Neden görüşme masasının dağıldığı açıklandığı gibi tekrardan masaya geri dönüldüğünü de Cumhurbaşkanı Akıncı açıklamalı. Hem de hiç vakit kaybetmeden.

Ne oldu? Rumlar Enosis’ten vaz mı geçti? Yoksa bizim bilgimiz olmadan gizliden gizliye özür mü dilediler? Ne oldu da biz kalktığımız masaya şimdi geri dönüyoruz.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Brüksel’e BM Genel Sekreteri ile görüşmeye gitmeden bir gün önce Rum lider ile yemek yemişti. O yemekte 4 saat boyunca görüşmüşler ama bir sonuç elde edememişlerdi. 

BM Genel Sekreteri ile görüştükten sonra kısa bir açıklama yaptı Akıncı ve müzakerelere yeniden başlanacağını söyledi. Acaba BM Genel Sekreteri bizim duymadığımız bir kazanımı mı vadetti Cumhurbaşkanı Akıncı’ya? 

Rum liderin ve Rum sözcünün daha düne kadar söyledikleri ortada duruyor iken “Ne oldu da Cumhurbaşkanı Akıncı masaya dönmeye karar verdi?” Cevabını aradığımız soru bu. 

Umarız Cumhurbaşkanı Akıncı bize bu sorunun yanıtını ulaştırır. Zira biz bu işten pek bir şey anlamadık.

Ekonominin çarkları

Ekonomi giderek daralıyor gibi bir hava var sokakta. Zira bankalar kredi verme konusunda eskisi gibi ısrarcı değil. Garanti görmediği krediye kimse onay vermiyor. 

Hele bazı bankalar kredi servislerini kapatacak gibi. İyi de bankacılığın temel kuralı krediye bağlı değil mi? Eğer bankalar kredi vermeye gönüllü değil ise o zaman o ülkede ekonomide bir takım sıkıntılı işlerin yaşandığı, ekonominin çarklarının dönme hızının yavaşladığını anlarsınız.

“Banka kredi verecek, üretici aldığı kredi ile üretimini arttıracak, üretimini arttıracağı için istihdam gücünü artırması gerekecek, üretimi ve istihdamı arttıran üretici bu sefer ihracata yönelmek durumunda kalacak.”

İşte ekonominin çok küçük bir döngüsünü anlattık size. Eğer şuan bu anlattığım işleyiş olmuyorsa, ekonomide daralma, devletin büyümesinde de durağanlık başlamış demektir.

Kemal Dürüst kuş tutsa!

Dün sosyal medyada çok tartışıldı Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst’ün bir ziyarette bir müdürün karşısında oturduğunu gösteren fotoğraf. 

Konuyu nerelerden nerelere taşıdılar inanamazsınız. Yani bir bakan bir makama ziyarete gittiğinde o makamdaki kişiyi kaldırıp onun yerine mi oturmalı? 

Böyle bir kompleksim hiç olmadı, anlaşılan o ki Kemal Dürüst’ün de öyle bir kompleksi olmamış. 

Ama kompleksi olanlar sosyal medyada döktürmüşler. Kimler mi onlar? E bakın bir zahmet göreceksiniz. 

MESAJLAR

Mustafa AKINCI: Şu masaya dönme işi konusunda kamuoyuna bir açıklama yapsanız hiç fena olmayacak. Zira neden masaya döndüğümüzü kimse anlamış değil. 

Kutlu EVREN: Son günlerde Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş ile aranızdan su sızmıyormuş. Hatta bilardo maçlarını takvime bağlama kararı bile almışsınız. 

Kemal DÜRÜST: Valla bu aralar ağzınızla kuş tutsanız, birileri çıkıp sizi eleştirir. Yok, neden kuş tuttu, yok yazık değil mi? Eli değil de neden ağzı ile tuttu diye onca eleştiriyi arka arkaya sıralayabilirler. 

Zeki ÇELER: Bir gün önce spor salonda spor yapıyorsunuz bir gün sonra bir tencere makarna yiyorsunuz. Valla biz de anlamadık bu işi. Kilo mu almaya çalışıyorsunuz yoksa kilo vermeye mi? 

Serhan KANER: Sigara piyasası hareketlenecek gibi gözüküyor. Rakip firma yakında atağa kalkmak için düğmeye basmış. Bizden söylemesi. 

Ali BİZDEN: Geçtiğimiz hafta sonu yazlık sebze ve meyveleri ekmişsiniz. Saray’da da benzer bir operasyonu gerçekleştirecekmişsiniz? Ha bu arada Saray’ın önündeki zeytinlere de bir baktık, hiç fena değiller bu yaza. 

Olgun ÖNAL: Kredi Garanti Fonu destekli kredi için esnafa verilen krediler hem sektörde öncü hem de ekonominin çarklarının dönmesi adına önemli bir uygulama. Umarız bu daha da artarak devam eder. 

Fevzi TANPINAR: Akşamları gerekli olmadıkça davetlere ve yemeklere katılmama kararı almışsınız. Valla en iyisini yapmışsınız. Benzer bir kararı bakalım biz de alabilecek miyiz? 

Dr. Bülent DİZDARLI: Dr. Nalbantoğlu Hastanesi Onkoloji Merkezi’nde dün arp dinletisi gerçekleştirmişsiniz. Hem çalışanlar hem hastalar bu uygulamadan ziyadesi ile memnun kalmışlar. Umarız tekrarı da olur. 

Dr. Erkut AŞICIOĞLU: Valla 10 dakika içinde anjiyo yapıldığını ilk kez sizde gördük. Biz kahve içmeden bir dostumuzun anjiyosunu bitirdiniz bile. Ne diyeceğimizi şaşırdık dün. 

Av. Oğuzhan HASİPOĞLU: Önümüzdeki Cuma günü önemli bir müjde vermek için yurt dışında olacakmışsınız. Cuma mübarek gün olduğu için mi müjdeyi o güne bıraktınız? 

Tahsin MERTEKÇİ: Kupa’da Yalova’ya rakip olarak Kaymaklı çıktı. Ne diyorsunuz bu yıl final karşılaşması oynayabilecek mi Yalova? 

Mustafa Yiğit ÖZCAN: Kıbrıs’a geldikten sonra mangala ve şeftaliye öyle bir alışmışsınız ki dün soluğu hastanede anjiyoda almışsınız. Zaten Kıbrıs’ta stendi olmayan yok gibi. Sizde hoş geldiniz. 

Tayfun BALIKÇI: NASA 19 Nisan'da dev bir göktaşının dünyayı 'teğet geçeceğini' açıkladı. Acaba KKTC’den bu gökyüzü olayı görülebilecek mi? Ne dersiniz 19’un gecesi gökyüzünü mü seyretsek? 

Latif AKÇA: Rauf R. Denktaş ve Düşüncelerini Yaşatma Derneği olarak Kapadokya’ya tarihi ve kültürel bir gezi düzenlemişsiniz. Nasıl gençler tarihi Kapadokya’yı beğendiler mi? 

 

GÜNÜN SÖZÜ

 “Kendi güzelliklerini, iyi giden şeyleri siyaset ve maddi beklenti uğruna itibarsızlaştıran kesinlikle yoktur. KKTC’nin dünyaya açılan iki kapısından biri yükseköğrenim. Yabancı uyruklu öğrencinin adamıza gelmemesi için de ciddi bir uğraş veren Güney Kıbrıs. Niye? Yükseköğrenimde Güney’e göre Kuzey daha fazla tercih ediliyor da ondan. Yani, bazı kişiler ve gazeteler adeta yükseköğrenimin zarar görmesi için elinden geleni yapıyor.”