banner564

Sakatat tüketimine dikkat!

Diyalog’a konuşan Uzman Diyetisyen Melike Mut Ergen “Hastalıklara karşı korunmada veya erken tedavide dengeli ve sağlıklı beslenme en temel koşuldur” diyor

Sakatat tüketimine dikkat!
banner598
Cemre AKAR
  Uzman Diyetisyen Melike Mut Ergen, hastalıklara karşı korunmanın yanı sıra bazı hastalıkların erken tedavisinde dengeli beslenmenin önemli olduğunu belirterek, özellikle sakatat tüketimine 
karşı uyarılarda bulundu.
  Diyalog’a konuşan Ergen, sakatatın yanı sıra salam, sosis, beef gibi ürünlerden uzak durulmasını, az alkol tüketilmesini tavsiye ediyor.
  Ergen’e yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:

 Soru: Sizi yakından tanıyabilir miyiz?

  Yanıt: Benim hikayem biraz farklı gelebilir, normalde bireyler okul yıllarından sonra meslek 
hayatına başlar, evlenir, çocuk sahibi olur falan. Benim öyle olmadı. 
1960 yılında Ortaköy’de doğdum. Lefkoşa Türk Kız Lisesi’ni 1978 yılında bitirdim. O yıllarda 
ülkemizde üniversite eğitimi imkanı yoktu ve eğitim için yurt dışına gitmek gerekirdi. Kısmet 
olmadı. Okul bitince Kıbrıs Türk Kooperatif Merkez Bankası’nda çalışmaya başladım. Evlendim. 1985 yılında oğlumun doğumuyla işten ayrıldım, 1987 yılında da kızımın doğumuyla yıllar evde geçti. 2000’li yıllarda çocuklar üniversite tahsili için İngiltere’ye gittiler. O zaman kendim için 
bir şeyler yapmaya karar verdim ve hayatımda her zaman eksikliğini hissettiğim üniversiteye 
başlamaya karar verdim. Çocukluk yıllarımdan beri sağlık alanında çalışmak hep hayalimdi. 2007 yılında Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde Beslenme ve Diyetetik Bölümüne başladım. 1yıl hazırlık+4 yıl lisans eğitiminden sonra 2012 yılında mezun oldum.

Eğitim sürecinde hastane stajlarımı sırasıyla; Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi İzmir.
Mount Sinai Medical Center New York Amerika ve Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi ve Mağusa Devlet Hastanesi’nde tamamladım. 

  2013 yılında kendi merkezimi açtım ama eğitimime de ara vermeden devam ettim. 

  2014 yılında Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünde 
Diyabette Beslenme ve Karbonhidrat Sayımı Kursu’na katıldım.

  2015 yılında yüksek lisansımı ‘Şişman Bireylerin Ağırlık Kaybına İlişkin Tutum ve Uygulamaları ile Beden Ağırlığı Algılarının Araştırılması’ konusunda tamamlayıp Uzman Diyetisyen oldum.

  Şu an kendi merkezimde Uzman Diyetisyen olarak Hastalıklarda Tıbbi Beslenme Tedavisi, Kilo Kontrolü, Sağlıklı Beslenme konularında hizmet vermekteyim. Mesleğim benim hayatımdaki ikinci baharım gibidir. İşimi çok severek yaptığım için kendimi çalışır gibi değil de çok sevdiğim bir hobi ile uğraşır gibi hissetmekteyim. 

  Soru: Mesleğinizden memnun musunuz?
  Yanıt: Dünyaya tekrar gelsem yine aynı mesleği seçerdim. Mesleğimi güncelleyerek, yenilikleri yakından takip ederek sürdürmek istiyorum.

 Soru: Sağlıklı yaşamı nasıl tanımlarsınız?

  Yanıt: Herhangi bir hastalık ve güçsüzlük halinin olmaması ve bedenen, ruhen ve sosyal 
bakımdan tam bir iyi olma durumudur. 

Dengeli ve sağlıklı beslenme

  Soru: Sağlıklı bir yaşamda olmazsa olmazlarımız nelerdir?

  Yanıt: Sağlığın korunması, sağlığın kaliteli bir biçimde yürütülebilmesi, hastalıklardan korunma, hastalık oluşumundan sonra hastalığın etkin bir şekilde tedavi edilebilmesi ve tedavi süresinin 
kısaltılmasında yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme en temel koşuldur. 
Sağlıklı Beslenmede; güne kahvaltıyla başlamak, öğün atlamamak, gün içindeki sıvı alımlarına 
dikkat etmek, belli aralıklarla yapılması gereken egzersizler ve yenecek besinlerin içeriği, miktarı ve zamanı tabii ki en başta dikkat edilecek genel kurallardır. 
Sağlıklı beslenmede Sağlıklı Beslenme Bilgilerini alacağınız kaynak da çok önemli, çünkü bu konuda bilgi kirliliği gün geçtikçe artmakta ve ehil olmayan kişiler tarafından birçok sağlığa zararlı yöntemler ‘sağlıklı beslenme‘ adı altında uygulanmaktadır. Unutulmamalıdır ki beslenme kişiye özeldir.

  Soru: Uzak durulması gereken yiyecekleri neler olarak sıralarsınız?

Trans yağlar
Damar tıkanıklığına neden olan salam, sosis ve sucuk gibi şarküteri ürünlerinden kaçının.

Tuz
Vücutta su tutulumuna ve dolaşım bozukluğuna yol açtığı için tuzu asgari miktarda tüketin. 
İçeriğinde yüksek oranda sodyum bulunan fastfood türü gıdaları tüketmemeye çalısın.

Doymamış yağlar
Kırmızı et, salam, sosis ve sakatatlarda bolca bulunur. Bunlar yağ hücrelerini şişirir, vücudun 
atıklardan temizlenmesini engeller ve dokularda su tutulmasına yol açar.

Alkol
Haftada bir kadehten fazla alkol tüketmeyin. Çünkü fazla tüketilen alkol vücutta doğrudan yağ 
olarak depolanır ve su kaybına yol açarak cildin görünümünü bozar. 

Şekerli ve gazlı içeceklerden uzak kalın şekerli unlu besinlerden kaçının. Şeker içeren yiyeceklerin ve içeceklerin içerdikleri şeker miktarını öğrendikten sonra tüketin. 
Unlu besinlere, pirinç pilavına, patatese, ekmeğe mesafeli kalın.

Bahar ve Yaz ayları için öğütler

  Soru: Bahar ve yaz mevsimi için beslenme önerileriniz nelerdir?

  Yanıt: Çeşitli ve renkli besinler tüketiniz. * Öğün atlamayınız. * Özellikle kahvaltı yapmadan güne başlamayınız.  * Ayaküstü atıştırmalıklar ve fast food yemek tercihlerinden kaçınınız. * Yemeklerinizi küçük lokmalar halinde uzun süre çiğneyerek tüketiniz.
 * Sağlıklı beslenmek için mevsiminde doğal ve taze besinler tercih ediniz. * Şeker tüketiminizi azaltınız veya hiç tüketmeyiniz. * Tuz tüketiminizi azaltınız. * Tam tahıl ürünlerini tercih ediniz.
* Günde en az 8-10 bardak su içiniz. *Doymuş yağlar içeren hayvansal kaynaklı yağlar (tereyağ, iç yağ, kuyruk yağ) yerine doymamış yağ asitlerini içeren bitkisel sıvı yağları (zeytinyağı, ayçiçek 
yağı, mısırözü yağı vb.) tercih ediniz. Trans yağdan kaçınınız. * Alkol tüketiminden kaçınınız. *Gazlı içecekleri tüketmeyiniz. Şekerli içecekleri tüketmekten sakınınız. * Gıdaları satın alırken etiketlerini okuyunuz.
* Almak isteğiniz gıda ürününün ambalajında son kullanma tarihi, içindekiler ve kalori değeri gösteren tabloları kontrol ediniz. * Mümkün olduğunca düşük enerjili, yağ içeriği az olan besinleri tercih ediniz. * Sağlıklı beslenmek için saflaştırılmamış (işlem görmemiş) ve zenginleştirilmiş tahıl ürünleri tercih ediniz. Örneğin; tam buğday ekmeği gibi. *Hayatınıza en az 30 dakikalık günlük yürüyüşler koyunuz. *Beslenmenizi sabote eden kişilerle daha az vakit geçiriniz. *Medyadan alınan sağlık mesajlarının kaynağına dikkat ediniz, ehil olmayan kişilerin önerilerine itibar etmeyiniz. 
Gerekirse bir diyetisyenden sağlıklı beslenme için bireysel destek alınız.

  Soru: Merkezinizde beslenme danışmanlığı yanı sıra ne gibi aktiviteler sunuyorsunuz?

  Yanıt: Obezite, Hastalıklarda Tıbbi Beslenme Tedavisi, Kilo Kontrolü, Sağlıklı Beslenme,Tip1 ve Tip 2 Diyabette Beslenme Tedavisi yanında;
*Spor Salonumuzda Personel Trainer eşliğinde teke tek egzersiz.
*Yoga (Hatha Yoga Eğitmeni eşliğinde)
*Ozon Sauna; Metabolizmayı hızlandırmada ve Sağlık düzeylerini yükseltmek ve daha zinde olmak amaçlı da kullanılabilir. Bugün batıda detoks ve anti aging programlarının kapsamında yaygın kullanımı bulmaktadır. Ozon Kabin tamamlayıcı ve yardımcı bir tedavidir.
*‘Maxuvibe’ ile pasif jimnastik yaptırarak selülit, yağ yakımı, bölgesel incelme osteoporoz ve kan dolaşımı yetersizliklerinde vücut kas koordinasyonunu artırma.
*Patentli Ultraporasyon teknolojisi ve ses dalgaları ile 3 cm derinliğindeki yağ hücrelerini yok eden ‘Eximia’ cihazı ile bölgesel incelme.

 
************

Melin Ergen anlatıyor

Personal Trainer nedir?

  “Personal Trainer, Türkçe tabiri ile Kişisel Spor Antrenörü, üyenin ihtiyaçları doğrultusunda kişiye özel hazırladığı antrenman programları ile antrenman boyunca sporcuya birebir olarak eğitmen desteğini sağlayan kimsedir. Antrenman süresini en verimli hale getirmek ve egzersizlerin doğru şekilde yapıldığından emin olmak antrenörün başlıca görevleridir. Bana göre bir antrenörün amaç ve hedefi üyenin fiziksel ihtiyaçları doğrultusunda plan ve programlı, mutlaka keyif alabileceği egzersiz desteğini sağlamasıdır. Sporcunun motivasyonu her zaman en üst seviyede tutulmalıdır. Bu konuda Antrenörün rolü çok büyüktür. Ufacık bir gelişimin küçümsenmemesi gerektiğini ve bu ufak adımın onu çok daha iyiye ve ileriye götürecek olan bir adım olduğunun farkındalığını her 
zaman üyesinde yaratmalıdır.”

  Soru: Haftalık egzersizlere ne kadar zaman ayırmalıyız? 

  Yanıt: Haftalık egzersizler minimum haftada üç, bir saati geçmeyecek şekilde ayarlanabilir. 
Bunun yanında yürüyüş hayatımızın olmazsa olmazlarından olmalıdır.

 Soru: Günlük rutinimizde yaşamımıza katabileceğimiz birkaç pratik aktivite önerebilir 
misiniz?

Günlük rutinimizde ilk hedefimiz üşengeçlikten kurtulmak olmalıdır. Adamızın doğa ve ikliminden en iyi şekilde faydalanarak her gün mutlaka ortalama bir saat yürüyüş yapmayı kendimize alışkanlık etmeliyiz. Olabildiğince aktif olmak aslında bizim elimizde. Mazeretlerden kurtulup daha aktif olmak için çok basit çözümler var aslında. Asansör değil merdiven tercih etmek gibi. Uzaklığı ne 
kadar olursa olsun her yere araçla gitmemeyi tercih etmemek gibi. 

Güncelleme Tarihi: 11 Mart 2018, 11:42
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473