Kıbrıslı Rumlar nasıl bir çözüm istiyor?.. Öncelikleri 1974 öncesine dönüş...
Herkesin kendi köyüne, kentine ve kendi mülküne geri döneceği...
Türkiye’nin ‘askeri ve göçmenleriyle’ adadan çekileceği ve bir daha buraya müdahale edemeyeceği bir çözüm istiyorlar...
Bunu başarabilmek için de yıllardan beri bıkmadan, usanmadan çalışıyorlar...
Geliştirdikleri ‘ulusal stratejik politikalar’ çerçevesinde, başta AB ülkeleri olmak üzere, dünyayı etkilemek için önemli adımlar attılar...
Avrupa Birliği’ne üye olmalarının temelinde, Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak ve adadan çekilmesini sağlamak vardır...
Eski Rum liderlerinden Yorgo Vasiliu ve merhum Glafkos Klerides bunu defalarca tekrarlamaktan çekinmedi...
Siyasi açıdan mücadele verirken, yaşamakta oldukları ekonomik krizi en kısa sürede atlatabilmek için başta Avrupa Birliği ile sıkı pazarlık yaptılar...
Çok büyük miktarlarda kredi sağlamayı başardılar...
Sıcak paranın oluk gibi akmasından sonra Rusya ile flörte başladılar...
Flörtü ve propagandayı çok iyi beceriyorlar...
Türkiye’nin ‘değişen dış politikasını’ fırsat bilerek, Arap ülkeleriyle yakın ilişki kurmayı da başardılar...
Başta Mısır olmak üzere, Lübnan, İran, Ürdün, Kuveyt, Katar, hatta Filistin ile çok sayıda ekonomik anlaşma imzaladılar...
Kuzeydeki kararsızlık
Peki bizler ne yapıyoruz?..
Ne istiyoruz?..
Önce siyaseti konuşalım...
Her ne pahasına olursa olsun bir çözüm mü istiyoruz?..
İki tarafın haklarını gözeten Annan Planı’nı reddeden tarafın bizimle nasıl bir anlaşma istediğini hala göremiyor muyuz?..
Görüyorsak, bunu halkımıza neden anlatamıyoruz?..
KKTC’yi ekonomik açıdan güçlendirmediğimiz sürece, Rum tarafının bizlerle paylaşım yapacağına inanmak aşırı saflık olur…
Öyleyse ekonomiyi geliştirmek için neden plan ve program yapmıyoruz?..
Hayvancıyı, çiftçiyi neden ağlatıyoruz?..
Yabancı yatırımları teşvik etmek yerine; geçmişte gelenleri neden kaçırmaya çalışıyoruz?..
Toplumun diz çökecek duruma gelmesi ve Rum egemenliğine boyun eğmesi için mi?..
Gerçekten biz ne istiyoruz?..
Kime hizmet ediyoruz?..
Halkımız için nasıl bir gelecek düşlüyoruz?..
Planımız, programımız nedir?..
Atıl vaziyette duran konutları ne yapacağız?..
Girne’nin 5 yıl sonraki nüfusu ne olacak?..
Lefkoşa’nın hangi bölgelerinde apartmanlar yükselecek?..
Eski konutlar nasıl korunacak?..
İktidarı ile muhalefeti ile neden ortak bir gelecek planlamıyor?..
Tek destekçimiz olan Türkiye’ye karşı neden yanlış bir imaj çiziliyor?..
Hedeflenen nedir?..
Bunları artık konuşmalıyız...
Herkes cesaretini ortaya koymalı ve konuşmalıdır...
Gelecek şekillenmeli ve son sözü halk söylemelidir...
mehmet ilker 5 Yıl Önce
Ah be kardesin sen yazmasan KKTCde siyaset budarir.Halka secimde yalvaranlar secimden sonra kazaninca aslan kesilirler.Yaptim ettim derler ve sorumluluk almazlar..Öyle buldular böyle götururler.
Öz 5 Yıl Önce
Çözüm şöyle olur veya böyle olur. Kıbrıs'ın kuzeyi de Avrupa Birliğine girmedikten sonra, hangi idare gelirse gelsin, K/Türkler her geçen gün bir öncekini arar olurlar.
Aziz M Kent 5 Yıl Önce
Sevgili Resat Akar Galiba Gerceklere ihtiyac kalmadi bu guzelim vatanimizda saygilarimla
Fatma Canbolat 5 Yıl Önce
Sn Akar. Maalesef sadece konuşuruz ama sıra icraata gelince sıfır .Ama derhal birşeyler yapılmalı bu gidişat hiç ama hiç iyi değil