Diyalog Gazetesi

Kara tablo

KIBRIS

Depremlerde 20 bin 213 kişi hayatını kaybetti, 80 bin 52 kişi yaralandı, afet bölgelerinden 86 bin 754 kişi tahliye edildi

Kahramanmaraş'ta 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Deprem; Kahramanmaraş, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Hatay'da büyük yıkıma yol açtı. Depremlerde 20 bin 213 kişi hayatını kaybetti, 80 bin 52 kişi yaralandı. Afet bölgelerinden 86 bin 754 kişi tahliye edildi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Kahramanmaraş'ta gerçekleşen 7,7 büyüklüğündeki depremin ardından an itibarıyla toplam bin 509 deprem meydana gelmiştir. Deprem bölgesinde yürütülen çalışmalarda toplam 121 bin 128 personel ile 12 bin 244 araç ve iş makinası görev yapmaktadır." denildi.
AFAD açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Deprem bölgesindeki 75 bin 780 vatandaşımız diğer illere tahliye edilmiştir. Dışişleri Bakanlığı ile yapılan görüşmeler neticesinde diğer ülkelerden yardım için gelen 6.810 personel afet bölgesine sevk edilmiştir. Hava Kuvvetleri, Kara Kuvvetleri, Deniz Kuvvetleri, Sahil Güvenlik ve Jandarma Genel Komutanlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı toplam; 22 gemi 150 uçak/helikopter Bölgede görev almaktadır.
Kızılay ve STK'lar tarafından depremden etkilenen bölgelere 86 ikram aracı ile toplam 204 mobil mutfak/aşevi/fırın ve sahra mutfak sevk edilmiştir. Bölgedeki vatandaşlarımıza çorba, sıcak yemek, kumanya, ikramlık malzeme ve içecek dağıtılmaktadır.”

Erdoğan: Kira yardımı yapılacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 ili vuran depremlerle ilgili incelemelerde bulunmak üzere Adıyaman'ın ardından Malatya'ya gitti. 
Erdoğan, ''Şu an 10 ilimizde yurt dışından gelen ekiplerle birlikte 141 bini aşkın personel bilfiil görev yapıyor.'' dedi. 
Erdoğan'ın burada yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:
''Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızdan devletlerine güvenmelerini istiyorum. Bugün birlik olma günü, vatandaşlarımızın devlete güvenmesini istiyorum. Bazı istismar şebekelerine sakın kulak vermeyin. Konteyner kentler dışında barınacaklara ev sahibi olanlar için aylık 5 bin lira, kiracı olanlar için aylık 2 bin lira kira yardımı yapacağız.''

*******

Depremde hayatını kaybeden polisler ve aileleri toprağa verildi

Büyük hüzün yaşandı

Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay'da enkaz altında kalarak hayatını kaybeden polis memurunun cenazesi, memleketi Karabük'te toprağa verildi. Depremlerde yaşamını yitiren polis memuru Şuayip Uğuz, eşi Nesrin ile çocukları İkranur, Meryem İlsu, Necati ve İsmail Uğuz'un cenazeleri, memleketleri Mersin'in Silifke ilçesinde toprağa verildi. Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan, 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde yaşamını yitiren Abdullah Demir’in Türk bayrağına sarılı cenazesi, ailesinin yaşadığı Karabük’e getirildi.
Demir için İl Emniyet Müdürlüğünde tören düzenlendi.
Saygı duruşunda bulunulmasının ardından Kur’an-ı Kerim okunan törende Demir’in özgeçmişi aktarıldı. Törende Demir’in babası Mehmet ve annesi Kezban Demir’in, güçlükle ayakta durduğu görüldü.

Oğluna veda etti
Tabuta sarılarak gözyaşı döken anne Demir, oğluna veda etti. Demir’in cenazesi, daha sonra götürüldüğü Safranbolu Merkez Camisi’nde ikindi vakti kılınan namazın ardından ilçe mezarlığında toprağa verildi.
Törene, Demir’in ailesi ve yakınlarının yanı sıra Vali Fuat Gürel, İl Jandarma Komutanı Albay Garip Gümüş, İl Emniyet Müdürü Kadir Yırtar, AKP Genel Merkez Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Mehmet Ceylan, AKP İl Başkanı İsmail Altınöz ile emniyet mensupları ve vatandaşlar katıldı.
Öte yandan Demir’in aynı enkazda hayatını kaybeden 8 aylık öğretmen eşi Sevde Kökçü Demir de dün Safranbolu ilçesinde toprağa verilmişti.

Polis ve ailesi son yolculuğuna uğurlandı
Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan, 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde yaşamını yitiren polis memuru Şuayip Uğuz, eşi Nesrin ile çocukları İkranur, Meryem İlsu, Necati ve İsmail Uğuz’un cenazeleri, memleketleri Mersin’in Silifke ilçesine getirildi.
Cenazeler, polis memurunun Atayurt Mahallesi’ndeki baba ocağında helallik alınmasının ardından Doğancı Mezarlığı’nda cenaze namazları sonrası defnedildi.
Polis memuru Şuayip Uğuz'un babasının 1992 yılında toprak yüklemesi yaparken, göçük altında kalarak hayatını kaybettiği öğrenildi.
Cenaze törenine, ailenin yakınlarının yanı sıra Silifke Belediye Başkanı Sadık Altunok, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Bülent Keskinsoy, emniyet mensupları ile çok sayıda kişi katıldı. 

*****

12 yaşındaki Rüzgar Taş'ın 8 kişilik ailesini uyandırarak kurtardığı, kendisinin ise enkaz altında kalarak hayatını kaybettiği ortaya çıktı

O bir kahraman

Asrın felaketinde inanılmaz bir detay daha ortaya çıktı. Diyarbakır'da 12 yaşındaki Rüzgar Taş'ın 8 kişilik ailesini uyandırarak kurtardığı, kendisinin ise enkaz altında kalarak hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
Diyarbakır'da 12 yaşındaki Rüzgar Taş, Kahramanmaraş merkezli depremde ailesini uyandırarak kurtulmalarını sağladı, kendisi ise çöken binanın altında kalarak hayatını kaybetti.
AA'da yer alan habere göre "asrın felaketi" olarak nitelendirilen ve Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen 2 depremde Diyarbakır'da yıkılan binalardan biri de Taş ailesinin yaşadığı merkez Bağlar ilçesindeki Yoldaş Apartmanı oldu.
Depremin yaşandığı saatte uyanık olan 12 yaşındaki Rüzgar Taş, şiddetli sarsıntıyı hissettiğinde annesi Nebahat, babası Halim Taş ve 2'si kız 6 kardeşini uyandırdı. Rüzgar'ın 5 kardeşi binadan çıkıp, bölgeden uzaklaşmayı başardı. Rüzgar ile annesi, babası ve ablası, çıkmaya çalıştıkları esnada yıkılan binanın altında kaldı.
Rüzgar'ın amcası ve çevredekilerin yardımıyla anne Nebahat ve baba Halim Taş ile abla enkazdan yaralı çıkarıldı, Rüzgar'ın ise cansız bedenine ulaşıldı.

"Merdivenden o telaşla nasıl indiğimizi bilmiyorum"
Kaybettiği evladının fotoğrafına bakarak duygulu anlar yaşayan acılı anne Nebahat Taş, yakınlarının evinde AA muhabirine, depremin yaşandığı sırada uyuduklarını, oğlu Rüzgar'ın tüm aile fertlerini uyandırarak, kurtulmalarını sağladığını söyledi.
Taş, "Deprem öyle şiddetliydi ki evin duvarlarına tutunduk. O esnada Rüzgar, 'Anne korkma, anne duracak, anne korkma.' diye kuş gibi çırpınıyordu. Bir eliyle duvara tutunmuş bir eliyle de elimi tutmuştu. Hepimiz telaş içindeydik, ne yaptığımızı bilmiyorduk. Merdivenleri o telaşla 4'er 5'er nasıl indiğimizi bilmiyordum." dedi.

"Oğlum melek oldu"
Nebahat Taş, Rüzgar'ın çok akıllı, merhametli, arkadaşlarını seven, arkadaşlarıyla uyumlu, futbol aşığı bir çocuk olduğunu anlatarak, "Rüzgar'ım hepimizi uyandırdı, hepimizi kurtardı ama kendisini kurtaramadı. Oğlum melek oldu. Çok çaresizim. Evlat acısı kadar zor bir şey yok." diye konuştu.
Oğlunun cenazesini toprağa veren Nebahat Taş, mezardan aldığı bir avuç toprağı da cebinde taşıyor. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.