Diyalog Gazetesi

Özgürgün Komitesine neden Başkan seçilemedi?

KIBRIS

Fazilet Özdenefe yazıyor...

Fazilet Özdenefe yazıyor...

Siz bir hükümet kurdunuz

Üstelik bu hükümetin kuruluş gerekçesi hakkında, hedefin hizmet ya da çözüm olduğu noktasında ülke ikna edilemedi.
Bu hükümetin kurulma süreci toplumda bir güvensizlik duygusu yarattı ve bizler, kolaycı ya da popülist siyaset yapmak yerine, bu güvensizliğin giderilmesi için hep yapıcı olduk.
Siz bir hükümet kurdunuz ve yolsuzlukların üzerine gideceğinizi söylediniz.
"Dosyalar takip edilecek" dediniz.
Hükümet programına bunu yazdınız.
UBP ve HP olarak ortaklaştınız.
Siz ortaksınız ve bu ülkeyi ortak kararlar ile yönetiyorsunuz.
Şimdi bir komite kuruldu (kurulmasına oy verdiğimiz gibi, hemen başlamaya hazır olduğumuz halde anlaşamadınız , bekledik, 19 Ağustos’ta başlasın dediniz, konu etmedik, ona da tamam dedik) bir eski Başbakan'ın dokunulmazlığını görüşecek ve siz, ortaklar, bir başkan seçemiyor musunuz?
Diyorsunuz ki, "siz seçiniz?"
Hatırlatmakta fayda var, 4lü koalisyonda en çok vekile sahip parti olmamıza rağmen, talep edildiğinde başkanlığı zaten HP ‘li bir arkadaşa teslim etmiştik.
Rapor hangi vekillerin yaptığı çalışmalar sonucu popülizm değil hukuki zeminde çıktı, arzu edenler tutanakları, söylenenleri incelesinler!
Biz emeğimizi ve bilgi birikimimizi olması gereken yerde yani meclis komitelerinde ortaya koyduk, koymaya da devam edeceğiz.
Peki şunu sormak istiyorum?
Sizinki nasıl bir “hükümet ortaklığı” böyle?
Üstelik pek çok müdürü, müsteşarı, uzmanı kendi içinizde seçiyor, atıyor, görevden alıyorsunuz.
Hatta Spor Dairesi örneğinde olduğu gibi eşi benzeri görülmemiş örnekler yaratabiliyorsunuz.
Çok açık, net, temiz paylaşmak istiyoruz.
- "Dokunulmazlıkların kaldırılması" için daha önce de oy verdik, hiçbir karın ağrımız yoktur, geçmişiz de bugünümüz de temizdir.
- "Siyaset" peşinde değiliz, o nedenle evrensel hukuk ve etiğe hep saygı gösterdik, güvendik.
- Hükümet sorumluluğunu üstlenmeyi siz seçtiniz, şimdi de diyoruz ki, komite başkanı için didişmeyiniz, uzlaşınız, biz destek vereceğiz.
- Meclis'te de tavrımızı geçmişte olduğu gibi günü geldiğinde yine samimiyet ve ciddiyetle göstereceğiz.
Tutarsızlıkların ya da güvensizliklerin ışığını görmek istiyorsanız, lütfen aynaya bakınız, bizi işaret etmeyiniz, inandırıcı olmuyor.
*****

Mesut Genç yazıyor
Kamuoyunun bilgisine!
Günlerdir gündemi meşgul eden bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda kurulan özel komitenin başkan ve başkan yardımcısı seçimi konusunda iki günden beridir gerek bu özel komitenin CTP’li üyelerinin gerekse başka vatandaşların yanlış bilgiler vermesi üzerine süreçle ilgili açıklama gereği hissettim.
Bildiğiniz üzere dokunulmazlığın kaldırılması konusunda kurulan özel komitenin toplam 7 üyesi olup, UBP’den 3, HP’den 2 ve CTP’den 2 üye bulunmaktadır. 
Komite başkanlığı konusunda da UBP ve bizler Halkın Partisi olarak aday gösterdik. CTP ise aday göstermedi. Bugüne kadar da geçen hafta bir toplantı, dünde bir toplantı olmak üzere başkanlık seçimi konusunda toplamda 2 toplantı yapılmıştır. 

Geçen hafta yapılan ilk toplantı öncesi Ersan beyin yurtdışı görevi olması hasebiyle 3 parti kendi arasında bir istişare yapmıştır. Çünkü UBP’nin 2, HP’nin 2 oyu olup CTP’nin atacağı adım komite başkanını belirleyecekti. Bu nedenle bizzat ben CTP milletvekili Salahi Şahiner ile görüşüp ne yapacağını sordum. Aldığım cevap da ise HP milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu’nun aday olması durumunda destek vermeyeceğini fakat benim aday olmam durumunda bana destek vereceğini bizzat bana beyan etmiştir. Fakat geçen hafta yapılan ve toplantı öncesi beyan edilen sözlerin arkasında durulmayarak, tamamen komiteyi kilitlemek adına CTP Milletvekili Salahi Şahiner bana oy vermemiştir. Eğer oy vermiş olsaydı UBP adayı 2, HP adayı CTP’nin 1 oyu ile toplamda 3 oy alarak başkan seçilecek ve bu konu ilk toplantı da bitmiş olacaktı. 
Sonuç olarak ilk toplantıda CTP’nin tutumu neticesinde bir sonuç alamadık.

Gelelim yapılan ikinci toplantıya; bu toplantı önceki gün saat 11.00 yapılmış ve toplantıya UBP’den 3, HP’den 2 ve CTP’den 2 olmak üzere toplam komitenin 7 üyesi de katılmıştır. Geçen bir haftalık süreç içerisinde UBP ve HP aday göstermek konusunda geri adım atmayarak dünkü toplantıda HP aynı adayı yani beni aday göstermiş, UBP ise adayını değiştirerek Yasemi ÖZTÜRK’ü aday göstermiş, CTP aday göstermemiştir. Hâliyle oylama sırasında UBP adayının 3 oy, HP adayının 2 oy almasını, CTP oylarının da geçen hafta ki gibi 2 çekimser oy olacağını beklerken ve komite başkanlığının UBP olacağına kesin gözüyle bakarken tam aksine CTP kanadı yine komiteyi sabote etmiş, geçen haftaki tutumundan daha farklı hareket ederek UBP adayının 3 oyuna karşılık HP adayının da 3 oy alabilmesi ve başkanlık seçiminin yine sekteye uğraması için CTP milletvekili Salahi Şahiner HP adayı olan benim lehime 1 oy kullanmıştır.

Diğer CTP komite üyesi Fazilet Özdenefe ise iki toplantıda da çekimser oy kullanmıştır. 
İki toplantı da CTP kanadı tamamen komiteyi sabote etmek, başkanlık seçimine gölge düşürmek adına oy oranlarına göre adım atmıştır ve CTP Milletvekili Salahi ŞAHİNER de istemeye istemeye kendisine söyleneni yerine getirmiştir.
Şimdi ben CTP ve onun vekilleri olan başta Fazilet Hanım ve Salahi Bey’e sormak istiyorum;
1. Basına vermiş olduğunuz demeçte hükümet programında “söz konusu hangi partiden bir vekil olursa olsun yolsuzlukların üstüne gidilecek” yazıyor ve bu yüzden “hükümet ortaklarının kendi aralarında anlaşıp bir başkan adayı göstermesini bekliyoruz” dediniz. Kimin neye göre ve bu komitede kimlerin aday olacağına siz mi karar vereceksiniz? Sizin üzerinize düşen görev iç tüzük te yazmıyor mu? Eğer bu konu tamamen hükümet ortaklarını ilgilendiriyorsa neden geçen hafta 2 çekimser oy kullanıp bu hafta 1 lehimize 1 de çekimser oy kullandınız?
2. Sayın Özdenefe diyor ki komite başkanı seçimi konusunda topluma bilgi verilmemesi gerektiğini savunuyor. Bu bilginin "mahremiyet" olduğunu savunuyor. Bu tamamen kendilerinin siyasi hamleleri konusunda komiteyi çıkmaza sokarak ve siyasi bedel ödememek, halkın bu gibi konularda haberi olmamasını istemekten başka bir şey değildir. Mademki böyle bir talebiniz var niçin aynı gün gereğinden fazla abartılarak kendi lehinize kendinizi haklı göstermek adına komite toplantıları ile ilgili kimse demeç vermemişken siz birçok demeç verdiniz?
3. Fazilet hanım iki toplantıda çekimser oy kullanırken neden Salahi beyi kullanarak komiteyi sabote ettiniz ve bütün faturayı Salahi beye yıkmaya çalıştınız? Niçin siz HP veya UBP lehine oy vermediniz de muhalefette olmanıza rağmen Salahi bey verdi?
4. Dörtlü koalisyon varken 100’e yakın mal beyanı incelenip bunlar içinde sorun görüleni savcılığa gönderirken (ki ben ve Salahi bey de divan üyesi olup bizzat bu incelemelerde bulunmuştuk) sorun yoktu ve içtüzük gereği hareket edilirken şimdi muhalefette iken içtüzük mü değişti veya milletvekilinin görev ve sorumluluğu kişiye ve partiye göre mi değişti?
5. Fazilet hanım ortakların ciddiyet ve samimiyet testinden geçtiğini söylüyor. Siz önce bir kendinize bakıp sizin samimiyet ve ciddiyetinize baktınız mı? Böyle bir konuda bir hafta başka bir hafta başka davranarak bize laf yetiştirmeniz manidardır. Ayrıca sadece CTP değil CTP dışında da her kim olursa olsun bu gibi önemli bir konuda bizim samimiyetimizi ve ciddiyetimizi kimse ölçemez.
6. CTP milletvekili Salahi Şahiner ortaklar arasında akıl karışıklığı yaşadığını ve gayri ciddi tutum sergilediğimizi öne sürdü. Kendisine sormak lazım UBP ve bizler HP olarak en başından beridir komiteye başkan adayı göstereceğimizi vurgulayarak, o şekilde hareket etmekle ne gibi akıl karışıklığı oldu yoksa siz özellikle sen aldığın talimat gereği bir hafta başka öteki hafta başka kararlar verip esas ciddiyetsizliği ve akıl tutulmasını sen yaşamıyor musun?
7. Sayın Salahi Şahiner diyor ki komite başkanının seçilememesi Meclis Başkanı ve kendilerine büyük bir saygısızlıktır diyor. Evet aynen söylediğine katılmakla birlikte bir takım konularda eklemek istiyorum. CTP’nin çıkmaza sokmak istediği ve her defasında başardığı komite başkan seçimi konusunda bizzat kendi partilerinden olan meclis başkanına ve sadece kendi partilerine değil meclis de bulunan diğer tüm partiler ile Kıbrıs Türk halkına çok büyük bir saygısızlık etmiştir. Her defasında tutarsız davranıp komiteyi sabote eden sizler kendinizi sütten çıkmış ak kaşık mı zannediyorsunuz?
Altını çizerek belirtmeliyim ki bu komite meclisin sürekli veya geçici bir komitesi değil, üzerinde durulanda hükümetin bir icraatı değil. Bu komite tamamen özel bir komitedir.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.