Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Lefkoşa’nın Surlariçi Bölgesi’nde düzenlenen seçim toplantısına katıldı.
Ersin Tatar toplantıda yaptığı konuşmada, Cumhuriyet Meclisi’nde kabul edilen “iki devletli çözüm” kararına dikkat çekerek, bunun “tarihi bir adım” olduğunu söyledi.
Tatar, Türkiye ile uyumlu şekilde yürütülen siyasetin Meclis kararıyla resmileştiğini belirterek, “Oy çokluğuyla da olsa Meclis’te iki devletli siyaset karara bağlandı. Bu, tarihe not düşülecek bir gelişmedir” dedi.
“Federasyon defteri kapanmıştır”
Konuşmasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda KKTC’nin tanınması yönünde yaptığı çağrıları hatırlatan Tatar, federasyon temelli çözüm modelinin artık geçerliliğini yitirdiğini savundu. Tatar, “Sayın Erdoğan BM kürsüsünden dört kez KKTC’nin tanınması çağrısı yaptı. Federasyon defteri kapanmıştır. Biz, egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm yolunda ilerliyoruz” diye konuştu.
Türkiye ile beraber yürütülen siyasetin dünyaya gösterildiğini dile getiren Tatar, “Halkımızla beraber 19 Ekim’de iki devletli siyasetin devamına ve Türkiye ile iyi ilişkilere onay vereceğiz” dedi.
Tatar, seçimdeki rakiplerinden CTP adayı Tufan Erhürman’ın seçim kampanyasında dile getirdiği “ciddiyet” vurgusunu eleştirdi. Tatar, “Türkiye Cumhurbaşkanı Meclis’e geldiğinde, CTP’nin parti meclisi kararıyla Erhürman ve partisi toplantıya katılmadı, koltukları boş bıraktı. Bu bir ciddiyetsizlik ve saygısızlıktır” ifadelerini kullandı.
“Sandık hesaplaşma yeridir”
Türkiye ile iyi ilişkiler ve imzalanan protokoller sayesinde yatırımların yapıldığını belirten Tatar, yatırımların sürmesi için istikrarın devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Sandığın hesaplaşma yeri olduğuna dikkat çeken Tatar konuşmasının devamında şöyle konuştu:
“Rum’la ortaklık isteyen, Türkiye’nin garantörlüğünün sona ermesini ve askerin çekilmesini isteyenler cevabını sandıkta alacak. Türkiye ile iyi ilişkiler ve ülkenin gelişmesi ve kalkınması için sandıklarda cevap verin. Başımız dik ve onurlu bir şekilde dünyaya KKTC, egemenlik, bağımsızlık ve Türkiye ile iyi ilişkiler kazandı mesajı verelim.”
Çatalköy’de halkla bir araya geldi
Bu arada Ersin Tatar, Çatalköy’de halkla bir araya geldi. Tatar, burada yaptığı konuşmada, Belediyeler Reformu yapılacağında muhalif kesimlerin tepki gösterdiğini belirterek, belediyelerin birleştirilmesinin ardından gelirlerinin arttığını söyledi.
Çatalköy’ün ülkenin önemli bir turizm bölgesi olduğunu ifade eden Tatar, ülkeye yapılan yatırımların zemininde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olduğunu dile getirdi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin son dönemde ulaşım, iletişim, sağlık, eğitim, tarım ve sanayide altyapı yatırımlarını arttırdığını vurgulayan Tatar, ülkedeki istikrardan dolayı turizm, yükseköğrenim ve inşaat sektörlerinin geliştiğini kaydetti.
Öz 2 Ay Önce
Federasyon defteri değil, seçimlerden sonra senin haksız olarak elde ettiğin defter kapanacak.
Kıbrıslı 2 Ay Önce
Vay canına bee,federasyon defterini kapatıyorsunuz demek..Koydular önünüze,hay hay Tatar efendi / / istediğiniz gibi yapabilirsiniz dediler herhalde size.. Kral Çıplak a be Tatari.. Ortada gerçekler dururken ; siz yalova kaymakamları ağzınla kuş kapsanız ne yazar.. Konuşmalarınızı ve yapacaklarınızı siz söylemiyorsunuz size söylettiriyorlar ve yaptırtıyorlar. Biz bunları biliyoruz.. Ne acıdır ki biz gerçeği biliyoruz,bilmeyen varsa öğrensin.. KARAR 541 (1983) Güvenlik Konseyi tarafından 18 Kasım 1983'te kabul edildi. Güvenlik Konseyi,Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümeti Dışişleri Bakanının açıklamasını dinledikten sonra, Kıbrıs Türk makamlarının 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs'ta bağımsız bir devlet kurulmasını amaçlayan bildirisinden kaygı duyarak, Bu bildirinin, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluşuna ilişkin 1960 Antlaşması ve 1960 Garanti Antlaşması ile bağdaşmadığını göz önünde bulundurarak, Dolayısıyla, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” yaratma girişiminin geçersiz olduğu ve Kıbrıs’taki durumun daha da kötüleşmesine katkıda bulunacağı göz önünde bulundurularak, 365(1974) ve 367(1975) sayılı kararlarını yeniden teyit ederek, Kıbrıs sorununun, Genel Sekreter tarafından üstlenilen iyi niyet misyonuna dayalı bir çözüme ihtiyaç duyduğunun bilincinde olarak, Kıbrıs'taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü'ne devam eden desteğini teyit ederek, Genel Sekreterin 17 Kasım 1983 tarihli açıklamasını dikkate alarak, 1. Kıbrıs Türk makamlarının Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bir kısmının sözde ayrılmasına ilişkin açıklamasını kınamaktadır; 2. Yukarıda anılan beyanın hukuken geçersiz olduğunu kabul eder ve beyanın geri çekilmesini talep eder; 3. 365(1974) ve 367(1975) sayılı kararlarının acil ve etkili bir şekilde uygulanması çağrısında bulunur; 4. Genel Sekreter'den, Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözüme doğru mümkün olan en erken ilerlemeyi sağlamak amacıyla iyi niyet misyonunu sürdürmesini talep eder; 5. Tarafları, Genel Sekreter'in iyi niyet misyonunda tam işbirliği yapmaya çağırır; 6. Tüm Devletleri Kıbrıs Cumhuriyeti'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve tarafsızlığına saygı göstermeye çağırır; 7. Tüm Devletleri, Kıbrıs Cumhuriyeti dışında hiçbir Kıbrıs devletini tanımamaya çağırır; 8. Kıbrıs'taki tüm devletleri ve iki toplumu durumu daha da kötüleştirebilecek her türlü eylemden kaçınmaya çağırır; 9. Genel Sekreter'den Güvenlik Konseyi'ni tam olarak bilgilendirmesini talep eder. 2500. toplantıda 13 kabul, 1 red (Pakistan) ve 1 çekimser (Ürdün) oyla kabul edildi. İşte acı gerçek bu abicim... Kusura bakılmasın
Kemal 2 Ay Önce
KIBRIS GAZETESİ Yayın zamanı: 23-02-2024 06:55 KOYUN KAÇAKÇILIĞINDAN YARGILANDI (13.numarada Ersin Rüstem Tatar) Cumhurbaşkanlığındaki Ersin Tatar’ın, "teşekkül halinde ihraç kaçakçılığı" ve "evrakta sahtecilik" suçlarından hapis istemiyle Türkiye’de yargılandığı ortaya çıktı. 20 YILA KADAR HAPİS Bugün Kıbrıs’ın ulaştığı bilgilere göre Show TV’nin eski sahibi Erol Aksoy’un da aralarında bulunduğu 14 kişinin vergi kaçırdıkları gerekçesiyle yargılandıkları dava 2000 yılında İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. AKS Televizyonculuk ve Digital Programcılık şirketinin mali işler koordinatörü Ersin Rüstem Tatar ve diğer yöneticiler hakkında 20 yıla kadar hapis istemiyle iki ayrı dava açıldı. HAYALİ KOYUN VE KUMAŞ İstanbul Cumhuriyet Savcısı Emin Ateşağaoğlu’nın hazırladığı iddianamede sanıklar, KDV iadesi almak için düzenledikleri sahte belgelerle, filmcilik şirketini kumaş ve koyun ihraç etmiş gibi göstermekle suçlandı. İstanbul Emniyet Mali Şube Müdürlüğünce yapılan incelemeler sonucunda faturalarda ve gümrük çıkış beyannamelerinde tahrifat yapıldığı ortaya çıktı. DAVA KAPATILDI Savcılığın yürüttüğü soruşturma sonucunda şirketlerin sahibi Erol Aksoy hakkında belgelerde imzası olmadığı için takipsizlik kararı verilirken; mahkeme heyeti Ersin Tatar’ın da aralarında bulunduğu diğer şirket yöneticileri hakkında CMUK 254. maddesine göre muhakemelerinin durdurulmasına karar verdi. Hayali ihracat iddiaları Tatar’ın Kıbrıs’a dönerek Kanal T’yi kurduğu 1996 yılına dayanıyor. 2 Kasım 2000 tarihinde yapılan duruşmada okunan iddianame Hazırlık No: 2000/37963 Büro No: 2000/2230 İddianame No: 2000/1886 Davacı: K.H Müşteki: İstanbul Defterdarlığı Adına Muhakemat Müdürlüğü Sanık: 1- EROL AKSOY 2- MUSTAFA GÜRBÜZ TÜMAY 3- ALTAN EDIS 4- ISMAIL EMEN 5- MEHMET OSMAN BIRSEN 6- MEHMET CELAL SEVEN 7- FİKRET GÜLER 8- HÜSEYIN DERIN YURSUVAT 9- ERTUĞRUL ÖZKÖK 10- SONER GEDIK 11- ÖMER FARUK BALKAN 12- TEZCAN YARAMANCI 13- ERSIN RÜSTEM TATAR 14- MURAT SAYGI Suç: 213 sayılı V.U.K’nuna muhalefet Suç Tarihi: 1996 yılı Deliller: İddia, Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulunun 27.12.1999 tarih ve 40/16 sayılı yazısı ile ekli 24.12.1999 tarih ve 66 sayılı vergi raporu, ekleri, fezleke kapsamı, tekmil evrak T.IKM: 213 sayılı VUK’nun 4369 sayılı kanunla değişik 359/b-1 bendi delaletiyle 359/b-2 fıkrası (Tüm Sanıklar Için) FEZLEKEYE BAĞLI HAZIRLIK EVRAKI İNCELENDİ Yukarıda açık kimliği yazılı sanıkların Dış Ticaret Vergi Dairesinin 0340007905 sicil numaralı mükellefi olan, Aks Televizyon Reklamcılık ve Filmcilik Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin yöneticileri ve yetkilileri olup, İstanbul Maslak eski Büyükdere Cad. 100. Yıl Sanayi Sitesi girişi 77 adresinde faaliyet gösterdikleri halde İstanbul Emniyet Mali Şube Müdürlüğünce yapılan aramalar ve incelemeler sonucunda yurt dışına satılan mallara ait faturalarda ve gümrük çıkış beyannamelerinde tahrifat yapılarak ihraç edilen malın tutarının fazla gösterdikleri tespit edilip, ihracatta vergi iadesi alınmak istendiği tespit edilmesi üzerine yapılan incelemede, Bakırköy Vergi Dairesinin 6120081319 sicil numaralı mükellefi Marmara İnşaat Turizm Gıda Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden, Boğaziçi Kurumlar vergi Dairesinin 180014749 sicil numaralı mükellefi Bazem Tekstil San ve Dış Ticaret A.Ş’den, Özçınar Tekstil Gıda ve Zirai Ürünler İthalat İhracat, Limited Şirketinden, Potaş Doğan İthalat Ihracat Tic. A.Ş den ihraç edilmek üzere mal satın alınarak kayıtlara intikal ettirilip kullandığı anlaşılıp bu alt firmalar nezdinde yapılan incelemede, Marmara Inşaat Turizm Gıda Tekstil ve Dış Ticaret Ltd. Şti nin paravan bir şirket olup şirket yetkilisi gözüken Ahmet Günyolu’nun kurduğu diğer şirketlerle birlikte bir organizasyon içinde sahte belge düzenleme faaliyetiyle uğraştığı, Bazen Tekstil Sanayi ve Tic A.Ş’nin satmış olup düzenlediği faturalara ait malları ağırlıklı olarak Erya İnternational Turizm Tekstil İhracat İthalat San ve Tic Ltd.Şti den aldığı Erya İnternational Turizm Tekstil İhracat İthalat Sanayi ve Tic Ltd.Şti den ayrıca doğrudan kendisinin mal sattığı ve fatura düzenlediği, ayrıca bu firmalarında ait firma olarak Ezgi Tekstil Turizm San ve Dış Ticaret Limited Şirketinden malları aldığı anlaşılıp bu firmanın adresinde bulunmadığı 1997 Şubattan beri beyannamelerini vermediği ufak bir sermaye ile trilyonlarca ciro yapılmış olması, satışlarının tamamına yakınının sanıkların yetkilisi ve yöneticileri oldukları şirkete mal satan şirketlere yapılmış olması Özçınar Tekstil Gıda ve Zirai Ürünler İthalat İhracat Limited Şirketi ile Dotaş Doğan İthalat İhracat Ticaret A.Ş’lerinin yaptığı satışların tamamının sanıkların yetkilileri ve yöneticileri oldukları, esas sözleşmesinde tekstil (kumaş), canlı hayvan (Kasaplık Koyun) gibi malların ihracına ilişkin faaliyet konusu olmadığı halde bu konuda ihracat faaliyeti gösterdiği ihracat faturalarında tahrifat yapıldığı, ihracatın sırf ihracat taahhütlerini kapatmak amacıyla yapılmış gösterilerek sahte düzenlenen belgelerin kullanılmış olduğu anlaşılmakla, Sanıkların 213 sayılı VUK nun 359/b-1 bendinde belirtilen sahte belge kullanmak suretiyle vergi kaçakçılığı suççunu işlemiş sayan hükme aykırı davranarak sanıkların 213 sayılı VUK’nuna muhalefet ettikleri anlaşılmış olmakla, Sanıklar hakkındaki duruşmalarının yapılarak eylemlerine uyan yukarıda yazılı sevk maddelerine göre cezalandırılmasına karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur.12.07.2000 Emin ATEŞAĞAOĞLU İstanbul C. Savcısı 21104 https://bugunkibris.com/2024/02/23/koyun-kacakciligindan-yargilandi/#:~:text=KOYUN%20KA%C3%87AK%C3%87ILI%C4%9EINDAN%20YARGILANDI-,Cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1ndaki%20Ersin%20Tatar'%C4%B1n%2C%20%22te%C5%9Fekk%C3%BCl%20halinde%20ihra%C3%A7%20ka%C3%A7ak%C3%A7%C4%B1l%C4%B1%C4%9F%C4%B1%22,T%C3%BCrkiye'de%20yarg%C4%B1land%C4%B1%C4%9F%C4%B1%20ortaya%20%C3%A7%C4%B1kt%C4%B1.