Diyalog Gazetesi

Halka bilgi verilmeli

KIBRIS

Eski milletvekillerinden Afet Özcafer, müzakereler devam ederken KKTC kurumlarının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi

Çiğdem AYDIN 
 Afet Özcafer, bir dönem Gazimağusa’dan milletvekili seçildi. 2013’te ise DP-UG adayı olarak katıldığı seçimlerde başarı sağlayamadı.
Daha sonraları siyasetle ilgisini kesmediğini söyleyen Özcafer, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda yürütülen çalışmalara dikkat çekerek, KKTC kurumlarının güçlendirilmesini istedi.
Siyasete 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun teşvikiyle atıldığını anlatan Özcafer, ülkenin en büyük sorununun halkın inancını, güvenini, moralini ve devletten hizmet beklentisini kaybetmesi olduğu görüşünde…
Özcafer sorularımızı şöyle yanıtladı:
Soru: Kıbrıs’ta kadınların siyasetle uyumu nasıldır? Siz zorlanmış mıydınız?
Yanıt: Seçimlerde partililer ve halkla bir bütün olursunuz. Ekip halinde çalışmak zor değil ancak özveri gerektiren bir görevdir. Kadın olarak hem parti içerisinde hem de halktan görmüş olduğum ilgi ve alaka son derece memnun ediciydi.
 
 Soru: Siyasete olan ilginiz nereden geliyor, neden siyaset?
Yanıt: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan her birey kadar ben de siyasetle ilgiliyim. Ülkemizde yaşanan haksızlıklar, Rumlar ve Türklerin bir türlü adayı paylaşamaması çocukluğumuzun ve gençliğimizin savaşlar içerisinde geçmesi hepimizi ister istemez siyasetçi yapmıyor mu? Bir ülkede refah seviyesinin yüksek olmasını sağlayan en büyük etken siyasiler ve onların halka verdiği hizmetlerdir. Siyasetin içinde bulunmak aynı zamanda halka hizmet demektir. Siyaset, sosyal devletlerin olmazsa olmazı ve yaşamın bir parçasıdır. İş dünyasında kazandığım tecrübeleri kullanarak halkıma hizmet verebilmek için siyasete girmeye karar verdim.

Eroğlu teşvik etti

Soru: İlk kez aday olduğunuzda aday olmanızı kim teşvik etmişti?
Yanıt: Milletvekili adayı olmamı Üçüncü Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu teklif etmişti.
Soru: Seçimlerde partinizin arkanızda durduğuna inanıyor musunuz? 
Yanıt: Seçimlerde partimizle bir bütün olarak çalıştık ancak 2013 erken seçimlerinde karma oylar, bazı adaylar üzerine oynanan oyun haline getirilmiştir. Partimin desteği olmasına rağmen bölgeciliğin de etkisiyle partimin desteği yetersiz kalmıştır.
Soru: Siyasete devam edecek misiniz?
Yanıt: Siyasetten hiç kopmadım. Adaylık konusunda ise halkın takdiri esastır. Halk talep ederse ve layık görürse ben hiçbir zaman halkıma hizmetten kaçınmam. Ünlü düşünür Platon’un dediği gibi “Bugün siyaseti kötü bir şey olarak değerlendirip ilgi duymazsanız kötü insanların sizleri yönetmesine fırsat verirsiniz.
 
 Soru: Sizce bu ülkedeki en büyük sorun nedir veya sorunlar? 
Yanıt: Ülkemizin en büyük sorunu halkın inancını, güvenini, moralini ve devletten hizmet beklentisini kaybetmesidir. Bu değerleri yitiren bir halk ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda başarılı, mutlu ve inançlı olamaz.

Halk güvenmiyor

Soru: Siyasette yaşanan en büyük sorun nedir? 
Yanıt: Siyasette yaşanan en büyük sorun halkın siyasilere duyduğu güvensizliktir.
Soru: Ülkedeki sorunlar nasıl çözülebilir önerileriniz nelerdir? 
Yanıt: Öncelikle halkın güveninin yeniden kazanılması çok önemlidir. İnancını yitirmiş siyasilere güvenmeyen bir halk revizyon yapamaz yenilenemez gelişemez. Halkın güvenini kazanmak ve halkla birlik olup halkın sorunlarıyla bir ekip halinde çalışmak bizi daha güzel yarınlara götürecektir.
En büyük problem hayatınıza devam etmek istiyorsanız güven çok önemli, kişilerin devlet kurumlarına, siyasilere güveni yok en büyük nedeni de denetimsizliktir, kuralsız bir yaşam var ülkede bu en büyük problemdir. Başı boşluk nedeniyle ciddi bir güvensizlik vardır. Bu üzücü ve en büyük problemimizdir bana göre.


Soru: Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ne düşünüyorsunuz, şu anki süreçten umutlu musunuz?
Yanıt: Hepimizin arzu ettiği Kıbrıs’ta bir antlaşmanın olmasıdır. 40 yıldır uğraş veriliyor. Zaman uzadıkça sorunlar da artıyor. Müzakereler devam ederken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tüm kurumsal yapılarının en üst seviyeye getirilmesi elzemdir. 

Soru: Sizce Kıbrıs sorununun çözümü için ne yapmak lazım nasıl bir politika izlemek gerekiyor? 
Yanıt: İnsan hakları göz önünde bulundurularak, uluslararası hukuk temelinde bir çözüm hiç de zor değildir. Her iki tarafın da kazanım sağlayacağı bir anlaşma üzerinde çalışılmalıdır. Sadece müzakereciler ve liderler değil, aynı zamanda her iki tarafın sivil toplum örgütleri ve dolayısıyla tüm halk bilgilendirilmelidir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı olarak bilinçlenmeli ve tek bir ses halinde müzakerelere hakim olmalıyız.
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.