banner564

Avrupalı gibi düşünüp, Afrikalı gibi yaşamak!

Bisikletçiler dün eylem yaptı…
Haklıydılar haykırışlarında…
Bu spor moda oldu olalı hep söylemişimdir; “Birileri disko çıkışı ya da balık avından dönüşte araçta uyuyup birkaç kişiyi öldürecek!”
Bu hâlâ olmadı, ama sinyali geldi…
Umarım olmaz da… 
Ama olmaması için maalesef ki bir sebep yok, olması için ise sebep çok!
Peki bu durumu düzeltecek, yerel yönetimlerde veya merkezi hükümette bir vizyon var mı? 
Elbette ki yok!
Anlaşılmayan bir durum var… Bir kez daha kaleme alalım…
Zira siyaset için çok kaleme aldık ama bu durum sosyal yaşantımız içinde geçerli!
Devir de değişti insanlar da… Doğal olarak beklentiler de…
Avrupalı gibi düşünüyoruz, Avrupalı gibi yaşamak istiyoruz artık… 
Önceleri filmlerde görürdük, sonraları ufkumuz gelişti, turlarla bu ülkeleri, uygarlığı, medeniyeti gördük…
Kapıların açılmasıyla bir çoklarımız filmlerde gördüğümüz çağdaşlığı oralara okumaya giderek bizzat yaşadı…
Kimileri gelmedi de buralara…
“Ne işim var” dedi… 
“Burada kendimi geliştirdim, büyük şirketlerde staj imkanı buldum, kalıp çağdaş bir ülkede paramı kazanıp hayatımı idame ettireyim” dedi..
Hemen ekleyim; benim de bu fırsatım olsaydı kesinlikle kullanırdım…
Benim olmadı, bir çoklarımızın da olmadı…
Ya da bu ülkelerde okuyup ailesini kıramayıp bu kokuşmuş düzenin içine yeniden girenler var…
Anlayamıyorlar doğal olarak… İsyan ediyorlar!
Parkta yürüyüş yapmaya gider, park çoktan parklıktan çıkmış, tarla misali, çöplük misali onları bekler çünkü…
Aracına binip bir yerden bir başka yere gitmek ister, yoldaki çukurlardan soluğu lastikçide almak zorunda kalır…
Sinir stres…
“Sağlıklı yaşam” deyip, bir bisiklet satın alıp sürmek ister…
Bin pişman… Ne bir bisiklet yolu var, ne de kendisini algılayan bir sürücü profili…
Avrupalı gibi yaşamak istiyoruz ama bize sağlanan düzen Arfika ülkelerinin gerisinde…
İşte çözülemeyen sıkıntı bu! 
Sözüm ona bir devlet kurduk… 
Temelsiz apartman gibi!
Hiçbir konuda alt yapı yok!
Ama görünürde her şeyimiz var…
Geçenlerde Mehmet Ekin Vaiz KKTC’yi “süs havuzlara” benzetmişti bir parodide… 
“Havuz var, fıskiye var ama su yok!”
Bizde de en iyisinden bisiklet var, en pahalısından kılık kıyafet var ama sürecek yol yok!
XXXXX
Toplum olarak bir erozyon yaşıyoruz…
Yenilik ve çağdaş bir düşünce ancak bu erozyonu ortadan kaldırabilir…
Bunun için de öncelik; siyasi mekanizmanın kökten yenilenmesidir!
Yöneten zihniyet değişecek ki, beklentileri karşılayabilsin!
Ve tabii ki eğitim… Kültür… Sil baştan ele alacak bir zihniyet lazım…
Şimdi başlasak 10-15 yıla ihtiyaç var…
Evet; geciktik bari ama zararın neresinden dönersek kârdır!
YORUM EKLE

banner608

banner473