Diyalog Gazetesi

Etkin mücadele şart

KIBRIS

Ülkede 2012-2018 yılları arasında 858’i kadın, 27’si erkek olmak üzere toplam 885 kişiye meme kanseri teşhisi kondu

Ulusal Meme Hastalıkları Kongresi’nde KKTC’de 5 yılda tespit edilen meme kanseri vaka oranları açıklandı. 
Açıklanan verilere göre; 2012-2018 yıllarını kapsayan sürede 858’i kadın, 27’si erkek toplam 885 kişiye meme kanseri teşhisi kondu. 
Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, meme kanseriyle mücadelede başarıyı artırabilmek adına birincil korunma olarak erken tanı amaçlı meme kanseri tarama hizmetini kolaylaştırmayı ve toplum tabanlı tarama yöntemleriyle kuvvetlendirmeyi hedeflediklerini vurguladı. Kanserin özellikle erken teşhis edilmesi halinde tedavisinin mümkün olduğunu belirtti. 

Kanser bütünsel bir mücadele gerektirir
16. Ulusal Meme Hastalıkları Kongresi dün Girne Acapulco Otel’de başladı.
Kongrenin açılış konuşmalarını; Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, Kongre Başkanı Varol Çelik ve Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu (TMHDF) Başkanı Mehmet Ali Gülçelik yaptı.
Konuşmaların ardından oturumlara geçildi. Pazar günü sona erecek kongreye 233 katılımcı, 95 konuşmacı ve 24 firma temsilcisi katkı koyuyor.
Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, kanserde koruma, tarama, erken tanı ve erken tedavinin hayat kurtardığını dile getirerek, kanserin, dünyada ve ülkede sebebi bilinen ölümler arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alan önemli bir halk sağlığı problemi olduğunu belirtti.
Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde meme kanserinin tanı ve tedavi aşamalarındaki uygulamalarla ilgili bilgi veren Altuğra, Onkoloji Merkezi’nde Medikal Onkoloji biriminde 2 medikal onkoloji uzmanı, 2 onkoloji alanında deneyimli dahiliye uzmanından oluşan ekiple tüm onkolojik hastaların tedavilerinin başarıyla yürütüldüğünü belirtti.
Altuğra, radyoterapi merkezinde onkolojik açıdan gerekli vakalarda radyoterapi uygulandığını dile getirerek, meme kanseri özelinde ise güncel protokollerin öngördüğü tüm tedavilerin yapılabildiğini kaydetti.
“Hasta ve ailelerine psikolojik destek anlamında sürekli olarak psikoloğumuz destek olmaktadır” diyen Altuğra, multidisipliner yaklaşım gereken durumlarda örneğin fizik tedavi, diyet uygulamaları gibi Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ndeki hizmetlerin de anında Onkoloji Merkezi’ne ulaştırılabildiğini söyledi.

Kanser kayıttaki rakamlar
Kuzey Kıbrıs Kanser Kayıt Merkezi araştırmalarına değinen Altuğra, 2012-2018 yılları içeresinde tanı almış meme kanseri frekans dağılımlarını şöyle açıkladı:
2012’de 106 kadın, bir erkek toplam 107
2013’te 107 kadın, 5 erkek toplam 112
2014’te 133 kadın 2 erkek toplam 135
2015’te 136 kadın, 2 erkek toplam 138
2016’da 145 kadın, 2 erkek toplam 147
2017’de 118 kadın, 7 erkek toplam 125
2018’de 113 kadın, 8 erkek toplam 121.

Çelik: tanı ve tedavi hızla değişiyor
Kongre Başkanı Prof. Dr. Varol Çelik, meme kanserinin ciddi bir sağlık sorunu olduğunu, tanı ve tedavi yöntemlerinin çok hızlı bir şekilde değiştiğini belirtti.
Bu değişimi yakalama noktasında kongrelerin anlam ve öneminin ortaya çıktığını dile getiren Çelik, modern tedavi yöntemlerini uygulamak adına kongrelerin ciddi ve önemli olduğunu kaydetti.
Çelik, kongrenin cerrahi, medikal onkoloji, radyasyon onkolojisi, patoloji, radyoloji, fizik tedavi, psikiyatri gibi ilgili tüm branş hekimlerinin ve sağlık personelinin katıldığı multidisipliner bir toplantı olduğunu belirtti.
Çelik, TMHDF kongrelerinin günlük pratikteki uygulamaları değiştiren bilgiler içerdiğini söyleyerek, bu kongrenin de verimli ve başarılı geçmesi temennisinde bulundu.

Gülçelik: Meme kanseri milattan önceye dayanıyor
Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu (TMHDF) Başkanı Mehmet Ali Gülçelik ise pandemi nedeniyle yaşanan sorunların kongre yapmayı güçleştirdiğini buna rağmen 233 katılımcı, 95 konuşmacıyla kongrenin gerçekleştirildiğini söyledi.
Gülçelik, kongrenin yapılması adına çalışan herkese teşekkür etti.
Meme kanseri ve hastalıklarının milattan öncesine dayandığını dile getiren Gülçelik, o tarihten bugüne hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili bilgi verdi.
Gülçelik, 2000’li yıllardan günümüze tedavi ve tanı yöntemlerinde her gün yenilikler yaşandığını belirtti. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.