Şubat ayında Güney Kıbrıs’ta yapılacak olan başkanlık seçimlerinde Anastasiadis’in en güçlü rakibi olan DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, seçilmesi halinde KKTC’deki bakanların ve üst düzey yetkililerin “Kıbrıs Cumhuriyeti” pasaportlarını iptal edeceğini açıkladı.  

   Annan Planı’nı reddeden babası Tassos Papadopulos’tan daha da sert bir siyaset izleyeceğini ortaya koyan Nikolas Papadopulos, KKTC’de faaliyet gösteren yabancı şirketlerin cezalandırılacağını, özellikle emlak alanında faaliyet gösterenlere karşı işlem başlatacağını iddia etti. Papadopulos ayrıca Ercan Havaalanı’nın kullanılmasını yasaklayan yasayı etkin şekilde uygulamaya koyacağını iddia etti.

   Papadopulos, Kıbrıslı Türklerin sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne entegre edilmesinin de stratejisinin bir parçası olduğunu, bu çerçevede, Kıbrıslı Türklere ilişkin konulardan sorumlu olan Kıbrıslı Türk bir başkanlık komiseri atayacağını, Kıbrıslı Türklerin “bilgilendirilmesi” amacıyla teknolojiyi kullanma yoluna gideceğini ve enerji, doğal gaz, sulama vs konularda işbirliği yapılması olanaklarını araştıracağını söyledi.

Stratejisini açıkladı

   Papadopulos düzenlediği basın toplantısında, Güney Kıbrıs’taki başkanlık seçimlerinde galip gelmesi durumunda izleyeceği yeni stratejiyi açıkladı.

   Alithia ve diğer gazeteler, Papadopulos’un dünkü basın toplantısında yeni stratejisine değindiğini ve Güney Kıbrıs’ta son on yıldır izlenen tüm politika ve uygulamaları reddettiğini yazdılar.

   Habere göre Papadopulos açıklamasında özetle, Güney Kıbrıs’ta son on yılda izlenen politikaların ve Rum Ulusal Konseyi’nin aldığı kararların Kıbrıs Rum tarafını “çok tehlikeli bir sona ve çıkmaza getirdiğini” savunarak, bugüne kadar izlenen dış politikanın sonuç getirmediğini, Rum Milli Muhafız Ordusu’nun kaderine terk edildiğini, enerji politikalarının hayata geçirilmediğini kaydetti.

   Federasyonu “sahte ikilem” şeklinde nitelendiren Papadopulos, politikasının merkezinde, Kıbrıs sorununa kalıcı ve fonksiyonel bir çözüm bulunabilmesi için “Türkiye’nin gerekli tavizleri vermesinin sağlanmasının” yer alacağını ifade etti.

   Kıbrıs sorununun bir “işgal ve istila sorunu” olduğu parametrelerine geri getirilmesi, beşli konferans çerçevesinden çıkılması, KKTC’nin ve KKTC Cumhurbaşkanı’nın düzeyinin yükseltilmesine karşı mücadele edilmesi gibi bir dizi hedef sıralayan Papadopulos, Yunanistan’la ilişkilerin güçlendirilmesine de ağırlık vereceğini vurguladı.