CTP adayını belirledi belirlemesine ama öyle pekte kolay olmadı bu iş. Zira “tek başvuru” olmasına karşın “oylama” yapılmak istenmesi bile başlı başına bir olaydı.
Sibel Siber’e karşı çıkan 10 kadar MYK üyesi büyük bir nezaketsizlik gösterip toplantıyı terk etti.
Genel başkan ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na oylama yapması yönünde taleplerde bulunanlara Başbakan Yorgancıoğlu’nun verdiği cevap gecenin özeti gibiydi,
“Ne yani bunu oylayayım da hayır mı çıksın”
Sibel Siber ismi ilerleyen saatlerde “oy birliği” olarak açıklandı. Ancak kimse buna inanmadı. Zira o dakikalarda CTP’nin “FEMİNİST” milletvekili “KADIN” adaya “HAYIR” dediğini sosyal medya üzerinden duyuruyordu.
CTP Lefkoşa milletvekili Doğuş Derya’nın sosyal medyada paylaştığı;
“oy birliği mi? Bazen söyleyecek bir şey yoktur, bazen sadece gülümsersiniz:))))))”
yorumuna sosyal medyadan bir sürü destek geldi. Kadınların çoğunlukta olduğu yorumlarda Sibel Siber’e hakarete varan sözler edildi ve CTP’li olduğunu söyleyen birçok kişi Sibel’e oy vermeyeceğini açıkladı…
Hele bir yorum gerçekten düşündürücüydü, bakın ne yazmışlar;
“Sibel Hanım CTP kök tabanında oy alamayacak. (örneğin annem babam abimler) CTP kök isimlerinden de destek bulmayacak (seçim sonuçlarında göreceksin Girne ve Lefkoşa’da oylarını) sahip çıkılan bir aday olmayacak günün sonunda. Keşke oraya seçilirken kırmadan dökmeden gelseydi”
***
“ETİK”
Sibel Siber netice kendi isteği ve arzusu ile gidip partisine başvurmuş, partisi de zorla da olsa bu kararı almıştır. Ancak başta CTP’li KADIN VEKLİLLER olmak üzere CTP’nin ağır topları tarafından ciddi eleştirilere maruz kalmıştır.
Artık “RESMEN CTP’”nin Cumhurbaşkanı adayı olduğuna göre biz işimize bakalım ve Sibel Hanıma başarılar dileyelim.
Sibel Hanım artık bugün CTP’nin Cumhurbaşkanı adayıdır. Yani “PARTİLER ÜSTÜ” bir kişi “DEĞİLDİR!”
Biran önce işgal ettiği Meclis Başkanlığı makamını bırakmak zorundadır. Zira Meclis Başkanlığı Makamı “Partiler Üstü Bağımsız Bir Makamdır”
Sibel Hanım’ın bundan sonra yapacağı her şey “Cumhurbaşkanı Adayı Gözü” ile algılanacaktır. Ve “ETİK” gereği yapması gerekende bellidir.
MESAJLAR
Mehmet Ali TALAT: Yenilebilir enerji konusunda sertifika almak elbet işinize yarayabilir ama yeniden siyasete dönme konusunda kesin bir programa ihtiyacınız var. Bu da bir gerçek.
Özkan YORGANCIOĞLU: Hem MYK hem TC başbakanın gezisini de atlattığınıza göre en az birkaç ay daha sizi kimse oradan indiremez. Yılbaşına kadar sıkın dişinizi.
Dr. Sibel SİBER: Kadın vekillerden destek gelmemesini neye bağlıyorsunuz. Kıskançlık mı? Çekememezlik mi? Yoksa ne?
Dr. Özdemir BEROVA: Dün bir pizzacıda oğlunuzla beraber büyük boy pizzayı götürürken görülmüşsünüz. Afiyet olsun.
Kenan AKIN: Veysel Bey dün en çok sizi sormuş ama siz Ankara’daymışsınız. Bakan beyin gözleri her yerde sizi aradı valla.
Dr. Ergün SERDAROĞLU: Meclis başkanı istifa ederse bu göreve seve seve talip olacağınızı dün fısıldamışsınız. Aman acele etmeyin böyle şeyler için. Sessiz çalışmak en iyisi.
Doğuş DERYA: Biz sizi cesur sanıyorduk. Madem paylaştınız sonradan ne demeye siliyorsunuz sosyal medyadan paylaşımınızı.
Neriman SAYGILI: Bunca zahmetten sonra oğlunuz nihayet dün diplomasını almış ve üniversiteden mezun olmuş. Ne mutlu size, ne kadar gurur duysanız azdır kendisi ile.
Fatma SOLMAZ: Dün heyetin peşinden koşayım derken az kalsın telef olacaktınız. Böyle günler için bir şoför gerekli size.
Ziver HAYATSEVER: Seçimler arkasından gelen ufaklık nihayet yeni yeni kendinize gelmeye başlamışsınız. Her halde bu yazı ömür boyu unutmazsınız.
Ümit BAHŞİ: Hayvancılar Birliğinin eyleminde sizi göremedik. Nasıl oldu da bölgenizdeki bu eylemi es geçtiniz?
Mehmet ÇAĞLAR: Selfi’nin mucidi sizmişsiniz. Bu konuda elinizde delillerde varmış. Vay be, ben olsam hemen patentini alırdım. Bu arada iyi yolculuklar.
Leman ASLIM: Dün sizde pizzacıda eski mesai arkadaşlarınızla pizza yerken görüldünüz. Bu sıralar sizi hep yeme içmelerde görüyoruz. Diyet yok mu diyet?
Zeki ÇELER: Askerlik yasası ile ilgili olarak sosyal medyada ki eylem kampanyası biraz zayıf kalmadı mı? Daha yaratıcı bir şeyler düşünmek gerekli.
Hayri ORÇAN: Dün Davutoğlu ve heyetinin peşinden bir dakika bile olsun ayrılmadınız. Bari görüşebildiniz mi?
Hüseyin SANCAR: Hemşehriniz olan Başbakan Davutoğlu’nu karşılamanızda, Ercan’dan Konya’ya uçak talebiniz büyük beğeni topladı. Umarım bu talebinizi havayolları şirketi dikkate alır.
Rasim KARAS: Mesajınızı aldım, siz davet ettiniz de biz mi gelmedik? Hem davet etmiyorsunuz hem başkalarına şikayet ediyorsunuz. Biz hancıyız müdürüm.
Hasan MACİLA: Ralli için tüm hazırlıklar bitmiş ve rekor bir seyirci için beklemeye başlamışsınız. 50 bin kişi bakalım nasıl bir organizasyon görecek?
Ali BİZDEN: Dün gece yarısı gerçekleşen operasyonla büyük bir derdin yarısından kurtulmuşsunuz. Yalnız geride bir iki tane kalmış. Küçük bir operasyon daha şart.
Rıfat BERKEL: SFC’yi bir dünya markası yapmak için projeleri hazırlamış ve çok yakında büyük bir bomba patlatacakmışsınız. Hadi bakalım şimdiden kolay gelsin.
GÜNÜN SÖZÜ
“Gelin beraber çözümü bulalım ya da ambargoları kaldırın ve alternatif çözümler üzerine düşünelim. Bu ziyaretle bir kez daha göstermiş olduğumuz gibi KKTC'nin yanındayız. Gerekirse Rum kesimine de hayat dağıtmışsa, Anadolu'dan Kıbrıs'a dostluk mesajları gelir. Hiçbir zaman KKTC'yi kendi kaderine bırakmayız.”
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Ahmet Davutoğlu
BİZİM TEMEL
Temel'le Fadime ormanda gezerlerken birkaç adam bunlara saldırır. Temel'i ağaca bağlayıp Fadime'yi başlarlar soymaya...
Fadime bağırır: - "Temeeel bunlar galiba, gali-ba beni ...."
Temel: - "Başım ağrıyo de, başım ağrıyo dee!!!"
