banner564

Bu ülkede neler oluyor?

  Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın söyledikleri pek şaşırtıcı olmadı...
  Ama cesaretin öne çıkması memnuniyetle karşılandı...
  İddialar gerçekten çok ilginç!..
  Devletin ihalelerinde saptanan maliyet rakamlarının üzerine yüzde 30’luk bir fazlalık konuyor...
  Sonra ihaleye katılanlarla ‘sözde pazarlık’ yapılıyor ve müteahhit firma yüzde 30 oranında indirim yaparak işi kapıyor...
  Denktaş’ın iddiasına göre; ihaleye ‘anlaşmalı olarak’ 6 veya 7 firma katılıyor, bunlardan bir tanesi kazanıyor, diğerleri komisyonlarını alıp, geri çekiliyor...
  Bu ‘korkusuz rüşvet’ uygulaması bazı kişileri o kadar çok cesaretlendiriyor ki; bakanın önünde dahi pazarlıklar yapılabiliyor!!!
  Denktaş “Bana yapıldı yahu... Benim yanımda 300’er istendi” diyor...
  Rantın büyüklüğünü düşünebiliyor musunuz?..
  13 milyonluk bir ihale varsa ve 5 firmaya 300’er bin veriliyorsa, ana firmanın karını siz düşünün artık... 
  Küçük bir ülkede dudak uçuklatan rüşvet iddiaları artık bizzat bakan tarafından açıklanıyor...
  Suçlamaların başındaki isim ise Müteahhitler Birliği’nin Başkanı Gürcafer...
  Bakan Denktaş’ın, dün sabah Diyalog TV’deki açıklamalarından 4 saat sonra bu kez Gürcafer ekran başına geçti...
  Gürcafer “Eskiden 13 milyonluk bir ihalede yüzde 30’a varan oranlarda indirim yapıldığını, son Güzelyurt Hastanesi’nin ihalesini kazananların ise yüzde 1’in altında indirim yaptıklarını söyledi...
  Bu ne demek oluyor?..
  Normal kardan yüzde 29 daha fazla kazanç!!!

Tümü sorumlu
 
  Şimdi gerçekleri daha açık konuşalım...
  Tencereyi ateşte bırakırsanız dibi tutar...
  Bundan 7 yıl kadar önce Gazimağusa Hastanesi’nin inşaatında dönen dolapları yazdığımızda kimse konuyu yargıya taşıma gereği duymamıştı...
  Araştırma ve soruşturma iddiaları sonuçsuz kaldı...
  Bunun dışında cami inşaatları, devlete ait bankaların tamiratlarındaki suistimal veya yolsuzluk iddialarının tümü ileri götürülmedi...
  Devleti kazıklayanlar korundu, devleti korumaya çalışanlar saldırıya uğradı...
  UBP’si, CTP’si, DP’si tümü ‘yolsuzluk iddiaları’ karşısında hiçbir şey yapmadı...
  Tümü sınıfta kaldı...
  Bunu gören ‘fırsatçılar’ ise daha da cesaretlendi... 
  Kar oranları, rüşvet dağılımları daha da arttı...
  Savcılık, polis ve yargı üzerine düşenleri yapmadı...
  Adam polise gönüllü ifade vererek “Çaldım ve çaldırdım arkadaş” dese bile, bu tür itiraflar, mahkemeye taşınabilecek suç olarak kabul edilmedi...
  İşlerine geldiğinde karşımıza İngiliz yasalarını, işlerine gelmediğinde KKTC veya TC yasalarını çıkardılar...
  “Temiz toplum” dediğimiz zaman, cezalandırma yöntemlerine başvurdular...
  İşte bugün yaşananlar, yılların ihmalinin bir sonucudur...
  Küçük bir ülkede Maliye Bakanı’nın ‘İhale dolaplarından’ söz etmesi karşısında savcılığın, polisin, sayıştayın ve yargının uykusuz kalması gerekir...
  Ama nerede?..
  Kimin umurunda?..
  Halkımızın önemli bir kısmı, özellikle kırsal kesimdeki insanlar haftada bir gün su alamıyor...
  Binlece insan elektrik faturasını ödeyemediği için karanlıkta yaşıyor...
  Binlerce insan ilaç parasını bulamıyor...
  Ancak diğer yanda bir avuç insan devlet ihalelerinden, hatta ihalesiz alımlardan milyonlar vuruyor...
  Halkımız böylesi bir düzeni hak etmiyor...
  Temiz bir sayfa açılmasını bekliyor...
YORUM EKLE
YORUMLAR
R SERIFOLUB
R SERIFOLUB - 7 yıl Önce

BU DUYURUYU IHBAR SAYIP HEMEN SAVCLIK EL KOYMSLI

Zekâ Üçer
Zekâ Üçer - 7 yıl Önce

Çok güzel yazdın neler oluyormuş demek, halkın haberi yok. Reşat kardeşim tebrikler.

Huseyin Atadeniz
Huseyin Atadeniz - 7 yıl Önce

Vallayi Ben bunlari her yerde gordum duydum ama hicbir sey yapamadik ama seni Teprik ederim ayni Ejder Aslanbaba gibi

banner608

banner473