Ligin ikinci yarısının başlamasıyla birlikte takımlarımız artık telafisi olmayan maçlara çıkmaya başladılar. 

  Oynanan maçlardan sonra Yenicami ve GAÜ Çetinkaya’nın haftayı galibiyetle tamamlamasından sonra Binatlı için bu maç çok daha fazla önem kazanmıştı. Kazanarak rakiplerinden geride kalmak istemiyordu.

  M.Erol ve Şenol’u da kadrosuna katarak hem daha iyi bir kadro oluşturdu, hem de yedek kulübesini güçlendirdi. Kadro derinliklerine de bakıldığında maçın az da olsa favorisiydi.

  Binatlı daha ilk dakika dolmadan istediği golü de bulmuştu. Özellikle sol tarafta alternatifleri çok fazlaydı. Çağdaş, Taner ve M.Erol da oralarda oynayabilen oyuncular. Ancak sağ tarafta o kadar rahat değiller. Erencan ilk yarıda iyi oynasa da ikinci yarının son bölümlerinde çok fazla hatalar yaptı. Önünde oynayanların da yardımı olmayınca rakibinin atakları da hep o yönden geldi.  

  Ofansif hattında Evor J.Bello, Peter ve Şenol oynarken onlara geriden Kehinde ve Burak destek vermeye çalıştı. Özellikle ilk yarıda öne geçip rahatlayabilecekleri pozisyonları da buldular. Ancak bunların hiçbirini değerlendiremediler. Yeni transfer Şenol belki ilk maçıydı takımına beklenen katkıyı koyamadı. M.Erol orta alanda çok çalıştı, koştu mücadele etti takımına katkı koydu.

  Rakip oyuncu Felix belki gol atamadı ama ona gerekli önlemi alamadılar. Kendi sol kanatlarından bu oyuncu ile çok fala ataklar yediler. Defansta Erbay takımı adına en iyilerdendi.

  Takım olarak rakiplerinden daha iyi oynamadılar. Belki onlardan fazla pozisyonlara girdiler. Ancak ikinci golü bulamamaları ve son bölümde anlamsız bir şekilde geriye çekilmelerinin bedelini ağır ödediler.

 Baf Ülkü Yurdu devre sonunda topladığı 20 puanla rahat bir yerde olmadığının farkındaydı. Bu maça çıkarken de ne kendisinin ne de rakibinin beklemediği bir dakikada geriye düştü. Ancak bu gol onların moralini bozmadı. Maçın sonlarında yenip bunun altından kalkamayacak bir gol yerine maçın telafi edilecek dakikalarda yenen gol olası daha iyi.

  İstedikleri golü son dakikada buldular. Bun rağmen ondan önceki dakikalarda oyun olarak rakiplerinden daha iyiydiler. Zaman zaman ayağa oynayarak topun kendilerinde kalmasını sağladılar. Özellikle Felix kontrol edilmesi çok zor bir oyuncu. Sadece takımını atağa kaldırmada, rakip kalede gol aramada değil, birçok pozisyonda kendi defansına kadar gelerek arkadaşlarına yardım etti. Joseph de eskisi gibi olmasa da iyi mücadele etti. Ağlara giden bir topu gol atma isteği ile müdahale edince takımını bir golden etti.

  Defansta Lawal tam bir sigortaydı. Birçok pozisyona zamanında müdahale ederek rakibine gol şansı tanımadı. Maç böyle bitecek derken rakibinin de geriye çekilmesini çok iyi kullandı ve rakibinin üzerine korkmadan gitti.

  Günün takımı adına en iyi oyunculardan biri olan Felix’in gayretiyle de kazanılan serbest vuruşta aradıkları golü buldular. Mete ilk maçı olmasına rağmen takımının beraberlik golünü atarak iyi bir transfer olduğunu gösterdi. 

  Genç kaleci Erdoğan takım arkadaşları Lawal ve Felix ile birlikte en başarılı adamlardandı. Takımının aldığı puanda onun payı çok çok fazla oldu.

Her iki takım adına skorun böyle olması da adaletli bir skor oldu.