Diyalog Gazetesi

‘Yama’ modeli

KIBRIS

2004 yılında ana muhalefet lideri iken Annan Planı’na destek veren Anastasiadis, şimdi de müzakereleri başlatabilmek için ‘kurucu devlet’ ifadesine dahi karşı çıkıyor

 Züleyha KARAMAN
Kıbrıs sorununun çözümünü amaçlayan müzakerelerin yeniden başlatılması amacıyla sürdürülen mekik diplomasinin son aşamasına gelindi. KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türk tarafının en son nereye kadar gerileyebileceğini dün Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer’e iletti. 
Eroğlu, ortak açıklama metni konusunda hükümet ortakları Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ile Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın yanı sıra, ana muhalefetteki Ulusal Birlik Partisi (UBP) lideri Hüseyin Özgürgün’ün de desteğini aldı.
Eroğlu, Downer ile görüşmesi sonrasında yaptığı kısa açıklamada, müzakereleri yeniden başlatma çabalarının çok kritik bir aşamadaq olduğunu söyledi. Kıbrıs Türk tarafı adına uzlaşı konusundaki siyasi iradesini dün bir kez daha ortaya koyduğunu ve topun Kıbrıs Rum tarafında olduğunu belirten Eroğlu “görüşmelerin yolunu açacak adımı atmalarını bekliyoruz”dedi.

Siyasi karar zamanı

Eroğlu, uluslararası topluluğun hassasiyetini de dikkate alarak bu aşamada daha detaylı açıklama yapmak istemediğini belirtirken “Artık siyasi karar zamanıdır” sözüyle topluma önemli bir mesaj vermiş oldu.
DİYALOG’a konuşan bir yabancı kaynak ise iki toplum arasında ciddi görüş ayrılıklarının devam ettiğine dikkat çekti. 
Annan Planı’nın içeriğinde ‘İki kurucu devletten’ söz edildiğini ve o dönemde ana muhalefet lideri olan şimdiki Rum lideri Nikos Anastasiadis’in buna onay verdiğini anımsatan sözkonusu Vegabet kaynak “fakat aynı Anastasiadis şimdi de iki kurucu devlet ifadesine karşı çıkıyor” dedi.
İki taraf arasındaki görüş farkı, Downer’in rapor tutanağında İngilizce dilinde şöyle ifade ediliyor:
Türk tarafının talebi: Constituent States
Rum tarafının talebi: Federated Units.
Anastasiadis’in bu tavrını yorumlarken “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin adını Kıbrıs Federal Devleti’ olarak değiştirip, aynı şekilde sürdürmeyi amaçlıyor” diyen yabancı kaynak, mutabakat metninde uzlaşma sağlansa bile, müzakere sürecinde özellikle toprak ve yabancı askerler konusunda çok ciddi sorunların yaşanacağını iddia ediyor.

Tek egemenlik de sorun

DİYALOG Haber Merkezi’nin elde ettiği, Downer belgesinde yer alan ifadelere göre, taraflar arasında bir başka sorun da ‘Tek egemenlik, tek kimlik ve tek vatandaşlık’ konusunda yaşanıyor.
Rum tarafı ortak metinde bu ifadenin aynen yer almasını isterken, Kıbrıs Türk tarafı özellikle tek egemenlik ifadesine karşı çıkıyor.
İki tarafın ‘Yabancı askerler’ başlıklı bölümde yer alan Türk ve Yunan askerlerinin sayısı konusunda da anlaşamadığı alınan haberler arasında.
Türk tarafı, Annan Planı’nda öngörüldüğü gibi sembolik de olsa bir miktar Türk ve Yunan askerinin adada kalmasını istiyor. Rum tarafı ise adanın tamamen askerden arındırılması görüşünde ısrar ediyor.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.