Malum okullar açıldı ve okulların öğrencilerden istediği bazı malzemeler, sosyal medyanın eleştiri konusu oldu. Yayınlanan bu listelerden sizin için üç ürünü seçtik. Buyurun.    
Birincisi (Tuz ruhu): Hijyen için gerekli maddelerin başında geliyor tuz ruhu. Ama küçük çocukların bunu tek başlarına okula götürmeleri oldukça tehlikeli. Çünkü ağır bir kimyasaldır tuz ruhu. Yakıcı bir özelliği var ve vücuda temas anında ağır hasarlara yol açabilir.    
İkincisi (Tuvalet kâğıdı): Okulların en büyük ihtiyaçlarından bir tanesi. Ancak bunu tek tek öğrencilerden istemek yerine keşke okul yönetimleri bunu toptancıdan alıp, her öğrenciden 3-5 TL isteyip karşılasalar. Hem daha ekonomik olur hem daha fazla tuvalet kâğıdı ihtiyacı karşılanmış olunur. 
Üçüncüsü (Tıraş köpüğü): Okullarda istenen malzeme listesindeki en ilginç olanı her halde buydu. Zira daha 17’sine bile gelmemiş erkek çocukları için mi isteniyor tıraş köpüğü. Hem de 2 tane. Hadi diyelim tıraş köpüğünü istediniz, ee tıraş bıçağı olmadan ne işinize yarayacak? Anlamadım, anlayamadım…  
İşin özeti sevgili dostlar, okullar bu malzemeleri velilerden istemek yerine toplu bir şekilde alsalar ve çıkan rakamı öğrenci başına bölseler bu kadar tantana çıkmazdı. 
Yönetici olmak başka, müdür olmak başka… 

 
CTP: Mağusa Belediyesi yanlış yönetiliyor!
Sağlık batmış, eğitimde sıkıntılar ortada, tüccar vatandaşı istediği gibi yolarken iktidarın büyük partisi CTP, Gazimağusa Belediyesinin kötü yönetildiğini tespit etmiş.
Mahalle yanarken, mahallenin sarışını da saçını tararmış. (Tam böyle değil ama idare edin)
Memleket yangın yeri, ülke iyi yönetilmiyor ama CTP’nin tek derdi Gazimağusa Belediyesi. 28 belediyenin tümünde bütçeler şaştı. 28 belediyenin 20 tanesi batık iken son krizden sonra 28 belediyenin en az 25 tanesi battı. 
Efendiler, ne içiyorsanız bize de söyleyin bizde içelim o içtiğinizden ve aynı kafayı bizde bulalım. Sadece belediyelerin bütçesinde elektrik ve akaryakıttan ötürü %35 ile %55 arası kayıplar var. 
Eskiden bir iki bin lira yakıt parası ödeyen belediyeler 3 ay öncesine göre bunun iki katını ödemek zorundalar. Ayda 8-10 bin TL elektrik parası ödeyen belediyeler bugün 40-50 bin TL faturayı ödeyemiyorlar Kıb-Tek’e. 
Ülkenin mali durumu git gide dibe vurmakta ve özel sektör başta olmak üzere sorunlu borç yapısı daha da kötüleşirken CTP, Gazimağusa Belediyesini düşünüyor. 
Efendiler gemi batıyor gemi, boş verin gemide ki kamaraları… 
 
Sahi, neydi o hayvanın adı?
Karşısına gelen Diyalog TV’nin ekibini ağza alınmayacak ifadelerle kovmuş Bayraktar Türk Maarif Kolejinin müdürü. Ah ben olacaktım orada. Bak bakalım bana da o ifadeleri kullanabilecek miydi?    
Üstelik kadın bir muhabire söylemiş bu çirkin ifadeleri. Çok şükür “yandaş medya” bu konuda tek bir kelime etmedi. Mangalda kül bırakmayan Basın-Sen başta olmak üzere diğer yandaş basın kuruluşlarından da tek kelime çıkmadı.
Böyle işte bu memleket. “Öteki” oldun mu, seni dövseler de kovsalar da umurlarında olmazsın bu yandaş medyanın. Görmezler, duymazlar, susarlar. 

MESAJLAR 
İsmet ESENYEL: Geçen gece, kardeşinizin düğün gecesinde söylediğiniz şarkılarla ziyaretçileri mest ettiniz. Şimdi soruyorlar yazın çıkaracağım dediğiniz single albüm nerede? 

Levent ÖZADAM:  Geçen gün nazara gelmiş ve balkonu yıkadıktan sonra kayıp düşmüşsünüz. Yarın bir zeytin dalı alıp gelip sizi tütsüleyeceğim. Nazar var üzerinde nazar. 

Fatoş HOCA: Lefkoşa Kaymakamlığı sizi yaptığınız ve topladığınız bağışlar için kaymakamlığa çağırmış. Demek ki bu dönemde yardım yapılmasını bile istemiyorlar. 

Gülşah Sanver MANAVOĞLU: Son günlerde hangi kanalı çevirsek karşımızda sizi görüyoruz. Bir zamanlar eleştirdiğiniz Zorlu Töre’yi bile çoktan geçtiniz. 

Zeki ÇELER: İnşaatlara yapılan denetimleri arttırarak devam ettiriyormuşsunuz. Bu denetimler için çok olumlu mesajlar almaya devam ediyoruz. Demek ki doğru yoldasınız, devam… 

Muslu AKGÜNEY: Kısa bir süre önce işletmesini aldığınız meclis karşısındaki CookPoint Food&Drink'te ilgi her geçen gün daha da artıyormuş. Dün ünlü konuklarınız varmış mekânınızda. 

Mehmet FARUK: Hadi diyelim sinirli bir anınıza denk geldi bizim arkadaşlar. Sizi yakından tanımasak hep böyle biri olduğunuza da inanacağız ama öyle değil. Bari bir özür telefonu açsaydınız bizim arkadaşlara. 

Ersin TATAR: Gezici anketine göre en istikrarlı büyümeyi sizde görüyoruz geçen kurultaydan bu yana. Ancak bugünden sonra tüm adayların ortak hedefi haline geldiniz. 

Sunat ATUN: Gezici anketine göre en şanslı aday konumundasınız. Her koşulda ikinci tura kalırsanız kesinlikle kazanıyorsunuz. Demek ki artık vites atmanız gerekecek. 

Hasan TAÇOY: Henüz kendi adaylığınızı açıklamadınız ama Gezici diyor ki kime destek vereceğinizi açıklarsanız o kişi bir adım öne geçecekmiş. 

Faiz SUCUOĞLU: Gezici anketine göre en şaşırılan isim siz oldunuz. Zira adaylığınızı açıkladıktan sonra herkes sizden bahsediyordu. Bir bakın bakalım bu size bir operasyon mu? 

Murat GEZİCİ: Dün anketi açıkladıktan sonra öğlen yemeğini UBP onursal başkanı Dr. Derviş Eroğlu ile birlikte yemişsiniz. Yemekte neler konuştunuz Derviş Beyle. Tüyoları aldınız mı? 

Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Dün anket açıklandıktan sonra yakınlarınıza “bu iş bitti artık kesin kazanırım” demişsiniz. Hayırdır, bizim bilmediğimiz bir şey mi var, yada ankette bir noktayı gözden mi kaçırdık? 

Şener ELCİL: Elma dersem çık, armut dersem sakın çıkma. Armut…. 

Özdil NAMİ: Dilimde tüy bitti, tekrar tekrar sormaktan. Şu efsane haline gelen denetçiler kaç yeri denetledi, kaç yere ceza yazdı, kaç yeri uyardı. 

POLEMİX
“Türk yetkililerin açıklamalarına ve Nisan’da Güney Kıbrıslı Türk liderle gayrı resmi görüşmeme dayanarak BM Genel Sekreteri’nin yeni bir girişim üstlenmesi veya Güney Kıbrıs’la ilgili yeni bir konferans toplanmasında onu cesaretlendirmek için umutlu olacak bir ilerleme olduğunu söyleyemem.”
Rum lider Nicos Anastasiadis