Diyalog Gazetesi
2023-01-20 09:56:08

Kıbrıs Türk halkının bitmeyen çilesi

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 20 Ocak 2023, 09:56

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu, kurulduğu günden beri devlet tarafından yönetiliyor…; Her hükümet değişiminde bu kurumun yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürü de değişiyor…
Her değişim sonrasında elektrik üretimiyle ilgili farklı uygulamalar gündeme geliyor…
Sürekli ‘ihale yolsuzluklarından’
söz ediliyor… Bir de istihdamlar ve tahsil edilemeyen alacaklar sorunu vardır…
Üzücü olan şu ki; ülkemizdeki partilerin bu kurumla ilgili somut bir projeleri yoktur…
Tümü ‘özerkleşme’
sloganına saplanmış vaziyette… Yani kısmı özelleştirme…
Ama bunu da yapamadılar…
Yapsalar da bugün yaşamakta olduğumuz sıkıntıların ‘özerkleşme’
çerçevesinde çözümü mümkün değildir… Özel şirket tahsilatları daha düzgün ve daha hızlı yapsa bile; Elektrik Kurumu’nun enerji üretimini ‘siyasetin gölgesinde’ geliştirmek mümkün değildir… Hele ‘temiz enerjiye’ dönmek ciddi anlamda yatırım ve emek ister…

Tamam mı devam mı?

Öyleyse ne yapacağız?.. Bu şekilde devam mı diyeceğiz?..
Bu şekilde devam etmek, kurumun sürekli zarar etmesi ve ülkeyi zehirleyerek yetersiz üretim yapması demektir…
Özellikle seçim dönemlerinde zararına satış yapması, akaryakıt alacak para bulamaması ve sürekli borçlanması demektir…
Ayda 100 milyonun üzerinde zarar eden bu kurumun ne şekilde düzeleceğini ve ne tür önlemlerin alınacağını bilen yok…
Tek umut kaldı; o da Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi…
Ama bunun için de bir süreye ihtiyaç olacak…
Kabloyla elektrik kaç yılda gelecek, maliyeti ne olacak?..
Bu konuda henüz somut bir plan ve projeden söz edilmiyor…
“Aksa bu işi yapacak
” deniliyor… Ama Aksa’dan da bir açıklama gelmiyor…

Rumlar özelleşmeye gidiyor

Özellikle son haftalarda havaların daha da soğumasıyla birlikte kesintilerin artması halkı isyan noktasına getirmekle birlikte, KIB-TEK’in geleceği konusunda ciddi kararların alınamaması çok düşündürücüdür… Halbuki; Güney Kıbrıs’ta ‘çok başarılı bir şekilde’ yönetildiği halde Rum Elektrik Kurumu’nun tekeli sonlandırılıyor…
Özel bir şirketin yatırımları sonucunda doğal gazdan elektrik üretiminin bu yıl içinde başlaması gerekiyor…
Bir başka gelişme ise, Rum Enerji Bakanı Pilidu’nun, ilgili kesimlerle toplantı yaparak ‘özelleştirme’ mesajı vermesidir…
Onların stratejisi işte böyle…
Bizler de battaniyeye sarılıp yatmaya, karanlıkta oturmaya; sosyal ve ekonomik yaşamı zehirlemeye devam ediyoruz…
Olacak şey değil…

Yorumlar (14)

Hasan Nuri 1 Yıl Önce

Yılların kötü Siyaseti ve yönetimi ile KKTC’yi getirdiğimiz nokta maalesef budur ! Bu gidişle bu kötü günlerimizi bile arayacağımız ise kaçınılmazdır A’dan Zye KKTC’nin tutacak bir yeri maalesef kalmamıştır , en büyük sorunumuz olan yağmalayıp sattığımız Rum Mülkleri için Mal Tazmin Komisyonunu çalıştıramamanın bedelini ise çok ağır ödeyeceğimiz kesindir ! Yılların tecrübe sahibi , medeniyet görmüş , Dünya görüşü ile Uluslararası Hukuktan anlayan , İleri görüşlü Diyalog Medya yöneticisi Sayın Akardan başka Ganimet çılgınlığı neticesi başımıza gelecekleri kimse konuşmak istemiyor ! Kimin Malını Kime satıyoruz sorusunu kimse sormuyor ! Sayın Akar’ın bu konuda yıllardır Siyasilerimize yapmış olduğu uyarıları kayda değerdir , Kıbrıslı Türkler olarak içine düştüğümüz yanlıştan mahşer gününü beklemeden bir an evvel kurtulamaz isek Sonumuz Allah’a kalmış demektir ?

Hasan Nuri 1 Yıl Önce

Kırk yılda KKTCde Yaptıklarımız Gelecek yıllarda yapabileceklerimizin Garantisidir !!

Mağusalı 1 Yıl Önce

Birisi devlet tarafından diğeri özel tarafından yönetilen iki santral var. Özel tıkır tıkır işlerken, devlçetin santrali takır tükür işliyor. Her ikide bir yolda kalıyor. Demek ki çalıştıran ustalar iyi çalıştırmıyor. Gerçek bu. Özelle,ştirme istiyor galiba.

Mağusalı 1 Yıl Önce

İki santral var. Birisi devletin.Takur tükür işliyor. Özelin tıkır tıkır işliyor. Belli ki işletenlerde kalite farkı var. Ona da kaliteli yönetim bulalım. İster özel ister devlet. Ben evime işyerime, sokağıma, yoluma verilecek düzenli elektriğe bakıyorum.

Mağusalı 1 Yıl Önce

KKTC ye farklı bakıyoruz. Ben Rum’un zülmünü gördüm. Akan kanı, yerde yatan onlarca şehidi, çaresizliği, gördüm. Savaşa karşıyım. Savaş olmasın. Pamuk ipliğine bağlı barış da olmasın. Olacaksa tam olsun.

Mağusalı 1 Yıl Önce

Bir de güneyden göç edenler ve etmeyenler farklı bakıyorlar Kıbrıs meselesine. Biz eskiler biliyoruz göçün ne olduğunu. Lidra palasta her iki toplumdan insanların günlerce belki sağ gelir diye yakınlarını beklediklerini.

Mağusalı 1 Yıl Önce

Güneyden geldim. Nikahım bir sene sonra burada kıyıldı diye ev vermediler. O zamanlar ev nerede gezer. Ya satılık ya kiralık. İsmet Kotak kanunu. Gemiden her inene ertesi gün ev tahsis edildiği günlerde biz güneyden gelenler sokakta kaldık.

Mağusalı 1 Yıl Önce

Bu toplumun bireyleri. Eşit olmalı, eşit yönetilmeli. Eşitlik temel ilkedir. Anayasa ayaklar altına alınmamalı. Yoksa bu ülkeyi kaybederiz.

Mağusalı 1 Yıl Önce

1974 yılında güneyden kuzeye geçtiğimizde benzin kuyruğu vardı. Benzin yoktu. Sonraları kuyruklar çoğaldı. Sigara , tüpgaz, şeker kuyrukları. Yine değişen birşey va mı.

Mağusalı 1 Yıl Önce

Her ne olursa olsun yine de ayrı bir bölgede Türk bayrağı altında Özgür ve mutluyum. Bir gün herşeyin yoluna gireceğine eminim. Mutlu yarınlar toplumuzun olsun.

Magusalı 1 Yıl Önce

26 Eylül 1974 günü. Saat 17.öp. Lidra palas avlusu. Yunanlı askerler ile takas için getirildik. Barış gücü askeri geç işareti yaptı. Uçar gibi koştum. Hızımı alamadım. Orada bekleyen Türk otobüsü ne vurdum. O heyecanı unutmak olamaz. Özgürlük heyecanı. Tutsak günlerden sonra ilk güneşi görüşümüz.

Öz 1 Yıl Önce

Özel veya kamu bir siyasi tercihtir. İyi işleyen bir demokrasi ve devlet yönetiminde, kamu eliyle de, özelleştirme ile de başarılı sonuçlar alınabilir. Ama nepotizm varsa, açıklık ve şeffaflık yoksa, siyasi irade halkı temsil etmiyorsa, hukukun üstünlüğü geçerli değilse, bağımsız denetleme kuruluşları yoksa, yurttaşa nereden bulduğu sorulmuyorsa, kamu da, özel de işlemez. Örneği de Türkiyedir. Türk Telekomu alan, alması için de Halk Bankasından kredi verilen Hariri, topraktaki bakır boruları bile çıkarıp satarak, milyarlarca borçla birlikte kaçmıştı. Yine özele ölü eşek fiyatına, devlet bankalarından kredi verilerek satılan Kamu kuruluşu fabrikalar hurda olarak satılmış, kıymetli arazilerine apartman, AVM, rezidans yapılmıştı. En kötü kamu kuruluşu bile, antitekel, antikartel yasaları geçmeden, denetleme üst kurumları olmadan yapılan en iyi özelleştirmeden daha iyidir.

Magusalı 1 Yıl Önce

Sn. Öz. Söyledikleriniz doğrudur. 1974 sonrası Mağusa serbest bölgede kurulan bütün fabrikalar şimdi yoktur. Çünkü tümü kaçakçılık ve devleti çalma üzerine kurulmuştu. Tek tek foyaları çıkınca çekip gitmişler veya batmışlardır.

Mağusalı 1 Yıl Önce

Çok dürüst çalışan yüzlerce kuruluş vardır. Türkiye’de dev projeler yapan şirketler vardır. Bu bir finans ve uzmanlık işidir. Dikkatli olmak gerekiyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.