Odalar birbirine giydirildi. Ben Yalnızca Kitabını tefekkür ve hıfz kuvvetleriyle talim etmeye çalışan aciz bir memurum. Bu nefs savaşları odasında kalbin şurâsı Allah’ın âyetlerinin fikri dimağlarımızı daimi işgal etmesi gerekmektedir ki kalpler birbiriyle uzlaştırılabilsin. Milletin selametle inanç bağlarının genişlemesi için Allah’ın ilim ve irfanıyla cihazlanmaya mecburuz. Hayat ve insan kirlendi. Elleri sabunlu kalbimiz, ne kadar daha iğrenç nefs deterjanı kokacak. 
Tekâmüle varmak hiçbir zaman tamamen gerçekleşmeyecektir. Her zaman her şey de ustalaşmak başlangıca yani basite dönmeyi gerektirir. İnsan kendi içinde kendini tamamlayabilecek, kendi aracıyla kendi motorunun kapasitesini artıracaktır. Cennet zevkini duyabilmek için nice cehennemden geçmesi gerekir. Allah celali ve cemaliyle bize göründükçe içimizdeki korku merhamete dönecek, her şeyin teorisine numune teşkil edecektir. İnsanın derinliğine nihayet gelmez. Edep sözün susmasıyla taçlanan Allah’ın insana ehliyet kesbetmiş krallığıdır. Beşeri düşün ki Allah’ın odasında kalbinin çekirdeği filizlenip nefse karşı çiçek açabilsin. Kalp odasına bırak düşünce girsin hikmeti Allah’tan gayreti kendinden bilesin. Her an ölmemi beklerken; kalbine ayna tut, düşüncene ayna tut, âleme ayna tut, yaptığın amele, birlediğin ahlak ve manevi değerlerine ayna tut. 
Aklın ikliminde yağmurun vuslatına ermek istiyorsan dudaklarındaki makineyi boz, zihninin yarattığı düşünceye hükmet ve onu bilim ve felsefeyle kıyasla, zıt görüşlerin diyalektiğinin nöron dairesinde dönerek, kendini baştan yaratmaya imkân tanı. Problematiğin problemi olmak istemiyorsan düşüncenin matematiğini kesretten vahdete birle, orada vücut bulan zekâ ve gönül çıktılarını tekâmül etmesi için insanlığın kitabına dök. İnsan insanlık için vardır.  İnsan kendine aynadır. İnsan sade noktadan Nano teknoloji kuantum noktalarına geldi. Bu yüzden, düşüncede evrimini yaparak aynı kapasiteyi yakalamak zorundasındır. 
Kadın dünyada ahiret gibidir. Tüm cenneti dünyadayken kalbimizin ayakları altına serer. Onlar annelerdir çocukların nevresimlerini seren, onlar şiddete karşı eylem yapıp konuşanlardır. İş kadını, mecliste milletvekili, gecede ve gündüzde, kalbimizi yeniden canlandıran elektriktirler. Kalbimizdeki nuru aydınlatan, bedenimizde masum hisler uyandıran. Gecenin örttüğü öpüşlerdir onlar, gündüzün örttüğü gülüşlerdir. Sabah açan penceredir gökyüzünü daha net görmemiz için, bahçeyi sulamak için kalbimizde akan kan yerine sudurlar. Allah’ın harikalı icadıdır kadınlar.     
Dünya ehlinde kadınları anlayabilecek vefa yoktur. Onları anlayabilmek için dünyadan çıkmak gerekir. Kalbindeki zerrede bile sevgiye dair noksan olmamalı insanın. Eksiksiz kul yoktur biliyorum, bari iyi niyetin ve iyiliklerin ruhlarda tasnifini yapıp, sistematik bir mutluluk dağıtma şirketi kurulmalıdır. Nefsin kötü arzularının tasfiyesini yapmak kolay değildir biliyorum. Bildiğimi bilmek de bir başlangıç olarak salahiyet hudutlarını bilmem demektir. Külli iradeyle Allah aşkı içimde yanan çerağ, milyarlarca rehber hücredir. İnsan aranmak istemez, bulunmak ister. O yüzden, çetrefilli ve sabır isteyen işlerle uğraşmak istemez.
Dağda altın damarı bulmuş gibi mutlu olmaktır çocuk sahibi olmak. Annenin şahadetnamesidir çocuk. Çocuklara müsamahayı öğrenen anne baba çocuklarını sömürmeyeceklerdir. Düşünceyi sömüren her türlü unsuru insan aklından ve ruhundan atmalıdır. Aklın da çözemediği durumlarda Allah’a tevekkül eder sabrı devreye sokarız. Kalbin Rabbî vardır, aklın ise düşünceyle birlikte olgular karşısında kanaat getirme yetisi. Onu kullanmak Allah’ı sevindirmenin hakikatidir.