Teoman TURAN

Girne Akçiçek Hastanesi’nde meydana gelen bir olay KKTC genelinde infial yarattı. Hastanede görevli, deneyimli hemşirelerden Gülnur Soyadlı, yüksek ateş şikayetiyle kontrol altına alınan 4 yaşındaki çocuğun babası Levent Güler’in hem sözlü saldırısına uğradı, hem de darp edildi.

Çocuğu acıttığı gerekçesiyle iğneyi Gülnur hemşirenin koluna saplayan Levent Güler “Ne yapıyorsun sen, deliminsiniz, sen nasıl hemşiresin,manyaklar” diye bağırmaya başladı. Ne olduğunu anlayamayan Gülnur hemşire durumu polise şikayet etti. Gözaltına alınan öfkeli baba dün mahkemeye çıkarıldı, ancak teminatla serbest bırakıldı.

Mahkemeye olayla ilgili şahadet veren Girne Polis Müdürlüğü’ne bağlı Adli Şube’de görevli polis memuru İbrahim Varol, Levent Güler’in “Yaralama” ve “Rahatsızlık” suçlarından tutuklandığını anlattı. 

Damar yoluna iğne sapladı…

Polis memuru İbrahim Varol, zanlı Güler’in oğlunun önceki gün yüksek ateş şikâyeti ile yatmakta olduğu Dahiliye Servisi’nde birden çok kendinden kan almaya çalışan hemşireye “Ne yapıyorsunsen, deliminsiniz, Allah belanızı versin hepinizin, sen nasıl hemşiresin manyaklar” sözlerini kullanarak rahatsızlık verdiğini söyledi.Varol, daha sonra zanlının hemşire G.S.’nin sağ eline oğlunun üzerinde bulunan damar yolu açma iğnesini sapladığını kaydetti. 

3 bin lira ödedi kurtuldu

Soruşturmayı yürüten polis memuru, zanlının tutuklandıktan sonra gönüllü ifade verip suçunu itiraf ettiğini belirterek, Levent Güler’in yargılanıncaya kadar uygun bir teminata bağlanması talebinde bulundu.

Yargıç Mesut Mesutoğlu, zanlının yargılanıncaya kadar yurt dışına çıkışını yasaklayarak, 3 bin TL nakdi, KKTC vatandaşı 1 kişinin imza edeceği 20 bin TL’lik kefalet senedi imza ederek serbest bırakılmasına karar verdi.

Gerekli tepki gösterilmedi…

Öte yandan, Gülnur Soyadlı’ya yapılan saldırıya, Sağlık Bakanlığı ve meslek örgütleri tarafından gerekli tepkinin gösterilmediği ileri sürüldü. Soyadlı’nınDiyalog’a ulaşan aile yakınları ve çalışma arkadaşları, “Eğer bu saldırı bir doktora yapılsaydı bugün devlet hastanelerinde grev olurdu. Geçtiğimiz yıllarda bir doktora benzer bir saldırı gerçekleşti. Sağlık sektöründe örgütlü sendikalar greve giderek en sert şekilde tepkisini ortaya koydu. Gülnur Soyadlı’ya yapılan saldırının üzerinden 2 gün geçmesine rağmen gerekli tepki ortaya koyulmadı. Hastanenin başhekimi bir geçmiş olsun ziyaretine bile gelmedi” dedi.

Zanlı hangi gerekçe ile serbest bırakıldı?

Gülnur Soyadlı’ya saldıran zanlının ilk mahkemede teminatla serbest bırakılmasına da tepki koyan aile yakınları ve çalışma arkadaşları, olayla ilgili yeterli soruşturmanın yapılmadığına inanıyor.Soyadlı’nın bir aile yakını, soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi için zanlının en az 3 gün gözaltında tutulması gerektiğini söyleyerek, “Verilen karar bizi derinden üzmüştür. Soruşturma tam anlamı ile bitmedi. Saldırganın Gülnur’a sapladığı iğnenin tahlil sonuçları gelmedi. Zanlı yangından mal kaçırır gibi 1 günde serbest bırakıldı. Bu adil değil. Yarın bizden biri de gider zanlıya saldırır ve onu hastanelik ederse aynı şekilde bir günde serbest bırakılacak mı” diyerek tepkisini ortaya koydu.

Kamu-Sen saldırıyı kınadı

Öte yandan Kamu Sen Genel Sekreteri Özgür Kıdrışlıoğlu, Girne Akçiçek Hastanesi’nde görevli hemşireGülnur Soyadlı’ya yapılan saldırıyı kınadı.

Kıdrışlıoğlu yaptığı yazılı açıklamada, polis tarafından tutuklanan şahsın teminatla bırakıldığının söylendiğini ifade ederek, bir ay önce KKTC vatandaşlığı alan bu şahsın hukuksal zeminde gereken her türlü cezayı alabilmesi adına avukatlar aracılığı ile hukuksal girişim başlatıldığını kaydetti.

Kıdrışlıoğlu çocuğundan tahlil için kan alındığı sırada çocuğun ağlaması üzerine babasının kan ile temas etmiş iğneyi hemşirenin elinden alarak, hemşireye batırıp, hakaretler ederek olay yerinden kaçtığını belirtti.

“İğnede bulaşıcı hastalık varsa ne olacak?”

“Kan ile temas eden iğnede bulaşıcı bir hastalık var ise ne olacak! Ayrıca hemşirenin elindeki bir makas veya kesici alet olsaydı ne olacaktı? Çocuğu ağladığı için hemşireye kesici bir aletle mi saldıracaktı” diye soran Kıdrışlıoğlu, çocuğuna yardım etmeye çalışan bir hemşirenin fiziki bütünlüğüne zarar verecek şekilde şiddete başvuran bu şahsı Kamu-Sen olarak kınadıklarını vurguladı.

Sorunların şiddetle çözülmemesi gerektiğine işaret eden Kıdrışlıoğlu, “kaldı ki iğne ile yapılan işlemler ağrı vericidir ve sadece çocuklar için değil bizler için de korku hissettiğimiz bir durumdur” dedi.

“Hastanelerde güvenlik yok…”

Kıdrışlıoğlu, hastanelerdeki güvenlik şirketi ihalesinde yaşanan sorunların da henüz çözülmediğini ve güvenlik zafiyeti ortaya çıktığını söyledi ve şöyle devam etti:

 “İhale sonucunda bir şirket ihaleyi kazanmış ancak kaybeden şirket ara emri alarak tüm işlemleri durdurmuş, hastaneler güvenliksiz kalmıştır.

Mahkemelerin kararına sonuna kadar saygılıyız ancak bu şekilde bir itiraz nedeniyle ihalenin durdurulması ve hastanelerin güvenlik sorunu yaşaması da kabul edilemez. İhale sorunu çözülene kadar bir formül üretilmeliydi ve eski şirketin geçici olarak görevine devam etmesi de bir çözüm olabilirdi. Umuyoruz ki daha ciddi olaylar yaşanmadan biran önce bu sorun ortadan kalkar. Her türlü şiddete karşı “hukuk zemininde” mücadele edeceğimizin bilinmesini isteriz.”