Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği (SÜİB) Başkanı Candan Avunduk, Rum Yönetimi’nin, Kıbrıslı Türk hellim üreticilerine yönelik yaklaşımından duyduğu rahatsızlığı dile getirerek “bu alanda rakip istemiyorlar. Hedefleri nefesimizi kemektir”dedi.

   Diyalog Tv’de katıldığı Detay programında, önemli tespitleri gündeme getiren Avunduk, Rum üreticilerle her alanda rekabet edebileceklerini; ancak Rum tarafuının ileri sürdüğü koşullarla bunun mümkün olamayacağını belirtti. Avunduk “eğer onların istediği olursa bizlere yaşam şansı kalmaz” iddiasında bulundu.

   Avunduk, hellim üretimine getirilen standartla ilgili olarak yaşanabilecek şu tehlikelere dikkat çekti:

 “Güney Kıbrıs’taki Tarım Bakanlığı hellimin tescili Avrupa’dan geçirdikten sonra devreye giriyor ve bu noktada denetleme kısmında bizi vurmayı hedefliyor. Çünkü onlar “Adada her şeyi biz kontrol ediyoruz ama Kuzeyi kontrol edemeyiz” diyor. Bu çok tehlikelidir. Bu konu iki cumhurbaşkanının gündemine de geldi ve sonunda bağımsız bir denetçinin gelip iki tarafı da desteklemesi noktasına gelindi. Biz buna karşıyız nedeni de şu; bunu “Bureau Veritas”ın yapması planlandı. Bureau Veritas 70 yıldır Güney Kıbrıs’ta gidip gelen tüm gemileri, inip binen tüm ürünleri kontrol ediyor ve bunun karşılığında ciddi paralar kazanıyor. Bunların bize karşı tarafsız olabileceği konusunda şüphelerimiz var.”

Rum Tarım Bakanlığı devrede

Candan Avunduk, Rum Tarım Bakanlığı’nın daha da ileriye gittiğini kaydederek, denetimciyi Avrupa Birliği Komisyonu’nun değil Rum Tarım  Bakanlığı’nın kendisinin atamak istediğini anlattı. 

Avunduk, “Kendilerine göre egemenlik haklarına helal gelmesini istemiyorlar. O nedenle atamayı kendileri yapmak istiyorlar. Bu durumda bizim tüm bilgilerimiz Bureau Veritas aracılığıyla Avrupa Komisyonu’na gittiği gibi Güney Kıbrıs Tarım Bakanlığı arşivine de gidecek. Bunlar tehlikeli gelişmelerdir” dedi. 

“İhracatı benim limanımdan yapacaksınız” zorlaması!

Candan Avunduk sözlerine şöyle devam etti:

“Diyelim ki burada sınıfı geçtik, gerçi geçirtmezler ama diyelim ki geçtik… Ne diyor bize Rum Tarım Bakanlığı; “Bureau Veritas’ın değerlendirmesi sonrasında ihracatı benim limanlarımdan yapacaksınız.” Yani Mağusa, Girne ya da Ercan Limanı’ndan biz ihracat yapamayacağız. Nasıl olacak bu? O zaman biz siyasi duruşumuzdan KKTC’den vaz mı geçeceğiz? Nasıl olacak bu! Olmayacak bir şey bu. Bunu dikte ediyor Rumlar, bizimkiler kabul etmiyor ama istekleri bu.”

“Rumlar bizi rakip olarak karşılarında görmek istemiyorlar”

Candan Avunduk bunun kabul edilebilir olmadığını belirterek, “Diyelim ki bunu da kabul ettik ama kesinlikle kabul etmeyiz de diyelim ki kabul ettik. Bu ürünlerin yeşil hat tüzüğü içeriğinde ihraç edileceği söyleniyor. Hellim tarımsal bir ürün, yani yeşil hat tüzüğü kapsamında değil. Burada sıkıntı var” dedi. 

Avunduk, Rumların korku içinde olduğu için bu yöntemlere başvurduğunu düşünüyor:

“Rumlar bizi karşılarındaki rakip gördükleri için bizlerin potansiyelinden korktukları için bu olmayacak şartları masaya koydular ve ısrar ediyorlar. İmalatçılar açısından üretim makinelerimiz konusunda rekabet edecek güçteyiz. Bizde süt Güney’e göre daha ucuz, bu konuda da avantajlıyız. Sahip olduğumuz kalite belgeleri var, biz onlardan daha iyi üretiyoruz, iddialıyız da. Tescil sürecindeki bu handikaplar (Rumların talepleri) eğer hayata geçerse bizim nefesimiz tıkanır, yaşayamayız, ihracat yapamayız” diye konuştu. 

“Konu mahkemelik, ara emri istiyoruz”

Rakamsal örnekler veren Avunduk, şöyle devam etti:

“Bakın 2012 yılında Güney Kıbrıs’tan İngiltere pazarına giren hellim miktarı 2020 tondu. Bu 8 konteyner mal demektir… Şimdilerde bu 12 konteyneri bulmuştur. Sadece kendileri satıyorlar, bu anlaşmalar olursa yarın Türkler de buralarda olacak. Kendilerine rakip olmayacak mı? Kim kendisine bir rakip ister ki? Rumlar önümüze tüm engelleri koyuyorlar. Yetkililerimiz itiraz ediyor ama nihai kararı Avrupa Komisyonu verecek. Biz zaten bu konuda mahkemeye gittik. Sanayi Odası, bizim birliğimiz, kişiler,  Koop-Süt olarak mahkemedeyiz… Biz bu sürece itiraz ediyoruz ve ara emri almaya çalışıyoruz”