Halka yabancılaşan... 

Mülkiyet meselesi ile bağlantılı hukukçunun tutuklanması. İSİAS davası. Ekonomik durum. Anayasal ilkelerin, Yasa Gücünde Kararnameler ile alt üst edilmesi. Bütçe, son bir haftanın yoğun gündemleri oldu. Bu makalede Bütçe meselesini ele aldım. Diğerleri sonraki makalelerde... 
78 milyar TL gider, 71 milyar TL gelir öngören KKTC 2024 Bütçesi ile ilgili olarak; CB Sayın Tatar, BB Sayın Ünal Üstel ve Maliye Bakanı Sayın Özdemir Berova; yeterli hizmeti verecek bir Bütçe olduğunu ifade ettiler. CTP Genel Başkanı ve CTP milletvekillerinin, Bütçe görüşmelerinde ifade ettikleri ve Mecliste temsil edilmeyen muhalefet partilerinin, sendikaların, sivil toplum örgütlerinin, akademisyenlerin, Bütçe ile ilgili eleştirilerindeki gerçekleri temel almayacağım. Yalnızca Bütçe Plan Komitesi Başkanı, UBP milletvekili Sayın Resmiye Canaltay’ın, basında yer alan ve 2024 Bütçesinin, “halkın ve devletin” sorunlarına çözüm getirmekten uzak olduğuna dair, açıklamasına bakın derim.. 
Bu Bütçe, yine Ek Bütçe ile tamamlanacak. 1 Ocak itibarı ile söz konusu Bütçeye başlarken ona, 660 milyon TL daha yük bindi. Çünkü Maliye Bakanı Sayın Berova, Kasım ayı girerken, Kamu Görevlilerine %48 HP ödeneği vereceklerini açıklamıştı. Bu piyasayı tetikledi. Sonuç olarak Aralık ayındaki HP oranı ile birlikte Kamu Görevlileri ve emeklilere, 2023 yılının ikinci HP ödeneği için %50 verileceği ortaya çıktı. Yani öngörü, %2’ ye yakın saptı. Bir kere KKTC Bütçesinde yalnızca Personel ve Maaş nitelikli giderler toplamında, yüzde birlik artış; 410 milyon TL’ye yakın yıllık bir yük getiriyor. 1 Ocak itibarı ile bu sabit gidere, yaklaşık, %1,5 ek artış ortalaması ile bakarsam; bu sorumsuzluk yüzünden Bütçeye, 660 milyon TL daha yük bindi. Gelecek diğer yükler! Ek Bütçe gereği şimdiden netleşiyor. 
Bunları yaşarken, İstatistik Kurumu da yıllık HP’yi resmi olarak %83 olarak ilan etti. Bu hesaplamada 40 temel maldaki yıllık artışları, yani zamları da resmi olarak açıkladı. Bu temel malların bazılarına baktığımızda yaşamın insanlar için nasıl bir eziyete döndüğünü görmek mümkündür. Buna göre:
1.Gerçek Kira ücreti. % 94. 9. Ekmek % 62 17. Normal Ekmek. % 62
2. Özel Üniversite % 98. 10. U. Ö Süt % 39. 18. Araba Servis Full %128
3. Cep Tel Ücreti. % 208. 11. Kurşunsuz Benzin % 68 19.Tavuk Dolma Rest. % 86
4. Su Faturası. % 155 12.E.Dizel % 50 20. Balık Izgara Res. % 99
5. Su Damacana % 55. 13. Kuzu Eti Pirizola. %93. 21. Elektrik, 250- 500;
6. Özel Orta Okul. % 172 14. Dana Kıyma % 76. 501-750 KWH %67
7. Özel Lise %159. 15. Hellim % 42
8. Hastane Ameliyat. % 110 16. Tavuk Temiz Bütün % 53
İstatistik Kurumunun HP hesaplamasında temel olarak aldığı 40 maddenin içinden, yer darlığı nedeni ile seçtiğim 21 temel maddede durum budur. Daha kırtasiye, giyim, ilaç, zerzevat ve diğer gıda ürünleri, yağ, şeker, tuz diğer temel besinler ve gıdalar yok. Ayrıca yurttaşın aile bütçesinden kısarak, ödediği, döviz ve TL ile olan banka kredileri ve borçlarının taksitleri de yok. Bu zamlı yaşamı yurttaş; “ taksit dışı “ geliri ile döndürecek. Mümkün mü? Yaşamın, enflasyon altında ezilmesinin göstergesidir bunlar. İşte bu nedenledir ki yurttaşın kredi kartları borçları büyüyor. Beslenme ve diğer ihtiyaçlar gereği gibi yapılamıyor. Bu gerçeği ele almayan her yaklaşım, halka ve ülkeye hizmetten uzaktır.