banner564

Şaibesi ‘dın dım’ KKTC

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde sahipsiz bir olgudur ‘Şaibe’...

Bu kelimeyi, ülkede hangi parti iktidara gelirse gelsin gündemden düşüremedi...

İstenmeyen bir çocuk gibi herkes ‘Şaibe’yi’; ‘sen yaptıy ‘dın’, ben yapmadıy ‘dım’ diyerek birbirinin kucağına attı...

Şaibe arada bir kendini hatırlatır, bazen ayyuka çıkar ama kimse duymaz, görmez...

Örneğin bu ülkede:

Sınavlar şaibeli...

İstihdamlar şaibeli...

Verilen vatandaşlıklar şaibeli...

İhaleler şaibeli...

Mal alımları şaibeli...

Atamalar şaibeli...

Terfiler şaibeli...

Müsteşarlar şaibeli...

Araziler şaibeli...

Havaalanı şaibeli...

Gübre şaibeli...

Elektrik santrali şaibeli...

Hellim bile şaibeli...

 

***

 

Yukarıda saydığım ve benzeri birçok konuda şaibe olduğuna dair ortaya belgeler kondu, ihbarlar yapıldı ama hiçbirinden sonuç alınamadı...

Yargıya taşınanlar da ya zaman aşımına uğradı ya da sonuç çıksa bile, ‘bir iki olay dışında’ gereği yerine getirilmedi...

Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan insanlar belki de ilk defa şu anda Meclis’te görev yapan vekillere umut bağladı...

Yıllardır beklediği;

Toplumu ‘muz’...

Kamu ‘muz’...

Okulu ‘muz’...

Sorunu ‘muz’...

Hukuku ‘muz’...

Hatta umudu ‘muz’ olarak gören zihniyetin değişeceğini zannetti...

İyi idare edilmek istediğini sandıktaki oylarıyla ortaya koydu...

Meclis’teki kökleşmiş vekillere eve yolculuk zamanı geldiğini hatırlattı...

Tüm bunlara neden neydi biliyor musunuz?

Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan halkın, Sibel Siber Başbakanlığındaki geçici kabinede, siyasi erkin istediğinde toplum yararına olan güzel uygulamalara da imza atabileceğini görmesiydi...

Unuttuğu, daha doğrusu hatırlamak istemediği gerçek ise, kurulan hükümetin ‘geçici’ olduğu idi...

Seçimler oldu, milletin iradesini yansıttığı söylenilen bir koalisyon hükümeti kuruldu...

Aradan geçen zaman içerisinde, geçmiş hükümetleri aratmayan hatta daha fazla bürokrat ataması, görev değişikliği gerçekleşti...

Meclis’te vekiller bir komiteden çıkıp diğerine girdi...

Yeni vekiller sistemi değiştirmek için canını yedi...

Ama günün sonunda; kendilerini listeye koyan, vekil seçilmelerini sağlayan ‘parti büyüklerinin’ koltuk ve iktidar savaşına boyun eğmek zorunda kaldı...

Bugün toplum yine, geleceği pamuk ipliğine bağlı bir hükümetin insafına terkedildi...

Siyasi kulis yazarları her gün, hükümetin bozulacağını yazıyor...

‘Pek de hayırlı olmayacak be Serdar’ diyerek kurulan koalisyon hükümetinin ömrünün bittiğini iddia ediyor...

 

Fakat hükümet ortakları ilk zamanki gibi el ele basının karşısına çıkıp; “Biz halktan aldığımız yetkiyi sonuna kadar kullanacağız. Aramızda sorun yok” diyemiyor...

Haliyle vatandaşa da...

“Fasulyanın yahnisi, gitti geldi aynısı” demekten başka seçenek kalmıyor...

 

 

 

 

 

YORUM EKLE

banner608

banner474