Ticaret Odası Başkanı Sayın Fikri Toros, Kıbrıs sorununun çözümü sonrasında hayvancılık ve gıda sektörünün olumsuz yönde etkileneceğini açıkladı...
Doğru bir tespit...
Hayvanlarımızın önemli bir kısmı hastalıktan kırılıyor...
Yıllardan beri buna çare bulması gerekenler, tam tersini yaptılar...
Vatandaşlara “Pişince bir şey olmaz” diyerek, hastalıklı hayvanları yedirdiler...
Bu uygulama halen devam ediyor...
Etlerin dışında süt ve süt ürünlerinde de sorunlar yaşanıyor...
Sütler zamanında alınmadığı için, bakteri üremesine yol açıyor ve süt ürünleri bu şekilde imal ediliyor...
Güneyde kilosu 39 TL olan hellimin, kuzeyde 10 ile 18 TL arasında satılması hiç mi dikkat çekmiyor?..
Yetkililer bu konuyla neden ilgilenmediler?..
Kıbrıs’ın en önemli gıda maddesinin dahi tüketilemez duruma gelmesinden sorumlu olan kimlerdir?.
Görünen köy kılavuz istemez derler....
Çözüm sonrasında hayvancılık ve gıda sektörü, güneydekilerle rekabet yapamayacak...
Çok büyük mağduriyetler yaşanacak...
Geçimini hayvancılıktan ve süt ürünleri imalatı ile satışından sağlayan binlerce insanın ne yapacağını şimdiden düşünmekte fayda vardır!..
Tapular ne olacak?..
Emlakçılar Birliği Başkanı ise, Diyalog TV’de bir başka iddiayı gündeme taşıdı...
Sayın Sungur’a göre; ortaya atılan uzlaşı iddialarının doğru olması halinde, olası bir çözüm sonrasında KKTC tapularının hiçbir değeri olmayacak...
İlk bir yıl içinde başvuru hakkı Rum mal sahibine verilecek...
Ve 3 yıllık moratoryum süresince kuzeydeki hayat durma noktasına gelecek...
On binlerce insanın kabus görmesi demek...
Kuşkusuz; bu noktada liderlerin nasıl bir uzlaşı yaptıklarına ve Sayın Akıncı’dan gelecek açıklamalara bakmamız gerekecek...
Tüm detayların kamuoyuna açıklanması halide, bunların ne anlama geldiğini sıradan vatandaşlar olarak kavrayabilecek miyiz?..
Çok zor...
Ekonomi patlayacak
KKTC’nin İkinci Cumhurbaşkanı Sayın Talat ise dün Diyalog TV’de, Emlakçılar Birliği Başkanı’nın iddialarını yanıtlarken “Bunlar tamamen boş şeyler” dedi...
Peki dolu olan ne?..
Sayın Talat, Kıbrıs sorunu çözüldüğü anda kuzeydeki ekonominin patlayacağını söyledi...
Patlama nasıl olacak?..
Daha çok ekmek ve domates yiyerek mi?..
Yoksa daha çok üretip, daha çok satarak mı?..
Ayrıntıları öğrenmek için yine Sayın Akıncı’nın açıklamalarını bekleyeceğiz...
Ama bu süre zarfında, KKTC’deki hükümetin ‘ufacık sorunları’ çözmek için beklemesine gerek yoktur...
Mesela mahkemelerden başlasınlar...
Sağlık sorunları yaşayan eski bir bakanımız, duruşması başlayan bir davası için dün Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne gitmişti...
Kendisine duruşmanın ‘ikinci katta’ yapılacağı söylendi...
Tekerlekli sandalye ile çıkamazdı...
Asansör de yoktu...
Bir avukatın yardımlarıyla sürüne sürüne ikinci kata çıkıverdi...
Sonra kendisine duruşmanın ertelendiği söylendi...
Her çıkışın bir de inişi var değil mi?..
Eski bakan, kara kara düşünürken mahkeme koridorunda karşılaştığı bir başka avukatın yardımıyla aşağı kata indirildi...
KKTC hükümeti, Kıbrıs sorunu çözülmeden acaba bu sorunu çözebilir mi?..
Ne dersiniz?..
Çözebilir mi?..
