Son sözü söyledi

 ‘Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk limanlarının Rum gemilerine açılacağı yönündeki iddialara kesin bir dille cevap verdi.

Erdoğan “Kıbrıs Türkü'nün maruz bırakıldığı haksız izolasyon son bulmadıkça; adil, kalıcı, sürdürülebilir ve adanın gerçeklerine uygun bir çözüm gelmedikçe, bizim Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni muhatap almamız, ticaret yapmamız, limanlarımızı kullandırmamız mevzubahis dahi olamaz” dedi.

 “Yüzyıllardır aynı adayı paylaştığı Kıbrıs Türkü’nü kendisine eşit görmeyen kibirli zihniyetin kendini garantör Türkiye ile denk görme ve gösterme çabaları beyhudedir” diyen Erdoğan, Rum yönetiminin geçmişte alenen reddettiği federasyon tezini bugün savunmasının tek sebebinin Türk tarafını masaya hapsetmek olduğunu söyledi. Erdoğan “Yeni bir müzakere süreci olacaksa Bundan böyle iki toplum arasında değil egemen eşitlik içinde iki devlet arasında yürütülecektir” şeklinde konuştu.

Törenle hizmete açıldı

Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi yeni hizmet binalarının yer aldığı KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi, dün düzenlenen törenle resmen hizmete açıldı.

Kurdele kesimi öncesinde, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan birer konuşma gerçekleştirdi.

Açılış töreninde konuşan Erdoğan, “Gönül birliğimizi, dayanışma ruhumuzu ve milli davamıza olan inancımızı muhafaza ettiğimiz sürece aşamayacağımız hiçbir engel olamayacaktır. Kıbrıs Türk siyaseti de istikrarını korumalı, suni krizlere teslim olmamalı Türkiye ile Kıbrıs Türkleri arasındaki gönül bağını zedelemeye yönelik tuzaklara düşmemelidir” ifadelerini kullandı.

Yerleşke hakkında bilgi verdi

25 bin 210 metrekarelik alana sahip Cumhuriyet Yerleşkesi'nde, Cumhurbaşkanlığı binası, 600 kişilik 2 konferans salonu, 400 kişilik kabul salonu, 52 çalışma ofisi, 10 toplantı salonu, kafeterya ve yemekhane ile 109 araçlık otopark bulunduğunu dile getiren Erdoğan, 20 bin metrekare alanda inşa edilen Meclis binasında ise Başkanlık ve makamları, 157 kişilik genel kuru salonu, milletvekili makam odaları ve bakanlar için toplantı salonunun yer aldığını kaydetti.

Yerleşke içinde toplam 452 bin 428 metrekare büyüklüğündeki Millet Bahçesi’nin yapımına devam edildiğini dile getiren Erdoğan, 5 bin 661 metrekarelik alanda ise 2 bin 252 kişilik Millet Camii’nin inşasının sürdüğünü belirtti.

Yerleşkenin son etabı olan Yüksek Mahkeme ve Millet Kütüphaneleri’nin inşasına da başlandığını kaydeden Erdoğan, cami ile bu binaların inşasının aynı zamanda tamamlanacağını söyledi.

Sözlerine “Şunu kimse unutmasın: Adlarımız farklı olsa da söz konusu Kıbrıs davası olunca soyadımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir.” şeklinde devam eden Erdoğan, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını koruma noktasında, 86 milyonun tamamının da kendileriyle aynı hissiyata aynı hassasiyete sahip olduğunu belirtti.

Kıbrıs Türk'ünün kalkınmasının önüne set çekmek için yanıp tutuşanların karşılarında Türkiye'nin eşsiz dayanışmasını bulacağını vurgulayan Erdoğan, “Fitneciler, bozguncular, Kıbrıs Türk'ünün düşmanlarına gönüllü aparatlık yapanlar kaybedecek; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, inşallah, garantör ülke Türkiye'nin desteğiyle ilelebet payidar olacaktır.” dedi.

Mevzubahis dahi olamaz

Kıbrıs Türkü'nün maruz bırakıldığı haksız izolasyon son bulmadıkça, adaya adil, kalıcı, sürdürülebilir ve adanın gerçeklerine uygun bir çözüm gelmedikçe Türkiye Cumhuriyeti’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni muhatap alması, ticaret yapması, limanlarını kullandırmasının mevzubahis dahi olamayacağını vurgulayan Erdoğan şöyle devam etti:

“Yüzyıllardır aynı adayı paylaştığı Kıbrıs Türkü’nü kendisine eşit görmeyen kibirli zihniyetin kendini garantör Türkiye ile denk görme ve gösterme çabaları beyhudedir. Kıbrıs'ta çözümsüzlüğün bedelini, şımarıkça davranarak çözümü tıkamanın faturasını, artık hiç kimse Kıbrıs Türkü’ne ödetemez. Kıbrıs Türk halkı bugüne kadar iyi niyetinin kalıcı ve adaletli çözüm isteyen taraf olduğunu defalarca göstermiştir. Rum yönetiminin geçmişte alenen reddettiği federasyon tezini bugün savunmasının tek sebebi Türk tarafını masaya hapsetmek ve Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarını gasp etmektir. İki devletli çözüm, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye'nin ortak vizyonudur. Yeni bir müzakere süreci olacaksa Bundan böyle iki toplum arasında değil egemen eşitlik içinde iki devlet arasında yürütülecektir. Biz de Kıbrıs meselesinin çözümünün bu yoldan geçtiğine inanıyor, Kıbrıs Türk'ü kardeşlerimizle birlikte bu istikamette gayretlerimizi sürdürüyoruz.”

Erdoğan projelerden bahsetti

Erdoğan, KKTC’de hayata geçen ve hayata geçirilecek projelerden de bahsetti.

Son yıllarda, dayanışma içinde çalışarak, ulaştırmadan sağlığa, teknolojiden eğitime, şehircilikten sulamaya, tarımdan enerjiye her alanda çok büyük eser, hizmet ve projelerin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne kazandırıldığına işaret eden Erdoğan, “2024 Yılı İktisadi ve Mali İş Birliği Anlaşması çerçevesinde 15,9 milyar liralık ödenek tahsis ettik. Bu seneki anlaşmayla rakamı yaklaşık 21 milyar liraya çıkardık.” dedi.

Kıbrıs Türk'ünün refahını artacak

Geçen yıl ve bu sene toplam 37 milyar liralık bir kaynakla Kıbrıs Türk halkının yanında olduklarını ifade eden Erdoğan, yeni dönemde başta altyapı sağlık eğitim ve dijital dönüşüm olmak üzere ekonomik kalkınmayı hızlandıracak, Kıbrıs Türk'ünün refahını arttıracak stratejik projelerin hayata geçirileceğini belirtti.

Yeni Girne Askeri Hastanesi'ni geçen kasım ayında hizmete girdiğini kaydeden Erdoğan, Güzelyurt, Maraş, Lapta, Pamuklu sağlık merkezi yatırımlarına işaret etti.

Yol projelerine de değinen Erdoğan, 322 kilometrelik yol yapımı, bakım ve onarım çalışmalarının yanı sıra Değirmenlik, Çatalköy, Lapta, Geçitköy, İskele-Boğaz, Lefkoşa çevre yollarıyla adanın dört bir yanının birbirine bağlanacağını kaydetti.

Enerji konusunu da mutlaka halledeceğiz

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin enerji arz güvenliğinin sağlanmasına ve altyapısının güçlendirilmesine büyük önem verdiklerini anlatan Erdoğan, “Suyu getirdiğimiz gibi enerji konusunu da mutlaka halledeceğiz.” dedi.

Kuzey Kıbrıs'ımıza yeni sosyal konutlar kazandıracağız

Şehircilik alanında da desteklerini artıracaklarını belirten Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde TOKİ Başkanlığı'mızla Kuzey Kıbrıs'ımıza yeni sosyal konutlar kazandıracağız. Çöp sorununu tamamen ortadan kaldırıyoruz. Çevre Bakanlığı'mızla Kuzey Kıbrıs'ımıza yeni bir atık su arıtma tesisi yapacağız. Tüm dünyada artık marka haline gelen sıfır atık hareketinin burada zemin kazanmaya başladığını görmekten memnunuz.” ifadelerini kullandı.

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmaları takip ediliyor

Taşınmaz Mal Komisyonu çalışmalarını da büyük bir dikkatle takip ettiklerini anlatan Erdoğan, Türkiye olarak Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin her alanda güçlü, özgüvenli ve müreffeh bir yapıya kavuşması için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.

Konuşmaların ardından, yeni Cumhurbaşkanlığı Binası’nın önünde protokolün katılımıyla kurdele kesilerek açılış gerçekleştirildi.

*****

Tatar: Haklı bir gurur yaşıyoruz

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yerleşkenin şahıslar için değil, daha iyi ve daha nitelikli bir kamu hizmeti verilebilmesi için yapıldığını vurguladı.

Tatar, bugün haklı bir gurur yaşandığını ve tarihi bir ana şahitlik edildiğini belirterek, “Gururluyuz çünkü devletimize ve halkımıza kalıcı bir eser daha kazandırıyoruz.” dedi.

Yerleşkenin şahıslar için değil, daha iyi ve daha nitelikli bir kamu hizmeti verilebilmesi için yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu eser, şahıslar için değil sizler için, sizlere daha iyi ve daha nitelikli bir kamu hizmeti verilebilmesi için yapılmıştır. Bu eser; taş, beton ve camdan ibaret değildir. Bu eser; Kıbrıs Türk halkının yüz yılı aşan özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin ulaştığı son noktayı temsil eden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir devlet olarak giderek güçlenen ve yükselen varlığını temsil etmektedir. Bu topraklardaki Türk varlığının tesadüf değil tarihi, meşru ve kalıcı olduğunu simgeleyen bu eser sağlam bir devlet ve saygın bir geleceğin nişanesi olarak milletimize hizmetin bir ifadesidir.” ifadelerini kullandı.

*****

Öztürkler, Cumhuriyet Meclisi’nin yeni binasının demokrasinin kalbi olacağını söyledi

Önemli bir yapı

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılış göreninde konuştu

Öztürkler, bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin demokratik iradesini ve devlet yapısını daha da güçlendireceğini belirttiği iki önemli yapının, Cumhurbaşkanlığı yeni hizmet binası ve Cumhuriyet Meclisi yeni hizmet binasının açılışını "büyük bir gurur ve sevinçle" gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

Öztürkler, Cumhurbaşkanlığı ve Meclis Yerleşkesi’nin sadece fiziki yapılardan ibaret olmayıp, halka olan hizmet aşkının, devlete duyduğu saygının ve geleceğe olan inancımızın somut bir yansıması olacağını dile getirdi.

*****

Kurtulmuş: Kopmaz ilişkilerin göstergesi

TBMM Başkanı Kurtulmuş, KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi açılış töreninde konuştu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı (TBMM) Numan Kurtulmuş, "KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi’nin, bağımsızlığın sembolü, güçlü geleceğin ifadesi ve iki ülke arasındaki kopmaz ilişkilerin göstergesi olacaktır.” dedi.

Kurtulmuş, yerleşke tamamlandığında KKTC’nin bağımsızlığının bir sembolü, güçlü geleceğinin ifadesi ve Türkiye ile KKTC arasındaki kopmaz ilişkilerin göstergesi olacağını belirtti.

*****

Üstel: Devletimizin mührü

Başbakan Ünal Üstel, Yeni Meclis ve Cumhurbaşkanlığı binalarının halkın, devletin ve egemenliğin mührü olduğunu belirtti.

Üstel, Cumhurbaşkanlığı ve Meclis binalarının açılışı vesilesiyle yaptığı açıklamada, yeni yapıların yalnızca birer mimari kazanım değil; Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin, demokratik iradesinin ve kurumsal devlet varlığının somut birer ifadesi olduğunu vurguladı.

Yeni Meclis ve Cumhurbaşkanlığı binalarının Kıbrıs Türk halkının siyasal ve tarihsel varlığının birer mührü olarak Cumhuriyet tarihindeki yerini alacağını belirten Üstel, “Bu mühür; halkın onurla taşıdığı bağımsızlık idealinin, kendi kendini yönetme kararlılığının ve kurumsallaşmış devlet düzenimizin güçlü bir simgesi olacaktır.” dedi.

Üstel, yeni Meclis binasının yalnızca yasaların görüşüldüğü bir yapı olmayacağını, aynı zamanda halk iradesinin temsil edildiği, egemenliğin hayata geçirildiği kutsal bir çatı olarak hizmet vereceğini ifade etti.