Diyalog Gazetesi

Nereye gidiyoruz?

KIBRIS

Cumhurbaşkanı olarak Azerbaycan’a, Kazakistan’a bile gidemediğini belirten Akıncı, tanınmadan söz edenleri uyardı:

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı yeni yıl dolayısıyla mesaj yayımladı.

Cumhurbaşkanı Akıncı mesajının başında tüm halkın yeni yılını kutlayarak, “2019’da hepinize en başta sağlık, huzur ve mutluluklar diliyorum. 2018 yılı sadece bizim için değil, dünyamız için de oldukça zor bir yıl oldu. Çeşitli bölgelerdeki savaşlar, çatışmalar, siyasi krizler, terör saldırıları, kazalar ve doğal afetler ne yazık ki birçok can aldı, dünya gündemini meşgul etti” dedi.
Akıncı, 2018 yılının Kıbrıs’ta yaşananlar bakımından da yüzleri güldürecek olaylarla dolu geçmediğini söyleyerek, “Tersine bizlere ‘Ne oluyoruz? Nereye gidiyoruz?’ sorularını sordurtacak durumlarla karşılaştık. 7 yaşındaki kendi öz evladını bıçaklayarak öldürebilen anneden, bir gazeteye karşı girişilen saldırı olayına; yemin töreni devam ederken, Meclisimizin damında bayrak sallanmasından, kadına karşı artan şiddet uygulamalarına kadar onaylanması asla mümkün olmayan eylemlerle karşı karşıya kaldık. Yılın sonuna geldiğimizde yaşadığımız sel felaketinde 4 genç insanımızı yitirmemiz yaramıza tuz-biber ekti” dedi.

Dersleri de beraberinde getirir
Yaşanan her felaket ve her acı olayın, çıkarılması gereken dersleri de beraberinde getirdiğini belirten Akıncı, “Bu dersler çıkarılır ve gereken adımlar atılırsa ancak tekrarının önüne geçilebilir. Aksi takdirde durumda düzelme olmaz, hatta kötüleşmeler bile yaşanabilir” ifadelerini kullandı.

TL’nin büyük değer kaybı
2018 yılının ekonomik anlamda da sıkıntılarla dolu geçtiğini belirten Akıncı, Türk Lirası’nın döviz karşısında uğradığı büyük değer kaybının, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni çok olumsuz etkilediğini kaydetti.
Kendi para birimi olmayan ve Türk Lirası kullanılan ekonomide, konut ve araba satışları yanında kiralamaların da döviz üzerinden yapılmakta oluşunun, birçok aileyi çok zor koşullarda bıraktığını dile getiren Akıncı, “Son zamanlarda dövizin bir miktar gerilemiş olması bir gerçek olmakla birlikte, yıl itibariyle yaşanan enflasyon oranı pek çok dar gelirli insanımızı olumsuz olarak etkilemeye ne yazık ki devam etmektedir” dedi.

Haklarımızı koruma kararlılığı
Kıbrıs sorunu açısından da 2018 yılının çözüm için verimli bir yıl olmadığını söyleyen Akıncı, yıl içerisinde Rum Lider Nikos Anastasiadis’le nisan ve ekim aylarında iki kez görüştüklerini belirtti.
Akıncı, şöyle devam etti:
“Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya geldik. Yine Guterres’in geçici danışman olarak görevlendirdiği Jane Lute ile Temmuz, Ekim ve Aralık aylarında 3 kez Kıbrıs’a yaptığı ziyaretler çerçevesinde çalışmalar yaptık. Kıbrıs Türk halkının bana verdiği yetki uyarınca tüm bu temaslarda çözüm hedefi doğrultusunda makul ve yapıcı tavrımızı temel haklarımızı koruma kararlılığı içinde sürdürdük. Şu anda yürütülmekte olan çaba adına ‘Terms of Reference’ denilen, referans kavramlarını, tüm tarafların kabul edebileceği bir çerçevede ortaya çıkarabilmek çabasıdır.”
BM parametrelerini dışlamak 
Çözümün Birleşmiş Milletler çerçevesinde ve müzakerelerle elde edileceği konusunda hemen herkesin hemfikir olduğunu, bunun dışında iddia sahibi olanın bulunmadığını söyleyen Akıncı, “Hem Birleşmiş Milletler çerçevesinde olmak, hem de yıllar içinde oluşmuş Birleşmiş Milletler parametrelerini dışlamak mümkün değildir. Biz bugün siyasi eşitliğe, kararlara etkin katılıma dört elle sarılabiliyorsak, bunların artık kayıt altında Birleşmiş Milletler parametresi haline gelmiş olmalarındandır” dedi.

KKTC’nin tanınması imkansız gibi
Akıncı mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Çözüm müzakere edilerek elde edilebileceğine göre ‘neyi müzakere edeceğiz’ sorusunun cevabı da açıktır. Tarafların üzerinde mutabık kalabilecekleri birbirlerine dayatma yapmadan elde edebilecekleri bir sonuç ancak çözüm olarak nitelendirilebilir. Kıbrıslı Türkleri azınlık yapacak üniter bir devlet yapısına evet diyecek olanımız var mıdır? Bunu sormak bile abestir. İkinci soru ise şudur. İki ayrı egemen devlet, ya da bunların oluşturacağı konfederasyon veya Avrupa Birliği’nin içinde iki ayrı devletin varlığını kabul eden bir Rum tarafı, ya da üçüncü bir taraf var mıdır? Bu şıkların her biri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) tanınmış bir devlet statüsüne ulaşmasını öngörmektedir. Kulağa hoş gelse de görünür gelecekte böyle bir gelişme beklemek gerçekçi midir? Cumhurbaşkanı olarak Azerbaycan’a, Kazakistan’a bile gidemediğimiz, Türkiye’nin takımları ile dostluk maçı bile yapamadığımız bir ortamda bunlar ne yazık ki gerçekleşmesi mümkün olmayacak beklentilerdir. Bunları yeni politika olarak masaya koyduğunuzda sizi bekleyen daha büyük bir yalnızlaşmadır. O zaman çıkmazın tek sorumlusu olarak da tarihe geçmeye aday olursunuz.”
Cumhurbaşkanı Akıncı, 2019 yılının, Kıbrıs Türk toplumu ve Rum toplumu ve adadaki diğer tüm topluluklar ile dünya insanlığı için barış ve huzur dolu bir gelecek inşasında ileriye doğru adımların atılabileceği bir yıl olmasını temenni ederek, herkese sağlık ve mutluluklar diledi.

AA’nın fotoğraflarını oyladı
Öte yandan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Anadolu Ajansının (AA) "Yılın Fotoğrafları" oylamasına katılarak üç kategoride birer fotoğraf için oy kullandı.
Akıncı, "Haber" kategorisinde Elif Öztürk'ün "Kahraman İtfaiyeci", "Yaşam" kategorisinde İlhami Çetin'in "Ali Dede ve Kedisi", "Spor" kategorisinde de Abdülhamid Hoşbaş'ın "Ramil Altına Koştu" isimli fotoğraflara oy verdi. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.