Darbe üzerinden neredeyse bir hafta geçecek ama hala daha bazı noktaların üzerinden geçmekte fayda var. Örneğin Darbe girişiminin yapıldığı dakikalarda TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açık destek veren iki lider var dünyada sadece.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Darbe girişimi devam ederken Erdoğan’ı telefonla arayıp desteğini bildirmişti. Diğer lider ise KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’dan başkası değildi.

Güzel bir hafta sonu tatili için Mustafa Akıncı ve eşi Meral Akıncı Gazimağusa’da güzel bir otelimizde tatil yapacaklardı. Otele yerleşmiş akşam yemeklerini yemiş ve gün batımını izlemekteydiler.

Birden telefon çaldı, Türkiye’de darbe girişimi olduğundan haberdar edildi. Akıncı, hemen korumalarına talimat verdi ve Lefkoşa’ya, Saray’a döndü. 

Akıncı, yol boyunca sürekli telefonda görüştü. Danışmanlarına ve ekibine derhal Saray’da toplanılması talimatını verdi. Diğer yandan da bazı gazetecileri arayıp Türkiye’de olup biteni anlamaya çalıştı.

Saraya geldiklerinde önce ülkede bir hareketlenmenin olup olmadığı kontrol edildi. Sonra Türkiye’deki gelişmeler an ve an izlendi. Gece yarısına doğru Akıncı bu kez Darbe Karşıtı bir basın açıklaması istedi.

Daha darbe girişimi devam ederken Akıncı’nın Türkiye’deki darbe girişimini kınayan bildirisi Kıbrıs Medyası’ndan önce Türkiye medyasına düşüverdi.

Oysa henüz o bildiri yayınlandığı dakikalarda darbe girişimi sonlandırılmamıştı. Yeniden bir girişim olabilirdi. Ve Akıncı’nın da içinde bulunduğu Saray’ın hemen yanında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı vardı. 

Sonuçta Darbe’ye kimin karışıp karışmadığı, kimlerin bu işin içinde olup olmadığı, KKTC’de TSK unsurlarının bu darbeyi destekleyip, desteklemediği belli değildi. 

Darbe girişimi başarılı olsa belki de Akıncı da gözaltına alınabilirdi. Ancak Akıncı tüm bunlara rağmen tarafını çok mert bir şekilde göstermeyi tercih etti ve darbeyi kınayan metnin hemen o an yayınlanmasında ısrarcı oldu.

Demokrasiden yana tavır koyma, seçilmişlerin yanında yer almak adına daha darbe girişimi devam ederken yazılmış bildiri aslında hiç de hafife alınmayacak bir duruş demekti. 

Ve bu duruşu Kıbrıs Türk Halkı adına Akıncı o uzun gecede sergilemiş oldu.

Öyle ki daha darbe girişiminin sıcaklığı devam ederken Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan da Akıncı’ya gönderdiği teşekkür mektubunda hem kendisine hem Kıbrıs Türk Halkına teşekkür ediyordu.

Sırası gelmiş iken, hatırlatalım istedik… 

Yeni ortak Rusya mı?

Yeni bir dünya düzeni oluşuyor belli ki. Daha düne kadar ABD ve Türkiye ağabey-kardeş gibi iken birden ilişkiler bozulmaya, yıpranmaya başladı.

Ve tam bu hengâmemin içinde birden küs olduğumuz Rusya ile barış ateşi yakıldı. Yetmedi Türkiye iki Bakanını Rusya’ya gönderdi.

Rusya’ya giden Türkiye Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Rusya’daki atmosfer son derece olumlu; Ruslar yapıcı, iyi niyetli ve destekleyici” dedi.

Rusya ile turizm, yaş sebze/meyve ihracatı, beyaz et konusu önemli; Türkiye-Rusya arasında bu alanlardaki iş birliği geliştirilecek, ticaret artacak. 

Birde tamda Kıbrıs’ın karşısına yapılan Akkuyu Nükleer Santral Projesi var. O da aynen devam edecek…

Kısacası Türkiye’nin yeni partneri Rusya olacak gibi…

Onkoloji Hastanesi için 

“Tüm Fotoğraf sanatçıları ve ressamların dikkatine. Bilindiği gibi yakında yeni Onkoloji Hastanemiz açılıyor. Hastalarımıza daha modern koşullarda hizmet verilecek. Ancak bugün gezerken duvarların çok boş ve soğuk göründüğünü fark ettim. Hastalarımızın yüreklerini ısıtacak eserlerinize ihtiyaç var. Aranızda bağış yapmak isteyen varsa duvara asmaya hazır durumdaki eserlerinizi Başhekim sekreterine ya da bana en kısa zamanda ulaştırmanızı rica ediyorum. Şimdiden teşekkürler.”

Dr. Bülent Dizdarlı

MESAJLAR

Mustafa AKINCI: Gezici Büyükelçi görevine son verilen Hüseyin Macit Yusuf’un bu göreve yeniden atanmasını onaylamayarak Hükümete çok net bir mesaj verdiniz. Bakalım hükümet mesajınızı aldı mı? 

Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Cumhurbaşkanı ile yepyeni bir tartışma konunuz daha çıktı. Bakalım bu sefer ne yapacaksınız. 

Serdar DENKTAŞ: Bu yıl tüm ağırlığı Sağlık Bakanlığına verecekmişsiniz. Yeni doktor ve hemşire alımı başta olmak üzere tüm öncelikleri Sağlık Bakanlığına kullandıracakmışsınız. 

Dr. Ahmet KAŞİF: Torununuz ve damadınız geçen akşam bir trafik kazasında yaralanmışlar. İkisine de çok geçmiş olsun, Allah acil şifalar versin, verilmiş sadakaları varmış. 

Korgeneral İlyas BOZKURT: Paşam Güzelyurt yolundaki bayrak direklerinden bir tanesini arızalandığını, diğerinin de en kısa sürede tamir edilerek iki bayrağında eskisi gibi gönlerde olacağının haberini aldık. İlgi ve alakanız için teşekkürler. 

Kenan AKIN: Türkiye’deki darbeye girişenlerin KKTC’deki yapılanmaları ile ilgili cadı avı başlattığınız söyleniyor. Bir şeyler bulabildiniz mi bari? 

İsmet YAZICI: Sosyal medya hesaplarınız birinin eline mi geçti yoksa sosyal medyada olmaktan vaz mı geçtiniz? Bir anda sosyal medyadan kayboldunuz da. 

Okyay SADIKOĞLU: Cuma akşamı demokrasi nöbetini tutmak için 100 kişilik bir ekip ile birlikte Ankara Kızılay’da olacakmışsınız. 

Fahriye ÖZAY: Yeni klip için bir kez daha kamere karşısına geçmişsiniz. Ülkemiz en güzel yerlerinde çekimlere başlamışsınız. Bakalım nasıl bir klip ortaya çıkacak? 

Taner ULUTAŞ: Yurt dışından birileri sizin siteye fena takmış durumda. Sürekli sitede yer alan haberlere müdahale edenler hakkında bilgi sahibi olabildiniz mi? 

Mustafa BATURALP: Valla herkes bir hesap kitap yaptı ama hesaplar daha da çok karıştı. En iyisi işin uzmanı olarak şu maaş artışlarını hesaplayıp kamuoyu ile paylaşsanız hiç fena olmaz. 

Reşat AKAR: Küba’ya kadar gidip geldiğinize göre bize de küçükte olsa bir puro getirmişsinizdir artık. Bu arada yediğiniz içtiğiniz sizin olsun gördüklerinizi bize anlatır mısınız? 

Aziz KARAAZİZ: Oysa yaz girişinde program yapmayıp tüm yazı denizde geçirme planları yapıyordunuz. Şimdi ise bu sıcaklarda stüdyoda program yapmaya devam. Neyse daha yazın bitmesine çok var. 

Mehmet GÜL (Kelin Yeri): Ekmek tekneniz geçen gece bir ateşte kül olmuş. Çok geçmiş olsun diyoruz. Umarız en kısa sürede yeniden lezzetli mutfağınızı hizmete sokarsınız. 

Gökhan GÜLER: Rumlar doğal gaz için ihale sürecini başlattı. Katarlılar bile bu kez içinde. Ruslar ile İsrail ise beklemede anlaşılan. 

GÜNÜN SÖZÜ

“Rum motosikletliler, "özgürlük sürüşü" adını verdikleri eylemi Metehan'da geçişleri engelleyerek sürdürüyorlarmış. Paradokslar ülkesinde bir paradoks daha yaratıp, zaten sınırlı olan seyahat özgürlüğünü "özgürlük" adına biraz daha sınırladıklarına mı yanalım, iki toplum arasındaki güveni zedeleyen her girişiminin bu ülkede yaşayan her bir bireyin özgürlüğünü biraz daha sınırladığının hala bu kesimlerce fark edilmemesine mi!..”

Tufan Erhürman