Diyalog Gazetesi
2020-08-13 09:40:55

Aynı eşle seks yapmaktan bıkmanın bilimsel açıklaması

Metin MÜNİR

metinmunirt24@gmail.com 13 Ağustos 2020, 09:40

Erkek bir fare, içinde dört veya beş kızışmış dişi farenin bulunduğu büyük bir kutuya konulur.
Fare anında bütün dişi farelerle tekrar tekrar çiftleşmeye başlar, yorgunluktan bitap düşüp yere yıkılıncaya kadar.
Dişi fareler onu yalamaya ve dürtmeye devam ederlerse de tepki vermez.
Kutunun içine yeni bir dişi fare konulur. Bilmediği bu farenin varlığını fark eden erkek fare canlanır ve daha önce sevişmediği bu fare ile çiftleşmeye başlar.
İnsan dahil hemen hemen bütün memeli hayvanlar için geçerli olan bu biyolojik fenomene – bilinmeyen bir cinsel partneri bilinen partnerden daha uyarıcı bulmak – bilimcilerin verdiği isim Coolidge Etkisi’dir.
Coolidge Etkisi erkeğin aynı dişi ile çiftleşme eğiliminin gittikçe azalmasına karşılık başka dişilere olan cinsel ilgisinin artmasıdır.
Her yeni, bilinmeyen dişi devreye girdiğinde erkeğin çiftleşmeye olan ilgisi yenilenir –önceden seks yapmış olmasına ve onunla seks yapmaya hâlâ istekli diğer dişilerin mevcudiyetine rağmen.
Bu yaygın itkinin evrimsel mantığı şudur:
Doğanın birincil önceliği genlerin olabileceği kadar yaygın bir biçimde dağılmasıdır.

Hemen hemen bütün memelilerde var olan Coolidge mekanizması, erkeği bu amaca hizmet etmeye zorlamak içindir.
Bir dişi ile olan döllenme fonksiyonunu tamamlayan erkek değişik, yeni eşler aramaya girişecektir.
Zira zaman geçmiş, erkeğin aynı seks partnerine karşı olan cinsel isteği azalmıştır. Mevcut partnerinden sıkılmış, onun cinsel çekiciliğine karşı bağışıklık kazanmıştır.
Farelerle ilk deney 1958’de Frank A. Beach (1911-1988) adlı bilim adamı tarafından yapıldı.
Beach’in bulgularına göre cinsel uyarılmayı tayin eden 
birleşmenin kendisi değil cinsel deneyimin çeşitliliğidir:
Her gün kendine yeni bir seks partneri verilen erkek farenin cinsel iştahı hiçbir zaman azalmaz.
Bu özellik sadece erkek farelere has değildir.
Daha kısıtlı sayıda aynı deneye tabi tutulan dişi fareler erkeklere benzer tepki verdi. Onlar için de yeni bir partner, denenmiş 
olanlardan çekicidir. Ama dişiler üzerinde daha az deney yapıldığı için sonuçlar erkeklerde olduğu kadar kesin değildir.
Calvin Etkisi adını Amerikan başkanlarından Calvin Coolidge (1872- 1933) hakkında anlatılan bir fıkradan aldı.

Başkan ile Bayan Grace Coolidge ayrı ayrı bir devlet üretme çiftliğinde dolaştırılıyorlarmış.
Tavukların bulunduğu yere gelindiğinde Bayan Coolidge (1879- 1957) bir horozun tavuklarla sık sık çiftleştiğini görmüş. Horozun bunu ne kadar sıklıkla yaptığını sorduğunda rehberi “Her gün onlarca defa,” diye cevap vermiş.
“Burasını ziyaret ettiğinde bunu Başkan’a da söyleyin,” demiş Bayan Coolidge.
Ona anlatıldığında Başkan sormuş: “Her defasında aynı tavukla mı?”
Rehber: “Hayır, Sayın Başkan, her defasında ayrı tavukla.”
Başkan da “Bunu Bayan Collidge’e de söyleyin,” demiş.

Yorumlar (12)

Ruh ikizi 4 Yıl Önce

:-)

Ayşe 4 Yıl Önce

Yazının başındaki deneydeki erkek fare mevcut dişilerle artık çiftleşmek istemiyor çünkü fark ediyor ki tüm çabasına rağmen yeterli gelmiyor, disiler hala kızgınlıkta, dolayısıyla aptal erkek gururu inciniyor, gururunu kurtaracak başka dişilere yöneliyor! Bu deneydeki 4-5 tane kızışmıs dişi farelerin arasına 10 tane erkek farenin konularak tekrar edilmesini talep ediyorum, ve deneyi düzenleyip yorumlayacak ekibin de dişi olması gerekiyor

Çağatay 4 Yıl Önce

Bunun dişilik ya da erkeklik veya üreme ile bir alakası yok..İnsana en sevdiği yemeği en iyi aşçılardan yapıp yedirin birkaç gün veya ay sonra o yemeğe karşı olan ilgisi azalacak ama çok daha az ilgisini çeken bir meyve veya kuruyemişe hatta hiç ilgisini dahi çekmeyen başka bir besine ilgisi artacaktır..Bu bir arayış, bir keşif, bir yolculuktur..Bilinmeyeni bilme isteği ve dürtüsüdür..Eskiler bunu, yaratıcının “Ben gizli bir hazine idim keşfedilmeyi istedim” sözüyle dile getirmişlerdir..

Çağatay 4 Yıl Önce

İnsan ve her türlü canlı kendinin yalnızıdır ve tüm arayışı kendini bulmak içindir..Kendini bir türlü bulamadığından, ne olduğunu bilmediğinden, kendine olan açlığından ve bu açlığı bitirmek istemesinden dolayı yeni olan herşeye karşı güçlü bir istek gösterir..Kendini kendinden başka bir yerde bulamayacağından dolayı da bu açlık hep devam eder ve arayışı bitmez..Tabii istisnalar da yok değildir..Zen der ki “ham kişi yenilik ve şatafattan keyif alır, pişmiş kişi ise olağan olandan”..Pişen, sevgiyi bulur ham olan ise şansını sevgililerde arar durur..Şems’in kaybıyla yanan Mevlana’nın bulduğu sır da budur..

Fehmi Pekar 4 Yıl Önce

Bu iş tezat bir tavırla erkek ve kadının azami uyum için birbirlerini olabildiğince çabuk ve çok tanıma , tamamlama gayretinden kaynaklanmakta. Kadının kendini tam anlamasını isteyen bunu sağlayabildiğinda çook rahat edeceğini düşünen erkek yanılır. Bırak hemen tam tanıyamasın, sen de ona tam vakıf olma! Ama bunun zahmeti günlük yaşam çelişkilerine sabır gerek. Hobilerine sarıl-:) ; ödül ise dorukta buluşma şehir efsanesinin efsane olmaktan çıkıp sıklıkla yaşanır olması -:)))

Yaprak Korkmaz 4 Yıl Önce

Doğru söze ne denir?

Cafer Alıcı 4 Yıl Önce

Dedikoducular bir yana, Akledip araştıranlar bir yana.. Herkesin takdiri kendisine dostum; Beğenisi de aklınca!

Çetin vural 4 Yıl Önce

Tsk

Bilimsel Merak 4 Yıl Önce

"Bilimsel" sözcüğü daha başlarken kondurulursa şüphe götürmez hakikatten söz ediliyor, okuyucunun artık kendi aklını kullanıp düşünmesine gerek kalmıyor tabii ve yapması gereken sadece okuyup aklında tutması! Ancak en baştaki "bilimsel açıklama" sözcüğü ile kafamızda oluşan ön yargıyı unutup biraz aklımızı kullanırsak belki şu soruları sorabiliriz: biz de birer fare miyiz? fareler de homo sapienslerin geçirdiği evrim safhalarını geçirip, değişik üretim ilişkilerini baştan geçirip ekonomik, sosyal, kültürel ilişkileri olan, dişi erkek ilişkileri sadece çiftleşmekten ibaret olmayan biyolojik varlıklar değil midir? Aklı kullanmak bence insana daha çok yaraşır.

Bilimsel Merak 4 Yıl Önce

Şöyle denebilir mesela:Bir kadın bir tabak yemek değildir aklını başına topla insan onuruna hakaret etme!

Mehmet Gerz 4 Yıl Önce

Coolidge etkisi adı Başkan Calvin Coolidge'den geliyor o zaman. Aynı başkanın tutumlu olmaya dair çok güzel bir sözü var: "There is no dignity quite so impressive and no independence quite so important as living within your means". Yani kendi imkanları ile yani eldeki ile yetinmeyi tavsiye ediyor. T24'te göremeyince burda izinizi buldum Metin Bey. Selamlar.

Levent 4 Yıl Önce

Yine harika bir yazı. Bir köşe yazısına hem edebi değer hem de mizah katabilen tek yazar şu an. Yazılarınızı okumak büyük keyif. Çok teşekkürler bize bu keyfi yaşattığınız için.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.