banner564

Yollar çoktan ayrılmıştı

   Rum lideri Nikos Anastasiadis, 16 Nisan’da gerçekleşecek olan ‘yemekli buluşma’ öncesinde kendi halkına önemli mesajlar vermeye devam ediyor…

   Tek yanlı doğal gaz sondajlarının müzakere konusu olamayacağını ve garantilerin iptalini içermeyen çözüm modellerinin de kabul edilemeyeceğini söylüyor…
   Türk tarafının kabul edemeyeceği ağır şartlarda direnirken, dönüşümlü başkanlık konusunu ağzına dahi almıyor…
   Peki neden?..
   Çünkü güneyde siyasi kararlarda yetkili makam Ulusal Konsey’dir…
   Onun da üstünde Atina vardır…
   Atina’nın şimdiki siyaseti ise Türkiye ile gerilimi ve uluslararası alanda saldırıyı içeriyor…
   Öyleyse; kısa vadede çözüm için umutlanmak boşunadır…
   Nitekim Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın ‘yol ayrımına’ gelindiğini açıklaması da umutsuzluğun tavan yaptığını gösteriyor…

Üç yılımızı daha çaldı
   Anastasiadis; 3 yıl önce Akıncı ile müzakereleri başlatmak için Barbaros Hayreddin Paşa gemisinin Kıbrıs’ı terk etmesini şart koşmuştu...
   Ekonomik açıdan anasıyla birlikte diz çöktüğü bir dönemde; Rum liderinin bu şartına boyun eğildi...
   Sırf Kıbrıs sorunu bir an önce çözümlensin ve Kıbrıslı Türkler ‘dünya ile bütünleşebilsin’ diye bu şantaj karşısında Barbaros Paşa geri çekildi...
    Aradan geçen süre içinde müzakereler tamamlanmadı...
   Kıbrıslı Türkler de dünya ile bütünleşemedi!..
   Çetinkaya’nın Manchester ile karşılaşma umudu suya düştü!..
   GG, Milan ile karşılaşma şansını elde edemedi!..
   Talihsizlik bu kadar olur!..
   Sırbistan’dan, Larnaka’ya gelen ilkokul çocukları da Türklerin bulunduğu bölgeye geçemedi...
   İsrailli, Lübnanlı turistler, Rusların tavla ustaları Larnaka gümrüğünü aşamadı…

Cesaretli adımlar

   Rum tarafı sözde ‘egemenlik hakkını’ kullanarak cesur adımlar atmaya devam etti...
   Doğal gaz konusunda yeni sözleşmeler imzaladı...
   Cumhurbaşkanı Akıncı’nın arada bir yapmış olduğu uyarıları dikkate almadı...
   Türkiye’nin uyarılarına “Dev ülkelerin dev şirketlerine bir şey yapamaz” sözleriyle karşılık verdi...
   Türk tarafı ‘iyi niyet gösterisi’ olarak askeri tatbikatları iptal ederken, Güney Kıbrıs ile Yunanistan, İsrail, Mısır, Fransa, İngiltere ve ABD ile ortak askeri tatbikatlar yaptı...
   Füze yüklü savaş uçakları Kıbrıs üzerinde dolaştı...
   Doğal gaz konusunda yeni sondaj ihalesine çıkıldı ve tümü sonuçlandırıldı...
   Rum tarafı tek yanlı adımlar atarken, Kıbrıs Türk tarafı dünyayı aydınlatacak adımlar atmadı…
   Suçlu tarafmış gibi ‘sessizlik’ politikası izledi...
   Hiç olmazsa 16 Nisan sonrasında atak bir politika izlenmeli ve yaratılan çözümsüzlük ortamından sorumlu olmadığımız dünyaya anlatılmalıdır…
   Birinci öncelik ise KKTC’nin kendi ayakları üzerinde durabileceği bir ekonomik yapı oluşturmaktır…
   Bunun için de cesur kararlara ihtiyaç vardır…  

YORUM EKLE

banner608

banner473