UBP’de hızlı bir şekilde dengeler ve taraflar değişiyor. Daha düne kadar UBP onursal lideri Eroğlu ile problemli olanlar bugün Eroğlu’nun desteğini arıyorlar. Keza daha düne kadar Eroğlu’nun her daim yanında olanlar bugün karşısına geçmek durumunda kalıyorlar.

Kısacası bir önceki kurultayda gırtlak gırtlağa olanlar bugün kardeş gibi birbirine sarılıp kenetlenmiş durumdalar. Her ne kadar 5 aday varmış gibi gözükse de aslında Özgürgün ve diğer adaylar var.

Eroğlu’nun yakın çevresine kurultay ile ilgili kimi işaret edeceğini merak ede dursun, Eroğlu son ana kadar bir adayı işaret etmeyecek. Ama kime oy verilmemesi konusunda da parmağının arkasına saklanmayacak.

Zaten son zamanlarda bu konuda istenmeyen adayın kim olduğu ortaya çıktı bile.

Tatar, Çavuşoğlu, Üstel derken şimdi Saner’de aday? Dahası Töre’de adaylık sırasında.

Çünkü son yarım yüzyılın en büyük akıl üstadı bir kez daha sahnede. UBP kurultayının ikinci tura kalması için manevra üstüne manevra çekiliyor. 

Çünkü Özgürgün şu hali ile en güçlü aday konumunda. Bunun önünü kesebilmek için bölgesel bazlı adaylarla önü kesilmeye çalışıyor. İskele’de Çavuşoğlu, Gazimağusa’da Saner, Girne’de Üstel ve Lefkoşa’da Tatar ve Töre.. 

Örneğin Gazimağusa’da Dr. Ahmet Kaşif, Sunat Atun, Dursun Oğuz gibi güçlü isimler şuan Özgürgün’ün yanında gözüküyor. Hal böyle olunca Gazimağusa’da oyları bölebilmek için bir adayın çıkması şarttı. 

Aynı durum Lefkoşa’da da geçerli. Özgürgün’ün karşısında Lefkoşalı aday olarak bir tek Ersin Tatar var. Ancak Tatar’ın Lefkoşa’yı yeteri kadar bölemeyeceği korkusu ile bir başka aday daha çıkartma fikri ağır basıyor.

Girne’de Ünal Üstel ve Özgürgün ve Tatar arasında oylar bölüşülecek. İskele kapalı kutu gibi duruyor şimdilik. Güzelyurt’ta ise Kemal Dürüst faktörü önce çıkıyor gene. Özgürgün’ün oy oranı olarak en çok Güzelyurt’ta patlama yapmasını beklemek hata olmaz.

Kısacası UBP’de şu günlerde bir DEĞİŞ’im yaşanıyor. Taraflar DEĞİŞ’iyor, saflar daha net belirginleşiyor.  

Hani başarı?

DAÜ’ye metazori bir bicimde Rektör vekili olarak atanan Necdet Osam, sürekli basından yana şikayetçi ola dursun aslında işler hiçte iyi gitmiyor. 

Osam’a göre başarı hikayeleri yazılıyor ama sonuçlar bunu yalanlıyor. 2015 OYSM LYS/YGS sonuçlarına göre DAÜ bir önceki yıla göre yüzde -22 oranında daha az öğrenci kayıt etti. Yani ileri değil, geri gitti.

2014’de 395 öğrenci yerleşmeye hak kazanırken DAÜ’ye bu sayı 2015’te 307 öğrencide kaldı. 

DAÜ dışındaki tüm okullar öğrenci sayılarını arttırırken DAÜ’de gerileme yaşandı. Ve maalesef kimse bu konuda bir kelime etmedi.

Bu başarısızlığın hesabını bir Allah’ın kulu sormadı. Şimdi biz soruyoruz ya kesin Necdet Hoca bize kızacaktır. Zaten ilk günden beri tek yaptığı şey var o da kızmak… 

MESAJLAR

Dr. Ahmet KAŞİF: Dün başarılı bir operasyonla anjiyo olmuşsunuz. Doktorunuz stresten uzak durun tavsiyesinde bulunmuşlar. Tamda stresten uzak kalınacak bir ortam var ya, neyse geçmiş olsun tekrardan. 

Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Geçen gün Besim Tibuk size Fener-Antalya maçın skorunu vermiş, ve 1 fark demiş. Kendisini arayıp bir teşekkür edin isterseniz.

Serhat AKPINAR: Dün bu köşede size TC Ekonomi Bakanı Zeybekçi’nin yakın korumasının GAÜ’lü olduğunu söylemiştim. Bugün daha önemli bir şey öğrendim. Meğerse Zeybekçi ile uzaktan dünür oluyormuşsunuz. 

Kemal DÜRÜST: Bostancı’da festivalde sizin eşek kaybolmuş. Bulabildiniz mi bari? Birileri eşeği çalıp sucuk yapmaz inşallah.

Ahmet Melih KARAVELİOĞLU: Liderlik kitabınız Deniz Plaza'da raflardaki yerini almış. En kısa sürede bir tane edineceğiz. Okuduktan sonra yorumlarımı paylaşacağım.

Fikret KELEŞ: Dün Gazimağusa’dan çok özel ziyaretçileriniz varmış. Ziyaretçilerinizi bir güzel yedirip içirip geri göndermişsiniz. Yakında yeniden geleceklermiş, bizden söylemesi.

Hasan PAKSOY: Ersin Tatar için kurultayda çalışmaya başlamışsınız ve dünden itibaren Gazimağusa dışında da yerlere ziyaretlere başlamışsınız. 

Aydın AKKURT: Kurultay tarihinin yaklaşması ile birlikte sizin havuzun başındaki toplantıların sayısında artışlar yaşanıyormuş. Nerdeyse her gece bir ekip sizde maşallah.

 

Arda SAMUR: Söz verdiğiniz balıkları her halde bu yüzyılda göremeyeceğiz. Biz Dardanel ton balığına devam edelim en iyisi. 

Harper ORHON: Ufak kızınız ayağını burkmuş. Umarız çok bir şeyi yoktur. Geçmiş olsun, Allah şifalar versin diyoruz. 

Salih BOYACI: Dün Ferdi Beyin size verdiği cevabı her halde okudunuz. Ferdi Beye bir cevap verecek misiniz? 

Ömer YILDIZ: Karayılan nazarlara gelmiş ve önceki günkü yarışları tamamlayamadan yarışa veda etmişsiniz. Zeytin dalı ile tütsüleyin bari..

Mustafa BATURALP: Hükümetin dövize karşı aldığı dünkü önlemleri nasıl buldunuz? Yeterli mi? yoksa daha başka şeylerde yapılabilir mi? 

Mustafa ERDÖNMEZ: İskele UBP İlçe başkanlığı için kolları sıvamışsınız ve yollara revan olmuşsunuz. Karşınızda hayli güçlü rakipler var, şansız bol olsun.

İsmail BALCI: Nüfus Kayıt Dairesindeki personel son günlerde oldukça huzursuz. Bazı personeli kayırdığınız yönde ciddi suçlamalar var. Konunun takipçisiyiz. 

İsmail MANİCİOĞLU: Batı bölgesinde uyuşturucu tacirlerine göz açtırmıyorsunuz. Bölge halkı son zamanlarda bölgeye gelen huzurdan ötürü size teşekkür mesajları bırakıyor. 

Latif AKÇA: Rauf R. Denktaş ve Düşüncelerini Yaşatma Derneği ile Azerbaycan Demokrasi ve İnsan Hakları Enstitüsü, Kardeş Dernek Protokolü imzalamış. Bakalım sırada hangi kardeş ülke var.

Hüseyin Ekrem ERGİL:  Bir dostunuz taa  Sumatra’ dan Kopi Luwak getirmiş. Bu Kopi Luwak nasıl bir şey, bizde tadına bakabilecek miyiz? Merak içerisindeyiz…

 

Asım VEHBİ: Bir kurum size bir davetiye gönderecekmiş ama altına ne yazacaklarına karar verememişler. GAÜ Ceo’su mu yoksa Çetinkaya SK başkanı mı, Eski Bakan mı? Daha da bir sürü bizim bilmediğimiz görevleriniz var değil mi? 

Cemal DAĞLIKOCA: Daha kimse adayını açıklamaz iken siz çoktan destekleyeceğiniz adayı ilan etmişsiniz. Siyasette sizin gibi dost zor bulunur vesselam.

GÜNÜN SÖZÜ

 “Kıbrıs’ta şu anda süren yeni müzakere sürecine var gücümüzle destek olmalıyız. Çocuklarımızın savaşsız, çatışmasız ve gelecek kaygısı olmaksızın güven içinde yaşaması için çözüm için çalışmalıyız. Çözümsüz kalan sorunların, komşu ülkelerde örneklerini gördüğümüz gibi yeni çatışmalara yol açabileceğini hatırlayarak, ülkemizde, bölgemizde ve dünyamızda barış, dostluk ve kardeşlik konusundaki değerleri yüceltmeliyiz.”

 Başbakan Ömer Kalyoncu