banner564

Akdoğan mı? Astana mı?

Birinci İslam İşbirliği Teşkilatı Bilim ve Teknoloji Zirvesi için Kazakistan’ın başkenti Astana’dayız. Daha düne kadar Sovyetlerden kopmuş, ekonomik krizin içinde boğuşan Astana şimdi Kuzey’in Dubai’si olmuş. 
Öyle güzel binalar, öyle iş merkezleri yapılmış ki şaşmamak elde değil. Astana’da bizi en çok şaşırtan olay şehrin son 10-15 yıl içinde inşa edilmiş olması.
Tüm yollar en az 4 şerit gidiş 4 şerit geliş, yollar muazzam, trafik karmaşası yok, yollar kaldırımlar her şey düzgün. Nüfusu bundan 10 yıl önce 100 bin civarındayken bugün nüfusu 1 milyona dayanmış. 
1998'de Kazakistan'ın başkenti ilan edilen Astana, Kazakistan'ın orta kesiminde. İnsanların güney kesiminde yığılmasını önlemek için başkent buraya taşınmış. Ve şehir yeniden inşa edilmiş. 
Modern Astana, Brezilya'daki Brasília, Avustralya'daki Canberra ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Washington DC gibi planlanmış bir şehir. Yani dünyada başka örnekleri de var.
Şimdi Astana’yı görünce aklıma hemen bizim Meserya Ovası geldi. Akdoğan, Paşaköy arasına benzer bir şehir kurulamaz mı? Modern binaları, alış-veriş merkezleri, kültür ve sanat merkezleri, dev gökdelenleri...
Planlanmış bir şehir.
İşte bu vizyon meselesi. Bizde kalkıp birisi Lefkoşa’yı Akdoğan’a veya Meserya’ya taşıyacağım dese herhalde memleketi başına dar ederiz. Oysa Mesarya gibi geniş alana pek ala yeni bir şehir planlanabilir. Hem çarpık yapılaşmanın önüne geçilmiş olunur hem bundan sonrası içinde ileride dünyanın ilgisini çekebilecek bir şehir oluşmuş olur.
Ama dedim ya bunun için vizyon gerekli. Ve maalesef şimdiki siyasi konjonktürde vizyon henüz yok. Umarım ilerde Akdoğan da Astana gibi olur. 

Bilim ve Teknoloji Zirvesi
Birinci İslam İşbirliği Teşkilatı Bilim ve Teknoloji Zirvesi açılış oturumuna katılan liderler vurguladı, yenidünya düzeni bilişim üzerine inşa ediliyor. Ve tüm ülkeler buna göre alt yapı yatırımlarını planlıyorlar. 
Bizde de artık benzer planlamaların yapılmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Geçenlerde OTDÜ’nün Kuzey Kıbrıs’ta Silikon Vadisi tarzında bir AR-GE merkezi oluşturulması için adımlar atılmış.
100 tane fabrikan olacağına “Google” “Facebook” gibi sitelerin olsun daha iyi. Bilişim ve teknoloji hızla ilerliyor. Ve ekonominin yeni unsurlarını bu alanda yatırım yapanlar kazanıyor. 
Yapılması gereken bu alanda üniversitelerimizi, liselerimizi işin içine katıp yeni fikir ve yeni bilişim teknolojilerinin doğmasını sağlamaktır. Umarız çok daha geç olmadan bu yönde gerekli adımlar atılır.

MESAJLAR
Mustafa AKINCI: Bakalım hükümet ile aradaki ipleri atmanın memlekete ne gibi bir faydası olacak? Başka memleketlerde insanlar sıfırdan şehir kurar iken biz nelerle uğraşıyoruz. 
Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Kamuda görevli geçici personele yılbaşından önce müjdeli haberi vermeyi planlıyormuşsunuz. Bakalım yılbaşı öncesine bu müjdeniz yetişecek mi? 
Serdar DENKTAŞ: Anlaşılan Ada Kart işi şimdilik rafa kalkmış gibi gözüküyor. Bu arada seçimin Temmuz 2018’de yapılması için ısrarcı oluyorsunuz. 
Bilal KENDİRCİ: Yakında başka bir göreve getirileceğinizi duyduk. Oysa tam da sistemi yeni oluşturmuştunuz ve belediyeler yeni sistemi öğrenmişti. Neyse hakkınızda hayırlısı. 
Dr. Faiz SUCUĞLU: Güvercinlik köyünde halkın yoğun katılımı ile 2 saatte 35 ünite kan bağışı yapılmış. Demek ki yeni alınan kan toplama aracı ziyadesi ile işe yarıyor. 
Dr. Özdemir BEROVA: Ve tatilin bitmesi ile okullar açılıyor. Artık memlekette bir ay boyunca gündem sizin. Hemen her gün basın peşinizde olacak önümüzdeki bir buçuk ay boyunca. 
Dr. Sıla USAR: Serbest Çalışan Hekimler Birliği bugün yine mahkeme koridorlarında olacak. Anlaşılan kolay kolay pes etmeye niyetleri yok. Bakalım ara emri kararını alabilecekler mi? 
Bumin PAŞA: Geçen sabah 7’de Gönyeli’de çemberde incelemelerde bulunuyordunuz. Herhalde bu açılışı yaparsınız Gönyeli Çemberinin yan yollarının. 
Serhat KOTAK: Uzun zamandır sessizdiniz. Ne zaman ki merhumun seneyi devriyesi geldi sesiniz çıktı. Neyse rahmetli babanızı özlemle ve rahmetle anıyoruz. 
Günay CAYMAZ: Geçen gün Marmara’daki komşularınız ile buluşup hasret gidermişsiniz. Buluşma sonrası tavla da oynadınız mı bari? 
Söğüde BAYUR: Yoğun geçen sezonu geçen hafta ailecek Merit Crystal’de tatil yaparak atmaya çalışmışsınız. Bu arada konsere de gidebildiniz mi? 
Ayşemden AKIN: Irkçı söylemler giderek artıyor ve gerilim giderek tırmanıyor? Ne olacak bu işin sonu? Acaba bu işinde arkasında birileri mi var? 
Ali RUHLUEL: Geçtiğimiz gün nikah masasına oturmuşsunuz. Bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz, Allah bir yastıkta kocatsın. 
İbrahim ÖZSOY: Daireler arası halı saha futbol turnuvası geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da hayli çekişmeleri geçiyor. Hemen her maç final havasında. Organizasyona tam not veriyor sporcular. 
Mehmet İNGENÇ: Bayramda tatil için gittiğiniz Antalya’da Antalyaspor tesislerini de gezmeyi ihmal etmemişsiniz. Eto’yu da gitmişken görebildiniz mi? 
Hakan ATAÖV: Geçen gün doğum gününüzü kutlamak için sevenleriniz adeta sıraya girmiş. Sabahtan akşama kadar kaç kez mum üflediğinizi saydınız mı? 
 
POLEMİK:
 “2016-2017 yılı turizm sezonunda geçen senelere göre bir yükselme oldu. Bu yükselmenin iki nedeni var: Birincisi 2015 yılında imzalanan 7 gecelik Alman operasyonu, ikincisi yeni teşvik sisteminden sonra charter seferler çöktüğünde tur operatörlerinin İsrail’e yönelmesi. Mesela bu sezon Larnaka üzerinden 40 bin civarında İsrailli turist geldi. Bu ilk etapta sevindirici olsa da aslında bize zarar Rum’a yara bir durum ortaya çıktı.”
Turizm Bakanlığı eski Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu
YORUM EKLE

banner471

banner474