak karşımızda duruyor…

   Gerçekten bunun nedeni uluslararası ambargolar mıdır?..
   Böylesi bir uydurmacaya inananlar var mıdır?..
   KKTC’nin 8 bin tonluk patatesini satmak için ambargoların kalkmasını mı bekleyeceğiz?..
   Yoksa üreticiyi eğiterek, kaliteyi yükselterek, ambalaj ve diğer sorunları mı çözeceğiz?..
   Narenciye üreticisinin alacaklarını zamanında ödemeyen Cypfruvex’i adam edip etmeme veya başka alternatifler yaratma becerisini gösterecek miyiz?..
   Tarım alanında sorunların çözümü abartıldığı kadar zor değil, tam aksi çok kolaydır…
   En önemli gelir kaynağı turizm ve eğitim olduğu için, bu 2 sektörün sorunları üzerinde ciddiyetle durulmalıdır…
   Ankara’ya giden Ulaştırma Bakanı’nın, özellikle Atlas Global’in bazı seferlerini iptal etmesinden sonra yaşanacak sıkıntıları gündeme getirip, THY’den acil destek talep etmesi şarttır…
   THY’nin ikna olması halinde, ulaşım alanındaki ambargoların büyük ölçüde bertaraf edilmesi zor değildir…
   İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türklerin dahi son zamanlarda Larnaka hattına yönelmesinin ana sebebi, aktarmasız uçuşlardır…
   THY’nin destek vermesi halinde fazladan bir iniş ve kalkış zahmetiyle aktarmasız uçuşlarla bu sorunu çözmek mümkündür…
   Bir zamanlar KTHY’nin yaptığı gibi Antalya veya İzmir bağlantılı seferlerle, uçak değiştirmeden Ercan’a uçuş olanağının sağlanması halinde büyük bir sorun ortadan kalkmış olacak…
   Yine THY’nin sefer artırımıyla Türkiye-Ercan arasında daha çok koltuk ve daha ucuz bilet imkânının yaratılması, hem turizm sektörünün gelişmesi açısından, hem de KKTC’de eğitim gören öğrencilerin seyahatlerini rahatlatmak açısından son derece önemlidir…
   KKTC Ulaştırma Bakanı’nın bu haklı talepleri, Türkiye’de gündeme getirmesi ve en yakın zamanda THY Yönetimi ile bir araya gelmesi çok önemlidir…
   Bundan başka da bir kurtuluş çaresi yoktur…

 Milli gelir artabilir mi?..

   Döviz kurlarındaki yükselişe rağmen, KKTC’de fert başına düşen milli gelirin 25 bin dolara çıkabileceğini söyleyen Kıbrıs İşlerinden de sorumlu Başbakan Yardımcısı Sayın Recep Akdağ’ı eleştirenler vardır…
   Hatta bazı kesimler “asla olamaz” diyor…
  Ne var ki; turizm ve eğitim gelirlerinin artırılmasıyla, bu ülkede refah düzeyini artırmak da mümkündür…
   Milli gelir 25 bin dolar olmaz da 23 bin veya yüz aşağı, yüz yukarı olur…
   Turizm ve eğitim sektörünün gelişmesine paralel olarak, emlak satışlarında meydana gelecek artışların getirisini de hesaplamalıyız…
   Burada önemli olan ‘kazık’ sistemini sonlandırmak ve dürüst işletmeciliğe yönelmektir…
   Kalite, gerçek fiyat ve tapu işlemlerinde kolaylıklar sağlayarak emlak satışlarını artırmak için gerekli adımları atmanın tam da zamanıdır…
    Bunun dışında parti meclislerinden gelen farklı görüşlerin etkisinde kalmadan Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmasını öngören yasanın acilen geçirilmesi hayati bir öneme sahiptir…
   Şimdi hizmet zamanı… 

YORUM EKLE

banner608

banner473