banner564

Başbakan Ersin Tatar

Show TV yıllarıydı Ersin Tatar ile tanıştığımız dönem. Kuzey Kıbrıs’ta o yıllarda yeni yeni Tempo Tv’nin temelleri atılıyordu.  Kanalda Tolgay Tarıman ve Torba ekibi ve şimdilerin ünlü belgesel yönetmeni Göksel Gülensoy vardı. 
Genç bir muhabir olarak girdiğim o kapı ileriki yıllarımın şeklini değiştirecekti. Mehmet Moraket ve diğerleri ile birlikte çalışmaya başladık. 
Bir gün yine Türkiye’nin ünlü yönetmenlerinden Aziz Taşlıçay’ın cesaretlendirmesi ile kendimi kamera önünde buluşum ve o günden bu güne kadar gelen süreç.
Ersin Tatar’ın bir ayağı Kıbrıs’ta bir ayağı İstanbul’daydı. Ama yüreği Kıbrıs sevdası ile çarpıyordu. KKTC’nin ilk güzellik yarışması için büyük bir uğraş veriyor, KKTC’nin ve turizmin tanıtılması adına da elinden geleni yapıyordu. 
Temelli dönüş yaptıktan hemen sonra Yenicami Kulübüne başkan oldu. Başarılı geçen yöneticiliği sonrası ise siyasete girmesi yönünde ilk teklifler geldi. Bu arada Tempo Tv’de artık Kanal T olmuştu.
2003 yılında Aziz Taşlıcay ve Ersin Tatar ile birlikte Köy Meydanı isimli programla ilk kez Ada’yı bir baştan öbür uca dolaşmaya başlamış, Annan Planı’nı gittiğimiz her yerde anlatır olmuştuk.
UBP’de siyaset yapmanın ne denli zor olduğunu o yıllarda pek kavrayamadık. Çünkü Şampiyonlar Ligi gibi tüm parti içi rakipler zordu. Onları devirip, vekillik makamına geçmek biraz zaman aldı ve 2009’da Ersin Tatar ilk kez milletvekili olmuştu. 
2009 seçimlerine beraber hazırlanmıştık. O dönem delege sıralama yapıyordu ve biz UBP’nin Bin 200 delegesini bulup tek tek görüşmüştük. Ersin Tatar, büyük bir sürpriz yaparak sıralamadan birinci çıkmış, beraberinde de seçimlerde milletvekilliğini kazanmıştı.
Daha vekillik sevinicini tam anlayamadan bir hafta on gün sonra bu kez Ersin Tatar’ın bakanlık görevine getirilmesi ile birlikte yeni bir sevinç yaşadık.
Bir yıl birlikte görev yaptıktan sonra beni askere uğurlamış, benim için özel bir gece hazırlatmıştı. Askerlik dönüşünde yollarımız ayrılsa da birlikte yürümeye devam ettik. 
Ben zaman zaman dursam da o hiç durmadı. 2003’te başladığımız gezilere hız kesmeden devam etti. Ada’yı 16 yılda hallaç pamuğu gibi etti. 
Gidilmedik köy, sıkılmadık el bırakmadı...
6 ay önce çok istediği UBP Genel Başkanlığı koltuğunu devraldığında, çok kısa süre sonra aslında Başbakan olacağını biliyordu. Ersin Tatar, 16 yıl önce çıktığı yolda artık Başbakan... 
  
Ne değişecek?
Ortalama yılda bir hükümetin kurulup bozulduğu KKTC’de Ersin Tatar’ın Başbakan olması ile birlikte ne değişecek?  Aslında birçok kişinin sorduğu bu soruya yanıt vermek kolay değil. 
Ama 16 yıl birlikte yol yürüdüğünüz birisi var ise bu sorunun cevabı da çok kolay. 
Bir kere artık memlekete bir heyecan gelecek. Şu an kime sorasınız memleketin havasından, ruhundan sıkılmış durumda. Ersin Tatar, zekası, esprileri ve heyecanı ile hem yatırımcıya, hem çalışana bir heyecan katacak.
15 aydır uyuyan sendikalar uyanacak. 15 aydır Kıbrıs konusunda açıklama yapmaktan çekinen Cumhurbaşkanı artık her gün bir açıklama yapar hale gelecek.
Meclis neşelenecek, alacağı tedbirler, yapacağı icraatlarla ülke daha güzel daha refah günlere kavuşacak. Bekleyen, kronikleşen sorunların üstüne üstüne gidecek,  iteklenen değil peşinden koşulan bir Başbakan olacak. 
Ülkenin çok zor bir dönemden geçtiği şu günlerde umudunu kaybedenler için yeniden umut olacak. Duran yatırımlar yeniden başlayacak. 
Kıbrıs sorunu konusunda susan değil, Rum’a ağzının payını cesurca veren bir Başbakan olacak.
Yani sevgili dostlar, her alanda memlekete yeniden heyecan katacak bir lider olacak. 
 
Güven oylaması
Merak edilen bir başka soru ise güven oylamasında UBP’nin ve HP’nin fire verip vermeyeceği meselesi. Hemen peşinen söyleyeyim, iki partide de birbirinden hoşlanmayan insan sayısı küçümsenmeyecek kadar çok.
Ama maden yeni bir dönem başladı bu önyargıların yıkılması gerekecek, bu da bir dönem zaman alacak. Bu arada iki parti aradaki güven sorunu açıp kaynaşmaya başlayacak. 
Arada sabırsızlananlar ve bu yakınlaşmayı beklemeden ayrılmak isteyenler olacaktır. Bu vekil bazında da olabilir, daha aşağı yönetimlerde de olabilir. 
Ama günün sonunda bu hükümetin bir güvenoyu problemi olmayacak. Kendi aralarındaki güven meselesini de zaman içinde kapatacaklarına inanıyorum, inanmak istiyorum.

MESAJLAR:

Mustafa AKINCI: Neyse zaten uzun zamandır gündemde bir şeyde yoktu, şimdi Ersin Tatar’ın gelmesi ile birlikte sizde de artık bir hareketlilik bir canlılık olacağı kesin gibi. 

Ersin TATAR: Başbakanlıktan tüm ülkeye bir heyecan yayılacağı kesin. Daha ilk günden herkes enerjinize hayran kaldı. Bu arada yurt dışında tebrik telefonları da gelmeye başlamış. 

Hasan TAÇOY:  Kabinedeki bakanlar arasında görevi en erken teslim alan siz olacaksınız. Şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun yeni göreviniz. Ha bir ara eskisi içinde konuşmak gerekecek. 

Ersan SANER: Şimdi tüm gözler sizin üzerinizde. Zira genel sekreterlik için dün gün boyunca en çok sizin adınız zikredildi. Genel Sekreterliğin Gazimağusa’ya gidilmesi gerektiği konuşuluyor. 

Olgun AMCAOĞLU: 10 sene önce Girne’de bodrum katında küflü bir odanın içinde görev yapmaya çalışırken, şimdi Maliye Bakanlığı koltuğuna oturmak nasıl bir duygu? 

Tufan ERHÜRMAN: Sizin saçlarda bizim gibi, biraz uzayınca işin ahengi kaçıyor. Bu arada dün makamı devrederken masada bir kuş heykeli gözümüze çarptı. Neyin nesidir o heykelcik? 

Mehmet HARMANCI: Hafta sonu uçurtma festivalinde az kalsın uçuyormuşsunuz. Aman başkan dikkat edin, zira bu aralar ayaklarınızı yere sağlam basmaya bakın. 

Bertan ZAROĞLU: YDP’nin Girne ilçesinde gerçekleşen iftar yemeğinde gözler sizi aramış ama bulamış. Hayırdır iyisiniz, hasta falan değilsiniz ya? 

Gürsel UZUN: Yaz öncesi kontrolden geçmişsiniz ve maşallah turp gibi çıkmışsınız. Eh zaten sizin için hayli hareketli ve sıcak bir yaz olacağa benziyor önümüzdeki günler. 

Biray HAMZAOĞULLARI: Hayırdır, iki gündür turuncu şapka turuncu tişörtle geziyorsunuz bölgede. Aman vekilim, arka arkaya aynı şapka aynı tişörtle sizi görenler siyasi dedikodu üretmeye başlamışlar. 

İrfan Tansel DEMİR: Pek muhterem babanız hakka yürümüş. Merhuma Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun, mekanı cennet... 

Ahmet YÖNLÜER: Şeker hastalarının Ramazan ayında oruç tutmasını önermişsiniz. Bakalım tıp camiası sizin bu önerinize ne yanıt verecek hocam. Bu arada Bayram’da kutsal topraklarda olacakmışsınız. 

Prof. Dr. Mehmet Ali YÜKSELEN: LAÜ, YÖK denetimlerinden tam puanla çıkan tek üniversite olmuş. Akademik başarının yanında diğer dallarda da gelen başarıları böylece taçlandırmış oldunuz. Tebrikler hocam. 

Gökhan ALTINER: Herkes hükümet derdinde sen ise İstanbul’da nikâh masasına oturmanın peşinde. Neyse şimdiden bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz ve yanınızdaki başbakana saygılarımızı sunuyoruz.  

Cengiz ERÇAĞ: Yeni imajınız hayırlı ve uğurlu olsun. Dün birkaç kişiye sorduk bu imaj neye benziyor diye. Buradan yazmayalım ama bir ara ararsanız kulağınıza söyleriz çıkan sonucu.  

YORUM EKLE

banner471

banner474