1 nisan 2021
Bir ülkenin ne kadar zengin olduğunu belirleyen doğal kaynakları değil insanlarıdır.
Zenginlikten kastım sadece para değildir.
Zenginlik tarifinin içinde özgürlük, hoşgörü, adil yargı, okullar ve hastaneler, kadın erkek eşitliği, din ve ırk ay-rımının yarattığı çekişmelerin yokluğu gibi hayatı kaliteli yapan unsurlar vardır.
İyi bir gelire sahipsiniz ama Suudi Arabistan’da yaşıyor-sanız, ne fayda?
Dünyanın varlıklı ülkelerinin çoğu doğal kaynak fukara-sıdır.
Bunların arasında Hollanda’nın ayrı bir yeri var. Hol-landa’nın, bırakın doğal kaynağı toprağı bile kıttır.
Tarım arazilerinin büyük bir bölümü “polder” diye bili-nen, nehir deltalarının ve bataklık sularının başka alanla-ra akıtılması ile elde edilen topraklardır.
Bu yüzden denir ki “Dünyayı Tanrı, Hollanda’yı Hol-landalılar yarattı.”
İlk polderler On İkinci Yüzyıl’da yapıldı. Deniz seviye-sinin altında ve bugün ülke arazisinin yüzde yirmisini meydana getiren bu tarım alanlarının yönetimi devlet, özel sektör ve vatandaşların meydana getirdiği, sıkı mü-zakere geleneklerine sahip örgütlerin elindedir. Polder kültürü Hollanda insanının karakterinde önemli bir yer tutar.
Hollanda ileri teknoloji kullandığı için “tarımın silikon vadisi” olarak bilinir.
Konya ilinden biraz daha büyük olmasına rağmen arazi-sinin yarıdan fazlasını ziraatçılığa tahsis eden ül-ke, dünyanın en büyük tarım ürünü ihracatçılarından bi-ridir.*
Bu ihracat dünyada, değer olarak, arazisi ondan 270 kere daha büyük olan Amerika’nın ardından ikinci gelir.
Yıl boyunca milimine kadar hesaplanmış yapay iklim-lendirme altında üretim yapan seralar sayesinde Hollan-da dünyanın en büyük domates ihracatçısı oldu. Patates ve soğan ihracatında ikincidir. Dünya sebze tohumu ti-caretinin üçte biri Hollanda kaynaklıdır.
Rijk Zwaan tarafından üretilen ve fiyatı dört lira civarında olan bir sera domatesi tohumu 77 kiloya kadar domates vermektedir.
Tarımdaki bu muazzam başarıyı daha çarpıcı yapan üre-tim artışının su, tarım ilacı, antibiyotik gibi girdilerde büyük azalmalar yaparak meydana gelmesidir.
Bu gelişmelerin arkasındaki beyin dünyanın en iyi tarım araştırma kurumu sayılan Wageningen Üniversitesi’dir.
Zaman zaman ülkenin çiftçileri üniversitede bir araya gelerek deneyimlerini anlatırlar ve üretim artırıcı yenilik-leri tartışırlar.
Hollanda’nın tarım konusundaki şaşırtıcı ve kıskandırıcı başarısı, dünyayı tüketen problemlerinin çözülebilir ol-duğuna işaret ediyor. Ama dünya Hollanda ve bütün dünyalılar Hollandalılar gibi değildir, ne yazık ki.
Bundan sonra geri kalmışlığımızın kabahatini “Rum’un ambargosu”nda veya “dış güçler”de bulan politikacıları dinlediğinizde Hollanda’yı hatırlayın.
*İngilizce bilenler için bu konuda National Geograp-hic’te muazzam bir yazı var:https://www.nationalgeographic.com/magazine/article/holland-agriculture-sustainable-farming