Diyalog Gazetesi

Kapalı oturumda konuştu

KIBRIS

Cumhurbaşkanı Tatar milletvekillerine “Kıbrıs Türk halkının haklarını güçlü, tek yürek ve tek vücut şeklinde dünyaya haykırın” çağrısı yaptı

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu olağanüstü birleşimi, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın katılımıyla kapalı oturumda yapıldı.  Cumhurbaşkanı Tatar, “İsrail-İran savaşıyla kritik bir aşamaya gelen bölgesel gelişmeler ve Rum liderliğinin özellikle gayriresmi Cenevre toplantısının ardından dozunu arttırdığı olumsuz siyasetine ilişkin" genel kurulu bilgilendirdi. 
Daha sonra açıklama yapan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, genel kurulda milletvekillerini Kıbrıs Türk halkının mülkiyet hakkını, hukuk düzenini ve onurunu hedef alan baskıcı Rum siyasetine karşı ses yükseltmeye çağırdığını, söyledi.
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurumlarına, başta Taşınmaz Mal Komisyonu olmak üzere meşru yapılarına yönelen her türlü baskı reddedilmeli” diyen Tatar, uluslararası hukuka uygun şekilde hak elde etmiş bireylerin insan haklarının ihlal edilmesine göz yumulmaması gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin saldırgan ve hukuk dışı tutumuna son verilmesi için gerekli diplomatik araçların devreye sokulması gerektiğini de kaydetti.

Crans-Montana’da yaşananlara değindi Tatar, konuşmasında 2020’de kazandığı Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası yürüttükleri iki devletli siyasete değinerek, ancak Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün kabulüyle müzakere masasına dönülebileceğini, bunu ilk kez 2021’de Cenevre’de dile getirdiklerini anımsattı.
Tatar, Kıbrıs’ta federal temelde bir çözüm için zaman kaybedildiğini, tecrübelerin de bu yönde olduğunu ifade ederek, Annan Planı döneminde ve sonrasında, Crans-Montana’da yaşananlara işaret etti.
Ortak zemin arayışı ve yeni siyaseti anlatmak için farklı görüşmeler yapıldığını, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın garantör devlet Türkiye Cumhuriyeti adına bu siyaseti her platformda defalarca kez dile getirdiğini belirten Tatar, “Bu siyaset giderek yerleşmiştir” dedi.
Tatar, 62 yıldır Kıbrıs Türk halkı üzerinde uygulanan haksız ambargo, izolasyon ve kısıtlamaların hafifletilmesine yönelik çabaların Birleşmiş Milletler nezdinde de anlayışla karşılandığını söyledi.
Bölgedeki son gelişmelerle ilgili de değerlendirmede bulunan, İsrail-İran arasındaki çatışmayla bölgedeki tansiyonun yükseldiğine işaret eden Tatar, böyle bir durumda karşı taraftan iyi niyet beklendiğini ancak bunu göremediklerini dile getirdi.

Hepimiz aynı gemideyiz Rum tarafının kendi hukuk düzenindeki değişikliklerle mal-mülk konusundaki saldırılarına artan bir dozla devam ettiğini, Rum liderin Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunu dikkate almadan birtakım anlaşmalar yaparak buna tüm Kıbrıs’ı alet ettiğini belirten Ersin Tatar, “Kıbrıs da tehlikeli bir noktaya getirildi” dedi.
Güvenlik konusunda Türkiye Cumhuriyeti ile istişare, TC Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile temasta olduklarını, buradaki komutanlarla görüşmeler gerçekleştirdiğini söyleyen Tatar, KKTC’de gerekli her türlü tedbirin alınabileceğini, buna yönelik sıkıntı olmadığını da vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarıyla ilgili de konuşan, bunun için birlikte hareket edilmesi, dik durulması gerektiğini kaydeden Tatar, “Hepimiz aynı gemideyiz” dedi.
Meclis’in özellikle mülkiyet konusunda bir deklarasyonla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurum ve kuruşlarının meşruiyetini vurgulaması gerektiğini ifade eden Tatar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) K.V. Mediterranean Tours Limited ile ilgili kararına işaret etti, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkili bir kurum olarak kabul edildiğini söyledi.

Meclis bu konuda ses vermeli KKTC Anayasası’na değinen, terk edilen malların devletin mülkiyetine verildiğini belirten Tatar, uluslararası hukuka uygun şekilde hak elde etmiş bireylerin, insan haklarının ihlal edilmesine göz yumulmaması gerektiğini vurguladı.
“Meclis bu konuda ses vermeli” diyen Tatar, bugünkü olağanüstü birleşimde bunu dile getirdiğini söyledi.
Cumhuriyet Meclisi’nden Kıbrıs Türk halkının haklarını güçlü, tek yürek ve tek vücut şekilde dünyaya haykırmasını istediğini belirten Tatar, milletvekillerini Kıbrıs Türk halkının mülkiyet hakkını, hukuk düzenini ve onurunu hedef alan baskıcı Rum siyasetine karşı ses yükseltmeye çağırdığını ifade etti.
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurumlarına, başta Taşınmaz Mal Komisyonu olmak üzere meşru yapılarına yönelen her türlü baskı reddedilmeli” diyen Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin saldırgan ve hukuk dışı tutumuna son verilmesi için gerekli diplomatik araçların devreye sokulması gerektiğini de kaydetti.

Tatar, Abdullah Gül’ü kabul etti
Bu arada Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin 11’nci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü kabul etti.
Tatar ve Gül, kabuldeki açıklamalarında Kıbrıs’ta iki ayrı halk ve devlet olduğu ifade ederek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin güçlenmesi ve varlığını dünyaya kabul ettirmesi için yürütülen siyasete işaret etti.
Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleşen, TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri’nin de yer aldığı kabulde konuşan Abdullah Gül, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne 10 yıldan sonra ilk kez geldiğini, ülkede büyük değişiklikler gözlemlediğini, özellikle Ercan Havaalanı’nı çok beğendiğini ve havaalanındaki yoğunluğu da memnuniyetle izlediğini belirtti.
Kıbrıs’ın Türkiye’nin milli davası olduğunu anımsatan, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık, egemenlik, hürriyet ve geleceğinin garantisinin Türkiye olduğunu vurgulayan Gül, Kıbrıs konusunda en fazla mesai yapan devlet adamlarından biri olduğunu da ifade etti.

Yorumlar (1)

Hasan Nuri 8 Saat Önce

Açık Oturumlarda Neyi Becerebildiniz Ki Kapalı Oturumlarda Da Becerebilesiniz !

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.