Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğü yüzünden iki toplumun da bazı konularda zarar gördüğünü ve sıkıntılar yaşadığını herkesin kabul etmesi gerekiyor... Önce çözümsüzlüğün Kıbrıslı Rumlar açısından neden kötü olduğuna bakalım…
Birincisi; Türk askeri adada olduğu sürece ekonomik yatırımlara ayrılması gereken paraları savunmaya harcamak zorunda kalıyorlar...
İkincisi; 17 yaşındaki gencecik evlatları, yüksek tahsile gitmeden mecburi askerliğe alınıyor...
Askere giden her 10 Rum çocuğundan 7 tanesi en az bir kez uyuşturucu kullanıyor...
Üçüncüsü; çok sayıda insan kendi özel mülkünü kullanamıyor veya tazminatını alamıyor...
Sadece Maraş kentinin 20 milyar Euro’nun üzerinde bir değeri olduğunu düşündüğümüz za-man çözümsüzlüğün mali boyutunu daha kolay anlayabiliriz...
Rumlar açısından bir başka önemli sorun ise 85 milyonluk Türkiye pazarı ile yeterince ticaret yapılmaması, aynı zamanda turizmde ciddi kayıpların yaşanmasıdır...
Türk limanlarının, Rumlara kapalı tutulmasının ciddi kayıplar yarattığı bir başka sorundur...
Çözümsüzlük, Kıbrıslı Türkler açısından da çok sayıda olumsuzluk yaratıyor…
Serbest ticaret ve ulaşımın yanı sıra uluslararası sportif, sosyal ve kültürel faaliyetlerden dış-lanma, bedava eğitim hakkı, vizesiz seyahat gibi sıkıntıları görmezden gelemeyiz…
Ayrıca Avrupa Birliği yatırımlarındaki dengesizlik son derece önemlidir…
Bazı Rum bakanların dahi karşı çıktığı ‘Great Sea’ projesine 650 milyon Euro destek verebilen Avrupa Birliği’nin, Kıbrıslı Türklere yönelik destek politikası oldukça zayıftır…
Birçok proje çözümsüzlük ve Rumların engellemesi yüzünden AB’den destek alamıyor…
Önce güven, sonra uzlaşı
Şimdi ikili ilişkilere geçelim…
Kıbrıslı Türklerin ezici bir çoğunluğu kalıcı bir çözümden yanadır...
Gençlerin silah altında düşmanca duygularla yetişmesini istemiyoruz...
Ve kuzeydeki okullarda gerçek tarihi dahi çocuklarımıza okutmuyoruz...
Ama güneyde öyle değil...
Eğitimi kontrolü altında tutan kilisenin küçücük çocuklara Türklere yönelik düşmanlık tohum-ları saçtığını göremiyor muyuz?..
Görebiliyorsak neden sesimizi yükseltmiyoruz?..
Çözüm istemek; dostluktan ve barıştan yana olmak; ateşin içine düşmeyi göze almak mıdır?..
Bile bile intihar etmek midir?..
Değilse, sesleri yükseltelim ve Rum çocuklarını düşmanlık duygularıyla yetiştiren kiliseye ve eğitim bakanlığına güçlü mesajlar gönderelim...
Amerikan elçisine, AB üyesi ülkelerin büyükelçilerine seslenelim...
Ey demokrasi şampiyonları...
Bizleri yeniden kapıştırmak istemiyorsanız, açın gözünüzü ve ırkçılığı yasaklayın bu ülkede...
Kilisenin ellerini siyasetten çektirin...
Gücünüz vardır...
Bunu yapabilirsiniz...
İki toplum arasında güveni artırmak istiyorsanız, önce Lefkoşa’nın en büyük kapısını açalım...
Mağusa Kapısı’nın açılması, ikili temasların artırılması açısından son derece önemlidir...
Yani bir adım atmaya var mısınız?..
Varsanız gösterin kendinizi...
Hasan Nuri 2 Gün Önce
Mevcut KKTC siyaseti ile Güney Kıbrıs ile yeni Kapıların açılabilmesi mümkün değildir ! GİTMESİNLER CANIM ! Sayın Aykut’a da Güneye gitme Dememişyiz yani ! KKTC Diş İşleri Bakanımız Geçiş Kapılarına gerek yokturu boşuna mı söylemiş yani ! Rumlar da gelmesin canım Malına gelenleri i de Casus diye Tutuklar hadlerini bildiririz KKTC nin tanınacağı güne kadar niye geçiş Kapısı isteyelim ki KKTC cumhuriyeti yetmiyor mi yani Niye gidiyorlar ki ? Binlerce Güney Kıbrıs’ta çalışanlarımızi KKTC maliyesi İstihdam edemez mi yani 100bin devlet çalışanına 3 bin daha eklensin ne olmuş yani Muhteşem en büyük Külliyemizde onlara İş mi yoktur yani ? KKTCde İlaçsız doktorsuz olsa da Hastalarımıza bolca Hastahane yapmiyormuyuz ? ‘ Pahalı KKTCde yılda iki değil Üç hayat pahalılığı veririz Güneye niye gidilsin ki ! Niye yeşil hat ticareti olsun Şahin Liderlerimiz Üretimimizi Saray önünde yakarız Rum’a yama olmayız dememişmiler yani ! Gitmesinler KKTCdeki Afrikalılar Bangladeşliler Viyetnamlilar ve daha doldurduğumuz birçokları ile Biz Bize Yetmiyormuyuz yani ! TRNC. for ever ….
Tamer Karadeniz 1 Gün Önce
Turkiye televizyonlarindan bir yorum: Filistinde devlet yok ama yabanci devletler Filistini resmen teker teker taniyor. KKTC'de bir devlet var ama hic bir devlet tanimiyor... Kim izah edecek bunu? Yabancilar ahmak degil. Deniz, gubes, kum, kumar da bir yere kadar.. Varmis gibi gorunen, hic bir is yapmayan memurlari, memurlara dayi-yegen iliskisiyle gucu yetmeyen amirleri olan ve adeta bir degirmen gibi kendisine verilenleri umursamazca luks arabalara, giysilere harcayan toplulugu niye tanisinlar ve kabul etsinler ki.. Bu arada CB, Basbakan, bakanlar ve milletvekilleri de birer memurlardir ha.. Memur sozluk anlami= Milletin hizmetine atanmis kisi demektir bu arada..
Hasan Nuri 1 Gün Önce
Muhteşem Külliyemizdeki yönetenlerimiz KKTCye KKTCyi tanıtacaklarmış ? Üç büyük Parti ve Bir Cumhurbaşkanı ile KKTCyi tanıtmak için geldikleri iktidarda Kazanirlarsa şayet AB’nin BM’nin Güvenlik Konseyinin ve Dünyanın tanımadığı ve tanımayacağı KKTCyi KKTC’lilere tanıtacaklarmış ! Var mı KKTCden güçlü ! For Ever TRNC ….