Diyalog Gazetesi
2020-10-24 09:31:06

Yeni dönem hayırlı olsun

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 24 Ekim 2020, 09:31

KKTC’nin 5’inci Cumhurbaşkanı seçilen Ersin Tatar’a yeni görevinde başarı diliyoruz… Önünde çok çetin bir süreç olacak…
Geçmişte eleştirdiği birçok konuyu şimdi müzakere etmek zorunda kalacak…
Türkiye ve Yunanistan ‘iyi komşuluk ilişkileri’
çerçevesinde askeri tatbikatları iptal ederken, Kıbrıs’ta herhangi bir gerilime izin verilemeyeceğini herkesin anlaması gerekiyor… Öyleyse; yarım asrı aşkın bir süredir devam eden bu sorunu artık çözüme ulaştırma yönünde yeni ve çok hızlı bir süreç başlayacak…
Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili bu yeni sürecin olumlu sonuca ulaşmasını diliyoruz...
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin yakın bir gelecekte 5’li konferans çağrısı yapacağı ve bu kez sonuç alıcı bir müzakere sürecinin planlandığını dikkate alarak; Kıbrıslı Türkler için en önemli konu olan güvenlik ve garantiler konusunda halkımızı kuşku içinde bırakmayacak bir anlaşmaya varılmasını gönülden diliyoruz…
Bölgemizdeki gelişmeleri ve gerilimi dikkate alarak; Kıbrıs’ta yaşayan her iki toplumun da can ve mal güvenliğini garantiye alan, ayrıca tüm zenginliklerin adil bir şekilde paylaşımını öngören bir anlaşmaya ihtiyaç vardır… 
Kıbrıs Türk halkı; Sayın Tatar’ın, Türkiye’nin güçlü desteğini de alarak yarım asırlık Kıbrıs sorununu çözüme kavuşturma yönündeki girişimlerini destekleyecek ve üzerine düşeni elbette yapacaktır…

İlk mesaj olumlu

Cumhurbaşkanı Tatar’ın, görevi teslim alırken verdiği ilk mesaj da ‘çözüme destek’ niteliğindedir… Tatar, 5’li konferansa hazır olduğunu, adil ve kalıcı bir çözüme destek vereceğini söylerken, Rum lideri Nikos Anastasiadis’e de ‘masaya iyi niyetle gelmesi’ çağrısında bulundu…
Burada beklentisinin ne olduğunu yakında daha kapsamlı bir açıklama ile öğreneceğiz…
Ancak; Kıbrıs Türk toplumu açısından en önemli sorun güvenlik ve garantilerdir…
Yeni bir ortaklığa gidilecekse; Kıbrıslı Türklerin güvenlik endişeleri mutlaka dikkate alınmalıdır…
Yunanistan’daki terör örgütü Hrisi Avgi’nin mahkeme kararıyla tüm faaliyetlerinin yasaklanması, parlamentodaki temsilcilerinin yargılanması ve üst düzeydeki yöneticilere 13 yıl hapislik cezası verilmesi olumlu bir gelişmedir…
Şimdi; Rum yargısının; bu faşist örgütün uzantısı olan ve Atina’da eğitilerek adaya gönderilen ELAM yöneticileri için ne tür önlemler alacağını görmek istiyoruz…
Şimdiki durumda bile Kıbrıslı Türklere demir çubuklar, sopa ve bıçaklarla saldıran bu faşist örgüt mensuplarını ödüllendirerek parlamentoya gönderenlerin, Hrisi Avgi’ye yönelik kapatma kararını örnek alıp almayacakları merak konusudur…
Bu süreçte Avrupa Birliği’nin de, adanın güneyindeki terör unsurlarının faaliyetlerini yasaklama yönünde adım atması için tüm demokratik örgütlerin harekete geçmesini ve çözüm arayışlarının ilerlemesine yardımcı olunmasını diliyoruz…

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.