Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Reşat Akar, Rum Toplumu Lideri Nikos Anastasiadis’in, dünkü toplantıyı kapı vurarak terk etmesinin, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın şahsında Kıbrıs Türk halkına yönelik bir saygısızlık olduğunu belirtti.
Bu tavrı şiddetle kınadıklarını ifade eden Akar, Rum liderinin, hem KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’dan, hem de özel Temsilci Eide’den özür dilemesini istedi.
Akar, Rum basınının da öteden beri Cumhurbaşkanı Akıncı için ‘İşgalci Lider’ ifadesi kullandığını anımsatarak “Kıbrıslı Türkleri küçümsedikleri ve gerçekleri kabul etmedikleri sürece bu ülkede kalıcı bir çözüm sağlamak mümkün değildir” dedi.
Karar, federal çözümün önünde engeldir
Akar şöyle dedi:
“Gazeteciler Cemiyeti olarak Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakere süreci hakkında bugüne kadar herhangi bir görüş belirtmiş değiliz. Ancak; dünkü toplantıda yaşananların bizzat Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuna açıklanması sonrasında Rum liderliğini kınamayı bir görev kabul ediyoruz.
Yakınen izlediğimiz bu süreçte Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, adaya kalıcı bir çözüm bulunması yönündeki çabalarının, Rum lideliğinden aynı karşılığı görmediği bir gerçektir.
Rum liderliği hiçbir şey vermeden, tek yanlı tavizlerle süreci sonlandırma çabalarının yanı sıra, ENOSİS ruhunu canlandıracak adımlar atabilecek kadar kendinden geçmiştir. Rum Meclisi’nde alınan karar, iki toplumlu federal çözümün önünde büyük bir engeldir.
Ayrıca Rum çocuklarını ENOSİS ruhuyla yetiştirmek, iki toplum arasında dostluk, dayanışma ve işlbirliği anlayışını geliştirmeye vurulan en ağır darbedir.
ENOSİS hayalinin Kıbrıs’ta yarattığı trajedilerden ders almayan Rum liderliğinin, çözüm konusunda bu son fırsatı bertaraf etmesini kınıyor, KKTC’nin bugünden itibaren kendi sorunlarının çözümü ve halkın mutluluğu yönünde icraat seferberliğine girişmesini diliyoruz.”
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2017, 09:58
Reşat bey yukarıda yazmış olduğunuz görüşlerinize aynen katılıyorum.Kıbrıs Cumhuriyetini 54 yıl önce silâh zoru ile gasbeden ve aradan onca zaman geçmesine rağmen hale daha Kıbrıs Türkü'nü yok sayan,Tüm adanın kendilerinin oluğunu sanan ve ne isterse olsun Kıbrıs'ta Türk halkına yaşama hakkı tanımayan bu sahtekâr ve ırkçı insanlara tüm Kıbrıs Türk halkı olarak bir birimize her düzeyde kenetlenerek en sert cevab vermemizin zamanı gelmiştir diye düşünüyorum.