banner564

İki farklı konu

  Trafik kazalarındaki artış, tehlikeli sürüşler, can ve mal kayıpları, sakatlanmalar hepimizi üzüyor...
  Peki neden önlem alınmıyor?..
  Kötü yolların tamir edilmesi zaman alıyor, bunu kabul ettik diyelim...
  Her köşe başına bir polis koyamıyoruz, çünkü kadroda 800 eksik var...
  Her yere para bulan hükümet, buna para bulamıyor...
  Peki bunu da bir kenarda bekletelim...
  Ancak; inşaat kamyonlarının, traktörlerin, dozerlerin özellikle ‘tek şerit yollarda’ seyahatlerine ‘zaman kısıtlaması’ getirilemez mi?..
  Bu tür araçların sabah, öğle ve akşam iş saatlerinde trafiğe çıkmaları engellenemez mi?..
  Bunun için para istenmiyor!..
  Basit bir karar ve denetimle olur biter...
  Ama siyaset bu kadar basit sorunlara dahi çare üretemez durumda maalesef...
  Hazır trafikten bahsetmişken, bir basit konuya daha değinelim...
  Aylar önce Diyalog TV’ye konuk olan trafik sorumlusuna “Arabaların camlarına veya kaportalarına yazı yazılması serbest mi?” diye sorulmuştu...
  Yanıtı şöyleydi:
  “Kesinlikle yasaktır... Kimse bunu yapmasın...”
  Yasak ise neden hemen her 10 aracın bir tanesinin üzerinde slogan vardır...
  Kimisinde aşk ifadeleri, kimisinde kahramanlık mesajları...
  Kimisinde futbol takımı, kimisinde satılık tabelası...
  Bu tür yazılar Avrupa ülkelerinde görülmez...
  Teşebbüs edenlere ağır cezalar verilir...
  KKTC kanunlarına göre de yasak olduğuna göre bunlar neden önlenmiyor?..
  Sorumlu makamlardan tatmin edici cevaplar bekliyoruz...

İkincisine bakalım
 
  Yerel yönetimlerin önemli bir kısmı borçlarını veya geçmişten kalma sosyal yatırımları ödeyemiyor...
  Maddi sıkıntı içindeki belediyelerin tümü önceliği maaş ödemelerine veriyor...
  Çalışanları ve sendikayı memnun etmek daima başkanların ve meclislerin, hatta tüm siyasilerin önceliğidir...
  Peki diğer hizmetler?..
  Kaldırımsız yollar...
  Yollardaki çukurlar...
  Yok olan trafik ikaz çizgileri...
  Parklar...
  Yeşillendirme...
  Bunların hiçbiri yapılmıyor...
  Üzücü olan şu ki; gemi karaya vurduğu halde, içindeki kaptanlar bunu hala görmezden geliyor...
  Yolcuların tümünü batırmayı göze alarak direksiyon başında kalmakta ısrar ediyorlar...
  Çok üzücü bir durum...
  Belediyelere her ay devlet yardımı yapanların basit bir karar almaları halinde, hiç olmazsa çöken yollar tamir edilebilir...
 Özellikle de trafik ikaz işaretleri bir hafta gibi kısa bir süre içinde yerine konabilir, çizgiler yenilenebilir...
  Yapılması gereken şudur:
  “Arkadaş, yollarda silinen trafik ikaz çizgilerini senin yerine boyuyorum... Yıkılan levhaları yeniden dikiyorum... Parasını da senden kesiyorum...”
   İyi haftalar...
YORUM EKLE

banner471

banner474