Rum lideri Nikos Anastasiadis ne de güzel söyledi:

   “Neden Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar, gençler ve yaşlılar Kıbrıs’ta değil de yabancı ülkelerde işbirliği yapabiliyor...?” 

   Bunun nedenini bilmeyen mi var?..

   Kıbrıs’ta ‘sihirli bir el’ onların işbirliği yapmasını engelliyor...

   Burada; Türklerin iyi insanlar olduğunu söyleyen birkaç Rum genci bile anında Manastır’a çekilerek ‘iyileştiriliyor’...”

   İlahı Anastasiadis...

   Bunun nedenini DISI’yi ayakta tutan EOKA’cılar çok iyi biliyor...

   Papadopulos; mezardan bile sana sesleniyor “En iyi Türk ölü Türk” diye...

   Tarodos’a giden Kıbrıslı Türklere sopalarla saldıranları kimler cesaretlendiriyor?..

   Mehmet Ali Talat’ın konferansını basanlara neden ceza verilmiyor?..

   Başsavcı’yı çağırıp, neden hesap sormuyorsun Sayın Anastasiadis?..

   Evet; Kıbrıslı Türkler ve Rumlar, Kıbrıs dışındaki ülkelerde iyi anlaşıyor...

   Çünkü; kilisenin eli oralara uzanamıyor...

   Çünkü; oralardaki okullarda Türk düşmanlığı öğretilmiyor...

   Çünkü; oralarda ‘toprak kavgsı’ yok...

   Ama burda hala toprak ve bayrak kavgası var...

   Hala ENOSIS arzusuyla yanıp tutulşanlar var...

   Federal çözüm olsa bile ENOSIS’in birgün mutlaka gerçekleşeceğini söylemeyenlerin örgütlenmesi var...

   ENOSIS amaçlı kurulmuş faşist ELAM’ı cezalandırmak yok, ödüllendirmek var...

Lastikler neden parçalanmıştı?

   Anastasiadis; Kıbrıs’ta iki toplumun neden yakınlaşamadığını en iyi bilenlerdendir...

   Buna karşın “neden?” sorusunu gündeme getirmesi ilginç...

   Rum halkına seslendiğini düşünerek umutlanalım mı?..

   Annan Planı döneminde, Kıbrıslı Türklerle ortak toplantılar düzenleyen Ansstasiadis’in başına da çok şeyler gelmişti...

   Partisine mensup milletvekillerinin araçları hasara uğratılmıştı...

   Glafkos Klerides’in kızı Keti’nin araç lastikleri birkaç kez çivilenmişti...

   Bunler neden oluyor?..

   Neden, neden, neden?..

   Hristofyas, geçtiğimiz hafta kuzeyin güzel köylerinden Bafra’yı ziyaret etti...

   Bir Allahın kulu kendisine yan gözle bakmadı...

   Tam tersi, herkes onunla fotoğraf çekmek için yarıştı...

   Sarıçizmeli, ikramların en iyisini yaptı...

   Kuzeye sık geçen Rum siyasilerinden, EDI’nin eski lideri Papapetru’ya bugüne dek kötü bir söz söyleyen olmadı...

   Ancak, Akıncı’nın zafer gecesine katılıp, güneye döndükten üç, dört saat sonra lüks mercedes’i kundaklandı...

   Araç kullanılamaz hale geldi...

   Peki neden?..

Devlet ve bayrak

   Müzakereciler ‘Güven Yaratıcı Önlemleri’ görüşüyor...

   Elektrik şebekelerinin, telekomünikasyonun birleştirilmesi...

   Ve yeni sınır kapılarının açılması...

   Türk tarafı, Rumlardan gelen talepleri yerine getirebilmek için çırpınıyor...

   En ufak bir tereddüt karşısında Anastasiadis bizzat kendisi tehdit yağdırmaya başlıyor:

   “Taleplerimizin tümünü kabul ederseniz, edersiniz... Etmezseniz, bir tane kapı dahi açtırmam...”

   Vay, vay, vay...

   İşte sana bir neden daha!!!

   Burada, kendini ‘çok yükseklerde’ görüyorsun...

   “Devletim ben, devlet” diyorsun...

   Bir yandan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin sahibi olduğunu söylüyorsun, diğer yandan ada genelindeki bayraklarda yüzde 99’ununun Yunan olmasını teşvik ediyorsun...

   İşte sana bir neden daha!!!

   Başka ülkelerde, devlet ve bayrak yarışı yok...

   İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar, sadece iş alanında yarışabiliyor...

   Hiç kimse daha çok Yunan veya Türk bayrağı çekme yarışına giremiyor...

   İşte o nedenle kavga etmelerine neden kalmıyor...

   EOKA’nın silahlı saldırıları olmasaydı...

   Ve İngiltere, 1960’ta adadan ayrılmasaydı, iki toplum Kıbrıs’ta kavgasız yaşayabilir miydi?..

   Anastasiadis buna bir cevap vermeli...

Faşistler sahnede

   Ne demiştik?..

   Müzakereciler hemen hergün ‘Güven Yaratıcı Önlemler’ üzerinde çalışıyor...

   Helal olsun...

   Güven yaratabilmek için iki toplum arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi gerekmez mi?..

   Ortak etkinliklere var mısın Anastasiadis?..

   Cesaretin var mıdır?..

   İlkokul çocukları arasında resim ve şarkı yarışması düzenleyelim...

   Orta ve liseler atletizmde yarışsın...

   Yıltan Taşçı ile Adamos Katsandonis’in ‘ortak cd’lerinden’ kaç tane satın aldınız Sayın Anastasiadis?..

   Kuzeyde, belediyeler, hatta KKTC Cumhurbaşkanlığı bu CD’lerden bolca satın aldı...

   Peki güneyde?..

   Elinizi sürmediniz...

   Onsan sonra da neden arıyorsunuz?..

   Müzakereciler, dış dürtülerle ve zorlamalarla sözde Güven Yaratıcı Önlemleri görüşürken, faşist EDEK’in, siyasi partiler buluşmasından çekilmesini nasıl karşıladınız?..

   Bakın ne diyor bu faşist partinin liderliği;

   “Sahte bir diyalog ve bir arada yaşama kültürü, gerçekte var olmayan sahte duygular ve izlenimler yarattığı için Slovenya’nın Güney Kıbrıs’taki büyükelçiliği himayesinde Ledra Palace’da düzenlenmekte olan geleneksel Kıbrıs Türk ve Rum siyasi partiler toplantılarına bir daha katılmayacağız...”

   İşte sana çok güçlü bir neden daha!!!

   İzzet İzcan’ın, CTP’nin, TDP’nin, yani barış için sizlerden bin adım önde gidenlerin katıldığı toplantılara bile tahammül edemiyor sizdekiler...

   Daha başka neden mi arıyorsunuz Sayın Anastasiadis?..