Trafik kazalarındaki artışların ürkütücü boyutlara ulaştığını sık sık vurguluyor ve yetkilileri uyarıyoruz…
Ne var ki; cezalar bir miktar artırıldığı halde, diğer önlemlerin ihmal edilmesi nedeniyle trafik canavarı daha da azdırılmış oluyor…
Uzun yaz tatiline çıkan Meclis’in, olağanüstü birleşime çağrılması nedeniyle trafik konusunda yeni düzenlemelere gidileceği konusunda bir umut ışığı görebiliyor muyuz?..
Maalesef göremiyoruz…
Çünkü ortada herhangi bir plan ve program yoktur…
Konuyla ilgili görüş paylaşan bir siyasi makam da yoktur…
Halbuki; polisin denetimlerinde artık her 100 araçtan 30 tanesinin suç işlediği ortaya çıkıyor…
Çok sayıda araç trafikten men ediliyor…
Aşırı derecede alkollü sürücüler tutuklanıyor…
Kısa süreli denetimlerde çok sayıda sürücü trafikten men ediliyorsa, yollarda tehlike var demektir…
Adam neden trafikten men ediliyor?..
Elbette aşırı süratli, alkollü veya uyuşturucu tesiri altında olduğu için…
Aşırı alkol tesiri altında direksiyon başına geçen sürücüler cesaretlenerek aşırı sürat yapabiliyor…
Giden bunca cana, sakatlanmaya ve milli servetin yok olmasına karşın trafik suçlarının artması dikkat çekicidir…
Yabancılarla birlikte sorunlar da arttı
Trafik kazalarının artması, diğer birçok meselede olduğu gibi bir kültür sorunudur...
Kültür sorunu arttıkça, trafik kazalarının artması ve üzücü olayların yaşanması da kaçınılmazdır...
Öyleyse ne yapmalı?..
Bizim gibi küçük ülkelerde en etkili yöntemlerden biri daha çok denetim ve daha caydırıcı cezalardır...
Belediyeler, hükümet ve polisin işbirliği yapması halinde, trafik suçlarında ciddi azalmaların yaşanması olasıdır...
Lefkoşa’dan örnek verecek olursak; bilemediniz 30 tane trafik ışığı vardır...
En yoğun bölge ise Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’dır...
Lefkoşa-Güzelyurt-Gazimağusa-Girne’ye bağlantı, kent içine ve sanayi bölgesine, ayrıca YDÜ’ye gidişler ve dönüşler bu yolun üzerinde yoğunlaşıyor...
Ve Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda aylardır, yıllardır bir tane görevli polis görülmüyor...
Devletin kendisi ortada olmayınca, kırmızı ışıkta yoluna devam etme kültürüne sahip sürücüler tehlike saçarak ilerliyor...
Hatta öndeki sürücü kırmızıda duruyorsa ona ya korna çalıyor, ya da küfür ediyor...
Şimdi bu tür sürücüleri 10 gün süreyle ceza yağmuruna tutar, bir de gazete ve TV’lerde teşhir ederseniz bunun etkisi olmaz mı?..
Bal gibi de olur...
Personel eksikliği var
Ama denetime çıkacak yeterli sayıda polis olmayınca yeterli düzeyde denetim yapılamıyor...
Yollarda yeterli kameraların olmaması, var olanların da çalışmaması suça meyilli sürücüleri daha da cesaretlendiriyor…
Yüce Meclis’in üyeleri bunun farkında değil mi?.. İngiltere’de yeni bir uygulamaya göre; direksiyon başında cep telefonu ile konuşurken veya mesajlaşırken kaza yapan ve ölüme sebebiyet verenlere ömür boyu hapislik cezası veriliyor...
Böylesi bir caydırıcılık karşısında direksiyon başındaki insan elini cep telefonuna sürer mi?..
Elbette sürmez…
İşte devlet ciddiyeti budur...
Hiçbir günahı ve suçu olmayan insanları tehlikeden korumak budur...
Kültürsüzleri yola getirmek budur...
Hasan Nuri 2 Gün Önce
Bakımsız Onarımsız ve Denetemsiz Devlet Güvencesinin olmadığı KKTCde Dökülen Karanlık yollarımızda Doktorsuz ve İlaçsız Hastahanelerimizde Can güvenliği olmayan İş Yerlerimizde Kirlettiğimiz zehirli Havamızdan Kirletilmiş Çevremizden ve Yediğimiz Denetimsiz Gıdalardan her geçen gün Kaybettiğimiz Canlara KKTCnin Bakanları niye Üzülsün ki ? Zaten KKTCde Kalabalık değilmiyiz yani ! KKTCye Çoğalan Afrikalıları niye doldurduk ki ! Ülkemiz Nüfusunda düşüş mü var yani ! Gerçekçi olmalıyız Dünyadan ayrılmış egemen ayrı KKTCde Ölen Ölür Kalan Sağlar Bizim değilmidir yani ! KKTCde Torbayı dolduranlarımız Londrada ‘ New York’ta ‘ Paris’te Hayat bulabiliyor da Dikili Taş’tan öteye gidemeyenlerimiz mi ne yapasın ! Onlar da KKTCnin dökülen Hastahanelerine gidip bir çare bulsunlar ne olmuş yani !