Tıp dilinde hiperhidroz olarak adlandırılan aşırı terleme, vücuttan salgılanan ter miktarının artması ile kendini gösteren bir terleme bozukluğudur. Çok çeşitli hiperhidroz tipleri mevcuttur. Ter bezlerinin fazla miktarda olduğu ve dolayısıyla normal kişilerde de fazla terleme görülen koltuk altı, ayak tabanı ve avuç içi gibi bölgelere sınırlı olabileceği gibi tüm vücutta da hiperhidroz görülebilir. 

   Kişinin duygu durumu ile ilgili stres, korku, endişe halinde beliren aşırı terleme görülebilir. Kimi zaman yemek yedikten sonra beyine gönderilen sinyallere bağlı da gerçekleşen hiperhidroz tipleri bulunmaktadır. 

   Terleme ilk olarak beyinde ortaya çıkan sinyallerle başlar. Bu sinyaller çeşitli yollarla omuriliğe iletilir ve oradan ter bezlerine ulaşarak terleme olayının başlatılmasını sağlar. Tüm vücutta genel terleme artışı ateş yüksekliği, tiroit hormon seviyelerinde yükselme, kalp hastalığı, diyabet gibi sistemik hastalıklarda, obezite, menopoz, alkolizm, gebelik kan şekerinde aşırı düşme gibi durumlarda da görülebilir. 

   Bunlardan başka gece terlemeleri de birçok önemli hastalığın erken dönemde göstergesi olabilir. Başta tüberküloz, bazı lenf kanseri türleri, damar hastalıkları, kalp hastalığı ve diyabet olmak üzere gece oldukça fazla miktarda terlemeye sebep olan birçok hastalık vardır. 

   Yine beyin tümörü, beyin hasarı yapan kanama veya damar hastalıkları gibi durumlarda, beyinde etkilenen bölgenin karşı tarafında, tek taraflı terleme artışı görülebilir. Bundan başka bazı toksik maddeler de terlemede artışa sebep olur. 

   Arsenik ve insülin, bulantı ilaçları ve ateş düşürücüler gibi çeşitli ilaçlar da kişide geçici süreyle aşırı terleme yapabilir. Bazı nörolojik hastalıklarda, terleme sinyalinin ter bezlerine iletiminde meydana gelen bozukluklara bağlı olarak, vücudun sadece belirli bölgelerinde aşırı terleme veya hiç terlememe gibi durumlarla karşılaşılabilir. 

Duygusal terleme nerede başlar?

   Duygusal sebeplerle tetiklenen terleme en sık avuç içi ve ayak tabanında görülür. Stresle artan bu tip terlemeler özellikle sınav zamanı veya performans sergileme durumlarında kendini göstererek kişinin başarısını etkiler ve hayat kalitesini düşürebilir. 

   Yine ayak tabanında görülen aşırı terleme sonucu sürekli nemli olan ortamda mantar üremesi ve kronik ayak mantarı da aşırı terlemenin uzun dönemde yol açabileceği olumsuzluklardandır. Koltuk altında aşırı terleme ise daha çok ergenlik ve ergenlik sonrası dönemde başlar. Yine duygusal sebeplerle tetiklenir, uykuda belirgin derecede azalır. 

   Aşırı terlemenin görüldüğü hastalar öncelikle mutlaka altta yatan ve terlemeye sebep olabilecek sistemik hastalıklar açısından araştırılmalıdır. Hastanın psikososyal durumu da sorgulanarak, altta yatan herhangi bir sebep bulunmadığı takdirde tedavi basamağına geçilebilir. Çeşitli krem-merhem, çözelti ve alüminyum tuzları gibi ajanlar çok şiddetli olmayan hiperhidroz durumlarında geçici ve sınırlı etki sağlayabilir. 

   Daha etkili bir başka yöntem ise normal sudan elektrik direkt akımı geçirerek yapılan iyontoforez tedavisidir. El ve ayaklar su banyolarına sokularak bu şekilde tedavi edilebilir. Son yıllarda kullanıma giren ve en etkili tedavi seçeneklerinden biri olan botolinyum toksin (botoks) uygulaması ise, belirli bölgelere sınırlı şikâyeti olan hastalarda oldukça başarılı sonuçlar verir. Bu toksin enjekte edilerek uygulanır ve ter bezlerinin fonksiyon görmelerini durdurur. Etkisi 6-8 ay kadar sürmektedir ve bu süre sonunda uygulamanın tekrarlanması gerekir.