banner564

Anavatan yine imdadımıza yetişti

Coronavirüs salgını yüzünden zor günler geçiren halkımıza dün Türkiye tarafından büyük bir müjde verildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile Başbakan Ersin Tatar, tamirat çalışmalarının yapıldığı Anamur deniz alanında buluşarak, suyun akışı konusunda tarih verdi. Oktay “Hangi şart altında olursa olsun Türkiye Kıbrıs Türkü’nün yanındadır” diyerek Anamur suyunun 25 Eylül’den itibaren akmaya başlayacağını söyledi.
Başbakan Ersin Tatar da yılda 75 milyon metreküp suyun Türkiye’den geldiğini ve ‘Memba suyu’ kalitesinde olduğunu belirterek, bunun tarımsal faaliyetlere de katkı sağlayacağını söyledi. Tatar, projeyi gerçekleştiren herkese ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Kıbrıs Türk halkı adına teşekkürlerini sundu.

Demokrasi
Irak’ta bir grup “demokrasi istiyoruz” diye sokaklara döküldükten sonra başta ABD olmak üzere büyük devletler Irak’a girmiş bir daha da oradan ayrılmamıştı. 
Keza aynı şeyleri Suriye’de de halen yaşamaktayız. Avrupa ve Amerika’dan demokrasi isteyenler bunun bedelini kanlarıyla canlarıyla ödemek zorunda kaldılar, kalmaya da devam ediyorlar.
"Türkiye seçimlere müdahale ediyor"  şeklinde son dönemde belli çevrelerden yapılan bu açıklamalar tesadüf değildir, gizli bir ajandanın bir sayfasında yazan çok tehlikeli hamledir.
Bu tip söylemler bu ülkeyi dış müdahaleye hazırlamaktan başka işe yaramaz. Batılı emperyalist güçler bir yere müdahale etmek için bu tip mazeretleri kullanır. Bakınız Irak, bakınız Suriye. 
Yakında “KKTC’de insan hakları ihlalleri var demokrasi yok” derlerse de şaşmayın. Allah göstermesin Türkiye bir savaşa tutuşsa ve zora girse, fırsatı bulan emperyalist güçler buraya müdahale etmeye kalkar ise bu emperyalist güçler; Kıbrıslı Türklere demokrasi getiriyoruz" derler sonra da görürüz demokrasiyi. 
Eğer Irak’ta olanları Suriye’de olanları hala daha anlamadıysanız zaten bizim diyecek bir sözümüz olmaz ne size ne de bir başkasına. 

Korku ve panik yaratılıyor
İngiltere’de okuyan 2 bin civarında Kıbrıslı Türk var. 500 kadar da Avrupa Birliği üyesi ülkelerde okuyanlar var. Tüm bu öğrencileri okulları geri çağırdı. 
İngiltere’de Almanya’da İspanya’da durum bizimkisi gibi değil. Çok ama çok daha kötü. Pozitif olanlar evlerinde bu süreci geçirmek zorundalar.  Eğer çok ileri bir boyuta geçerse hastalığınız, sizi hastaneye alıyorlar. 
Kızını İngiltere’ye gönderiyor ve bundan hiç şikâyet etmiyor ama bizde işine gitmemek için bin bir türlü bahaneler buluyor. 
Türkiye’den gelenleri istemiyor ama akşam bir yürüyüş ile Güney’e geçip geri gelebiliyor. Sahi Türkiye’den bu kadar virüslü hasta gelirken Güney’den bir tane bile gelmemesi sizce tesadüf mü?
Üstelik Güney Kıbrıs’a her gün onca uçak inip kalkarken ve hiçbiri için test yapılmaz iken bu gerçekten olabilir mi? Bu kadar gündür on binlerce giriş çıkışın olduğu Güney’den tek bir vakanın bile gelmemiş olması? 


MESAJLAR
Hasan KÜÇÜK: Pek muhterem babanız dün Hakk’a yürümüş. Merhuma Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun, mekanı cennet olsun. 
Mahmut ERDEN: Ortalık sahne milliyetçilerden geçilmez iken sizin açıklamalarınız gayet cesurca ve gerçekçi. Ha bu konuda birisi çıkarda değerinizi bilir mi? O biraz zor gözüküyor. 

Özlem ÖZBEKOĞLU: Aman yarabbi ne güzel korumalık onlar. Corona’dan korunmak için hazırladığınız 3D teknolojili siper ve maskeler  gerçekten moda yaratacak cinsten. 

Ziya ÖZTÜRKLER: Dün öyle bir yazı paylaştınız ki durumu herhalde bu yazı kadar güzel özetleyecek başka bir ifade olmazdı. Ama sizin yazınıza bakalım Üst Kuruldan bir yanıt gelecek mi? Biz bekliyoruz şahsen. 

Kenan AKIN: Kesinlikle önerinizi destekliyoruz, halkın ekonomik olarak zora girdiği şu günlerde mangal fotoğrafları, kebap fotoğrafları paylaşmamaya dikkat etmek gerekiyor. Olan var olmayan var. 

Ali ÇOMUNOĞLU: Geçitköy Barajı ile ilgili yaptığınız paylaşımın üzerinden 24 saat geçmeden yetkililer konuya el attı ve gereken tamirat hızlı bir şekilde başladı. Ha keşke sizde aday olsaydınız 11 Ekim’e. 

Mine GÜRSES: Hep kötü haber verecek değiliz ya alın size bir de güzel bir haber. Fenerbahçe, borsada 5 milyar TL değerine ulaşan ilk Türk kulübü olmuş. Ne kadar gurur duysak azdır değil mi? 

Devrim BARÇIN: Türkiye’nin ambulans uçaklarla hastaları taşımasına sol cenahtan kimse tepki vermezken konunun insan sağlığı olduğunu beyan edip bu konuda tek teşekkürü siz yapmışsınız. Biz de size teşekkür ederiz. 

Şevki TURANLI: Pek çok firmanın size borcu olduğunu ama ödemeye yanaşmadığını açıklamışsınız. Ee mademki bu kadar açıklama yaptınız bari kimin borcu var kimin alacağı var onları da açıklayınız. 

Serhat AKPINAR: Ada’ya gelebilecek öğrencileriniz örgün eğitime katılabilecekmiş. Gelemeyecek olanlar ise online eğitim ile devam edeceklermiş. En azından bu dönemi böyle atlatacağız anlaşılan. 

Dr. Bülent DİZDARLI: Ben iddia ediyorum ki şuan ilk testleri pozitif olanların en az üçte birinin ikinci testi negatif çıkacak. Bu konuda benimle iddiaya girmek ister misiniz? 

Eral OSMANLAR: Memlekette özeli düşünen hiç kimse yok. Varsa yoksa 20 bin memur için alınıyor tüm kararlar. İyi de bu düzen hiç mi değişmeyecek? Birileri çıkıp bu çarkı ters düz etmeyecek mi? 
 
Zeki ÇELER: Sizin üç imzalı önergeden ne haber. Hafta başına kadar acaba 10 imzaya ulaşabilecek mi? Bu konudaki son durumu kamuoyu ile paylaşırsanız seviniriz. 

YORUM EKLE

banner608

banner474