banner564

Aradaki fark 100 Yıl

 Türkiye’de hafta sonu yapılacak yerel seçimler öncesi geçtiğimiz hafta sonunu ve hafta başını Türkiye’yi dolaşarak geçirdik. İstanbul, Bursa, Yalova, Balıkesir, İzmir, Kütahya, Bilecek ve Eskişehir’e uğrayıp seçimlerin nabzını tutmaya çalıştık.  
Bu köşede meraklıları için seçimlerin son haftasında hangi ilde hangi aday ipi göğüsleyecek? Sorusuna yanıt vermeye çalışacağız. Ancak tüm bu tespitlere başlamadan başka bir tespit ile başlayacağım.
Gezdiğimiz gördüğümüz yerlerde anladık ki Türkiye İle KKTC arasındaki gelişmişlik farkı eskiden 3-5 sene ile ifade edilirken bu fark öyle bir açılmış ki maalesef Türkiye’nin tam 100 yıl gerisinden geliyor KKTC. Gerek alt yapı gerekse üst yapıda Türkiye tam 100 yıl öncemizde gidiyor.
Bunun birçok nedeni var elbette. Ama hiçbir neden başarının yerini tutmuyor ve hiçbir neden bizim aradaki farkı kapatmamıza yeterli olmuyor. Acı ama gerçek.
Örneğin gittiğimiz ilerden bir tanesi Kütahya. Kütahya, içine kapanık, tutucu diyebileceğimiz insanların bir arada yaşadığı bir maden kentiydi. 
Nüfusu bugün 300 bin civarında. Yüzölçümü de 2.484 km². Kütahya’da Dumlupınar Üniversitesi ve Sağlık Bilimler Üniversitesi var. Kentte öğrenci nüfusu 55 bin civarında.
Gidin bir Kütahya Belediye binasına bir bakın. Ya da İl Milli Eğitim Müdürlüğü binasına.  Yollara, asfalta bakın. Kentin içinde cadde ve bulvarları gezin. Kafeleri, öğrencilerin ve halkın yemek yiyebileceği yerlere bir bakın…
Hemen hemen aynı nüfusa sahip olan ve yüz ölçümü 3.355 km² olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de bir balkın lütfen. Aradaki fark nasıl dediğim gibi 100 yıl olmuş, çok iyi anlayacaksınız. 
Vizyonu dar siyasiler ve onların hemen arkasında çok sayıda deneyimsiz üst düzey bürokratlarımız ile geldiğimiz nokta ortada.
Kimse bana bu saatten sonra hava atmaya kalmasın. Kütahya’yı Eskişehir’i Yalova’yı görmeyen bana bir şey anlatmasın. Önce buraları gezdiğine dair belge ile çıksın karşıma. Bakın demiyorum İstanbul, İzmir ve Ankara. Anadolu’dan bahsediyorum size. Bilmem anlatabildim mi? 

Tuz koktu be usta
Türkiye, her türlü badireyi atlata dursun bizde tuz koktu maalesef. Geçen hafta kamuoyu ilk kez bizden duymuştu “KIB-TEK’te işe alınan Basın Danışmanlarını”
Ve bu hafta sonu ile zamlı tarifeye geçerken, halk inim inlerken gündeme taşımıştık şu üç konuyu;
50 bin TL’ye yeni tarife reklamı hazırlatılması
50 bin TL’ye billboard, gazete ve TV reklamları
12 bin TL’ye basın danışmanlığı hizmeti
Ne iktidardan birisi çıktı bunu yalanladı ne muhalefet bu işi yeteri kadar sorguladı. Oysa bu danışman adı altında istihdam edilen kişilerden bir tanesi, devletin en üst makamlarında oturanlardan birinin evladı.
Biz yazıyoruz ya bunları diyorlar ki garezinin var. Var, elbette var, bu devleti soyanlara, soymaya teşebbüs edenlere, bunlara izin verenlere garezimiz var.

Eskişehir’de başa baş bir yarış var
Hafta sonu yapılacak Türkiye’deki yerel seçimlerde Eskişehir’de mevcut Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile Odunpazarı eski Belediye Başkanı ve AK Parti Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhan Sakallı arasında çekişmeli bir seçim süreci bekleniyor.
CHP’nin kalesi konumunda olan ve son yapılan seçimlerde farkla belediye başkanlığını kazanan Yılmaz Büyükerşen’in koltuğu sallanıyor. Eskişehir'de Yılmaz Büyükerşen yaklaşık %47 bandında bir oy ile seçimi önde götürürken, Burhan Sakallı %43 bandında bir oy ile yarışın son haftasına girdiği tahmin ediliyor.  Eskişehirli seçmenlerin %10 bandında kararsız veya oy kullanmayacak olan bir seçmen kitlesi, seçimin kaderini değiştirecek durumda.

MESAJLAR

Fırat ATASER: KKTC’ye çıkartma gemisi getirtip müze yapmak için Ankara yollarına revan olmuşsunuz. Umarız memlekete müjdeli haberler ile dönersiniz Ankara’dan. 

Serhat ÖZÇELİK: Ercan Havalimanı’nda yeni bir uygulamaya başlamışsınız ve yolcu gidişlerinde artık görevliler uçak kalkıyor diye bağırmıyormuş. Bizim vatandaş rahata alışkındır, bu kararı bir yere yazın bekleme salonunda. 

Orhan TUĞBAY: Geçen gün aniden sizi Türkiye’ye gidip gelirken görenler şaşırmışlar. Hayırdır ne oldu da birden bire Türkiye’ye gitmeye karar verdiniz ve gittiğiniz de geldiniz? 

Ahmet HAVUTÇU: Elbette kimse sizin elinize su dökemez ama olanları duyunca da insanın isyan edesi geliyor. Neyse biz doğru olan örneği alacağız kendimize, başkaları almasa da. 

Asım AKANSOY: Başbakan Tufan Erhürman’ın Gazimağusa’daki programına eşlik etmemeniz beraberinde çeşitli söylentileri de birlikte getirdi. Hayırdır ne oldu da gitmediniz Başbakanın etkinliğine. 

Tufan ERHÜRMAN: Cumhurbaşkanlığı için yürüyüşe başladınız ama parti maalesef hala daha çok dağınık. Bazı vekiller ve eski siyasetçiler daha ilk günden sizi yolda bırakacaklar gibi, bizden iletmesi. 

Kudret ÖZERSAY:  Ne var ne yok memlekette? Her şey yerli yerinde mi? Yoksa artık siz de mi bunaldınız olup, bitenlerden?..

Narin ŞEFİK: Şu savcı ve savcı yardımcılarında atama kriterleri nelerdir diye bir soru sorsak ayıp eder miyiz acaba? Zira geçen haftalarda bu konuda bazı şeyler geldi kulağımıza. 

Enver MAMÜLCÜ: İş Adamları Derneği’nin 15. Olağan Genel Kurulu’nda İŞAD Yönetim Kurulu Başkanı oldunuz ve biz bunu bu sayfadan duyurduk. Kamu Hizmeti geçen gün sizi sordu sınavda. Bizim köşeyi okuyanlar hemen soruyu doğru bildiler ve bize mesaj gönderdiler.   

Fahri YÖNLÜER: Ağustos ayında İstanbul’daki görev süreniz olan 5 yıl bitiyor ama yerinize gelecek olan yeni konsolusun süresi henüz bir yılı tamamlamıyor. O yüzden bu yazı yine İstanbul’da geçirmek zorunda kalabilirsiniz. 

Mehmet ÖZKARDAŞ: Emeklilikte boş durmayıp yüksek lisans yapmak için gerekli dersleri vermiş ve tez yazım aşamasına gelmişsiniz. Bugünlerde meclisin tozlu tutanaklarını karıştırıyormuşsunuz. 

Dr. Bülent DİZDARLI: Çetinkaya Spor Kulübü olarak yine bir ilke imza atıp Eğitim ve Spor Vakfının kuruluşu için düğmeye basmışsınız. Şimdiden hayırlı olsun ÇESVA. 

Dr. Özlem GÜRKUT: 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri biter bitmez bir İstanbul kaçamağı yapıp yeniden ülkeye dönmüşsünüz. Bu arada Tıp Bayramında söylenenler ve verilen vaatler ne oldu? 

İsmail KOFALI: Son günlerde bir bakıyoruz ki sizin mekân siyasetçilerin durak yeri gibi oldu. Gün geçmiyor ki önemli bir isim sizi ziyarete gelmesin. Neyse orada radarlarımız açık, sürekli raporlarınız geliyor elimize. 

Ömer ŞAN: 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü Mapfree Insurance Co. olarak, Kalite ve Güvencede Yılın Sigorta Şti ödülünü almışsınız. Bu başarı için başta tüm ekibi ve sizi kutluyoruz.  

YORUM EKLE

banner471

banner473