Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti öncesinde Atina’ya giderek Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ve Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos ile görüştü.

   Fileleftheros gazetesi: “Erdoğan’ı Beklerken – Atina ve Lefkoşa Şu An İçin Kıbrıs Sorununda Yeni Bir şey Olmadığı Konusunda Uzlaşıyor – Üçlü ve Çoklu Mekanizmalar Faydalı” başlıkları altında verdiği haberinde, Atina’ya giden Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Yunan yetkililerle temaslarında yaptığı konuşmaya geniş yer verdi.

   Gazete, Anastasiadis ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın dün gerçekleştirdikleri görüşmede, şu an için Kıbrıs sorununda yeni bir şey olmadığı konusunda uzlaştıklarını belirterek Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Atina ziyaretini beklemekte olduklarını yazdı.

   Habere göre, Anastasiadis’i kabulünde yaptığı açıklamada Çipras, Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı bir çözüm bulunması için ulusal bir çizgi belirlemeyi başardıklarını, böyle bir çözümün karşı tarafın da onayına ihtiyaç duyduğunu ve umutlarını hiç kaybetmemeleri gerektiğini ifade etti.

   Çipras ayrıca ekonomik konulara da değindiği açıklamasında, Güney Kıbrıs’ın memorandumdan ilk çıkan olduğunu, şimdi sıranın Yunanistan’a geldiğini söyledi.

   Anastasiadis ise açıklamasında, Doğu Akdeniz ülkeleri ile AB’nin işbirliğine işaret ederek AB-Arap zirvesinin bu çerçevede büyük önem taşıdığını belirtti.

   Erdoğan’ın Atina’ya yapacağı ziyaret çerçevesinde Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın, müzakerelerin ortak kabul edilebilir bir çözüme ulaşabilmesi adına, koordine olmalarının gerektiğini vurgulayan Anastasiadis, Yunanistan’ın memorandumdan çıkma yönündeki çabalarına da destek belirtti.

Pavlopoulos ile görüşme

   Gazete haberinin devamında, Anastasiadis’in Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos’la da görüştüğünü yazdı.

   Habere göre Pavlopulos açıklamasında, Kıbrıs sorununa, garantilerin ve sözde “işgal ordusunun” bulunmadığı, uluslar arası hukuk ve AB normlarına dayanan bir çözüm bulunmasını istediklerini ifade etti.

   Pavlopulos, Münhasır Ekonomik Bölgeler’in (MEB) belirlenmesi konusuna da değindiği açıklamasında, MEB’lerin uluslar arası hukuka göre belirlendiklerini ve uluslar arası hukukun ise “alakart” olmadığını sözlerine ekledi.

   Anastasiadis ise açıklamasında, Türkiye’nin koyduğu parametrelerle Kıbrıs sorununun çözümünün mümkün olmadığını iddia ederek, Türkiye’nin garantiler ve adada askeri varlığını sürdürmedeki ısrarının çözüme ulaşılmasını engellediğini savundu.

   “Türkiye’nin Kıbrıslı Türkler üzerindeki etkisinin, ülkenin yabancıların aracı haline gelmesi tehlikesini yarattığını” da öne süren Anastasiadis, Kıbrıs sorununa uluslar arası hukuk ve AB normları temelinde bir çözüm bulunması hedefine bağlılıklarını sürdürdüklerini de sözlerine ekledi.