Diyalog Gazetesi

Çok yazık

KIBRIS

KKTC’nin bugünkü durumu, Akdeniz’in ortasında kurtarılmayı bekleyen bir sandala benzetiliyor

Kuzey Kıbrıs’ın eski başbakanları ve ekonomik örgüt liderleri gibi, ülkenin tanınmış sağlıkçıları, spor ve güzellik uzmanları, yaşananlardan dolayı umutsuzluğa düşmüş vaziyette.
İlişki Uzmanı Gül Konuralp KKTC’nin bugünkü durumunu “Akdeniz’in ortasında kurtarılmayı bekleyen” bir sandala benzetiyor.
Doktor Kandermir Berova fiyatlardaki artışın ve ekonomik sıkıntıların öncelikli sorun haline geldiğini belirtirken, Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, ekonomik sorunların her türlü hastalığı tetiklediğine dikkat çekti.
Diyalog’a konuşan uzmanlar, yaşanan sorunları ve bundan sonrası için düşüncelerini aktardı:

Kandemir Berova (Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı)
“Ülkenin en önemli sorunu birçok sorunun aynı anda olmasıdır. Bu sorunlar maalesef bir bütünsellik içerisinde giderilememektedir. Ama bütün bunlar içerisinde en önemli sorun hayatın giderek daha pahalı olması diyebiliriz. Özellikle enerji ve gıda fiyatlarının giderek artması hayatı zorlaştırmaktadır. Sosyo-ekonomik sorunlar sarmalının aşılması için uğraş verilmelidir.”

Raziye Kocaismail (Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı)
“Ülkenin en önemli sorununun sağlık olduğunu düşünüyorum. Ekonominin olumsuz etkilerinin kalp krizlerini, moral isteyen hastalıkları tetiklediğini düşünüyorum. Onun içindir ki hiçbir şeyin bizi üzmesine izin vermemeliyiz. Önce sağlığımızı korumamız gerekir. Sağlığımızı yitirdiğimiz anda hiçbir şeyi düzeltemeyeceğimizin bilincinde olalım ve sıkıntılı günlerin geçmesini bekleyelim. 
Bu durumları aşabilmemiz için tepeden tırnağa seferberlik ilan edermişçesine hepimizin elini değil tüm bedenini taşın altına koyması lazım. Bütün benliğimizle sarılmamız gerekir ama birbirimize güvenerek… Tabii bu güveni üst makamların, hükümet edenlerin bize vermesi çok önemli ki onlar da bu çaba için bir şeylerden feragat ederek yapmalılar. Hani savaş yıllarında yaşadığımız sıkıntılarımız ama el ele verip başardığımızı şuan da yapmamamız için hiçbir neden yoktur. Lakin önce o güvenin halka verilmesi gerekir. Hep birlikte el ele verirsek başarabiliriz .”

Gül Konuralp (İlişki Uzmanı)
“KKTC’nin en büyük sorunu bütünsel yönetimden uzak olması ve bu kadar küçük bir coğrafyada ve nüfusta bir partizanlık savaşının süregelmesidir. Son derece plansız koordinesi olmayan, organizasyonel yapısı, hedefi olmayan, motivasyonu ve dünyadan model örnek alamayan işlevsel yönü olmayan, yönetim kabiliyeti olmayan, siyaseti koltuk kavgasına dönüştürmüş hizmet vermekten uzak bireylerin elinde kalmasından kaynaklanıyor. 
Kıbrıs Akdeniz’de tüm dünyada örnek olabilecek bir ada coğrafyasına sahipken Akdeniz’in ortasında kaybolmuş küçük bir sandal gibi kurtarılmayı bekleyen hallere düşürülmüş vaziyette. Çok yazık. Bu ülkenin ihtiyacı olan planlı, koordineli, vizyonu olan dünya standartlarında ada ülkeleri ve ada kültürünü en iyi şekilde yaşayan, yansıtan modellerinde ötesine geçip bu güzel coğrafyayı gerçek insanlarla bütünsel yönetimle dünyanın bir numarası haline getirebilme hedefine sahip olması gerekir.”

Şifa Atikoğlu(Diyetisyen)
“Ülkenin en önemli sorunu tabi ki ekonomidir. Fiyatların sürekli artması halkın yaşamını zorlaştırıyor. İnsanlar en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz duruma geldi.
Bundan sonrası için memlekete faydası olan her bireye ayakta tutunması için gerekli destek sağlanmalı.”

Yeşim Üstün Aksoy (Saç Bakımı ve Güzellik Uzmanı)
“Ülkenin en önemli sorunu şu anda ekonomidir. Hükümetin gelir getirici faaliyetleri arttıracak çalışmalar yapıp vatandaşların gelir düzeyini yükseltmesi gerekiyor. Böylece vergilerden alınacak payların artmasıyla devlet hizmetlerinin doğru ve yeterli bir şekilde yerine getirebilmesi sonucu ortaya çıkacaktır.”

Fatoş Betmezoğlu (Yaşam Koçu)
“Ülkenin en önemli sorunu sağlıktaki ihmalkârlıktır. Ülkemizde maalesef hasta olan, elektriğe ihtiyacı olan, makinelere bağlı yaşayan çocuklarımıza, büyüklerimize, ailelerimize yeteri kadar önem verilmiyor. Onlara bir yaşam borçluyuz ve ülkemiz olarak onlara sahip çıkmıyoruz.
Bundan sonrası için birlik ve beraberlik içinde yaşamalıyız. Bir değil bin olmalıyız. Aynı dilden aynı taraftan olmalıyız. İnsanımız birbirine destek ve daha anlayışlı olmalı. Amacımız kişisel olarak değil, toplumsal, topluma bağlı problem yaratmayı değil çözüm odaklı davranmalıyız.” 

Rabia Özcömert (Zayder Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Başkanı)
“Bir olamamak ülkenin en önemli sorunudur. Birlik beraberliğin olmadığı yerde herkes görev tanımı yapamaz. Bence herkes baş olmak, mevkii istemek yerine yapabileceği konulara yönlenmeli. Bir basketbolcuyu alıp da en iyi fen öğretmeni diye tanıştırmak doğru olmaz. Herkes kendi alanında ilerlemeli ve bunu da insanların birlik beraberliği gösterir.” 


Ela Gül Özbakan (Spor Eğitmeni)
“Bu ülkedeki öncelikli sorun sağlık hizmetlerindeki aksamadır. Gerçi birçok sorun var ama benim için de herkes için de en önemlisi sağlık hizmetlerindeki sorunlardır. Sağlık altyapısı ile ilgili çok eksik var. Cihaz alımları, bakımları, personel yetersizliği, yatak kapasitesinin arttırılması, hizmet içi eğitimler vb. tüm bunların düzenlemesi gerekiyor.”

Eda Kutruza (Kişisel Antrenör)
“En büyük sorun TL’nin değer kaybetmesi. Bunun için de bence meclisin derhal toplanıp karar alması gerekiyor. Kendi paramızı dövize endekslememiz gerektiğini düşünüyorum. Avroya geçmeliyiz. Dükkan kiraları, ev taksitleri döviz. Arabalar döviz ve bunun altından artık kalkamıyoruz. Buna derhal bir çözüm bulunmazsa göç başlayacak ve artık burada kimse kalmayacak.”

Ayşe Özgöker (Fonksiyonel Tıp Diyetisyeni)
“Sağlık alanında değerlendirme yapmak gerekirse mesleğim gözlemlerim doğrultusunda en önemli sorunumuz obezite. Yapılması gereken aslında gıdaları mevsiminde tüketmek. Taze sebze ve meyveyi arttırmak. Doğal olmayan şeker, rafine ürünler, tuz alımı vs. gibi unsurlara dikkat etmeliyiz. Paketli ürünlerden de uzak durmalıyız. Ayrıca hareketli bir yaşamı seçmeliyiz.”

Çilem Esenyel Özteknik (Beden Eğitimi Öğretmeni)
“Ülkemizin en büyük sorunlarının başında; siyasi çöküş, yolsuzluk ve ülkenin dış dünyaya kapalı oluşu geliyor ve tabi ki bu sebeple insanlar ümidini de kaybetti. Bundan sonra yapılması gereken ise bunları terse döndürebilmek. 
Başarılı olabilmek için planlı, programlı çalışılmalı, istikrarlı bir yapıya kavuşmalı ve sorunların üzerine cesaretle gidilmeli.”

Ogün Olay (Göz Doktoru)
“Problem siyasi. İstikrar ve toplumsal bütünlük yok, üretim maliyetleri düşürülebilmeli, yasalar çalıştırılabilir vaziyette değil. Bundan sonrası için Devlet kasasına girişlerdeki kaçaklar ivedilikle toparlanabilmeli ki hizmet ve kamu yararı olarak geriye dönüş olabilsin. Eşit gelir fırsatı, eşit vergilendirme sistemi uygulanmalı.” 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.