Corona’nın ülkemizde ilk görüldüğü Mart aynının ortalarını tekrar yaşıyoruz resmen. Ülkede çok ciddi bir panik havası ve bilgi kirliği var. Herkes her konuda kesinmiş gibi konuşuyor ve bundan ötürü bazı gerçek olmayan şeyler gerçekmiş gibi çok hızlı bir şekilde yayılıyor.
Hatırlayın bir o günleri, Karpaz’daki vaka olayları, Alsancak’ta yaşananları saat ve saat değişen hükümet kararları. Bugün resmen Mart ayının KKTC’sine geri döndük.
Dün kuaförler kapanacak denildi millet kuaförlere koştu, dün sabaha kadar açık kuaför gördük. Kuvvetle muhtemel yarın yine marketleri yağmalamaya da başlarız herhalde bu gidişle.
Doğrudan çok yalan yanlış haberler gün boyunca sosyal medya aracılığı ile yayılıp durdu ve bu da insanlarımızı paniğe sevk etti. Bir tarafta her yer kapansın diyenler öbür tarafta bir kapanmayı daha ekonomimiz kaldırmaz diyenler… Toplum bir kez daha ikiye bölündü.
Bugün aklıselim kararlar alınmasını bekleyeceğiz artık Bakanlar Kurulundan. Ama bu sefer alınacak kararlar öyle bir iki gün sonra yeniden değiştirilecek türden kararlar olmamalı
2 Ekim’de ne olacak?
Bakanlar Kurulu bugün Covid-19 sürecini değerlendirmek üzere olağanüstü toplanacak. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi tarafından Sağlık Bakanlığına önerilen maddeler bugün yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısında karara bağlanacak.
Kurulun önerileri dün basına sızmıştı. Pek çok sektörün 1 Ekim’e kadar kapalı kalmasını öneriyordu Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi. Ve dediğimiz gibi bugün öneriler Bakanlar Kurulu’nun da gündeminde olacak.
Peki, Bakanlar Kurulu, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesinin önerdiği maddeleri onaylarsa yani pek çok sektörü 1 Ekim’e kadar kapatırsa 2 Ekim günü nasıl bir güne merhaba diyeceğiz.
2 Ekim’den sonra yeniden bir açılım sürecine girmeyecek miyiz? Yeniden uçuşlar ve gemiler gelmeye başlamayacak mı? Dünyada ve bize en çok insan gelen Türkiye’de 2 Ekim sabahına kadar her şey düzelecek mi?
Eğer her şey 2 Ekim’de 2 Temmuz’daki gibi olacaksa o zaman 2 Aralık’ta yeniden mi kapanacağız? Öyle ya 2 ay açık kal sonra bir ay kapalı kal. Bu böyle mi devam edip gidecek?
Bu konuda yol haritamız ne olacak? Tüm dünya her şeye rağmen açık kalmaya devam ediyor. Örneğin Avrupa’da Corona’nın en çok ölüme neden olduğu İspanya'da Covid-19 vaka sayısı 3 günde 26 bin 560 arttı.
Ama İspanya hükümeti ve basını kapanmayı konuşmuyor. İspanya’daki Yüksek Eğitim Kurumları üniversitelerin açılacağını ve bu ülkede okuyan tüm yabancı öğrencilerin okulların bulunduğu yerlere konaklamaya devam etmelerini söyledi.
İngiltere ve Almanya’da da durum İspanya’dakinden farklı değil. Bakın zaten etrafınızda bu ülkelerde yükseköğrenim gören pek çok arkadaşımız var. Bir sorun onlara isterseniz, hepsini de okulları geri çağırdı. Ve şuan inanın bizdekinden çok daha iyi değil bu ülkedeki sağlık durumlar.
Buna rağmen çocuğunu İngiltere’ye okumaya gönderirken sesini çıkartmayan bazı sosyal medya kahramanları ne hikmet ise Türkiye’den buraya gelecek çocukları istemiyoruz diye sosyal medyada yayın yapabiliyor.
İşin özetini söyleyelim, kapanmak çare olmayacak. 2 Ekim’de aynı
2 Temmuz’da olduğu gibi olacağız ve bir müddet sonra yeniden kapanmak zorunda kalacağımız da bilmemiz gerekecek.
MESAJLAR
Sunat ATUN: Dün PRC testi yaptırmışsınız ve sonuçlar gelinceye kadar da eve kapanmışsınız. Bu arada geçen hafta Gazimağusa’da seçimler için ağırlığınızı koyduğunuzu gözlemledik.
Ertan BİRİNCİ: Milli değerlerimiz birer birer aramızdan göçüp gidiyorlar. Geriye onların görüntüleri, videoları kalıyor. Zekai Usta da gidenler kervanına eklendi ve geride sizin çektiğiniz o güzel video kaldı.
Dr. Bülent DİZDARLI: Geçen defa seçimler iptal olsun diyordunuz bu sefer seçimler iptal olmasın diyorsunuz. Ee bu sefer de ben fikir değiştirdim. Bende bu sefer seçimler iptal olsun diyorum. Hadi bakalım.
Selim GÖKBÖRÜ: KIB-TEK Yönetim Kurulu başkanı olduktan sonra pek çok kişinin çok uzun zamandır kurum ile çözülemeyen sorunlarının çözülmesi konusunda epey yol almışsınız. Bu konuda son günlerde epey telefon alıyoruz.
Nihat BERKAN: Kendiniz için tasarladığınız logoya bayıldık. Bugün seçimlerdeki 11 adayın bile henüz logoları yok iken sizin logonunuz olması önemli bir detay. Bari bu arkadaşlara da bir iki logo tasarlayın zahmet olmazsa.
Mine GÜRSES: Canım ablamız, seni çok ama çok seviyoruz. Umarız en kısa sürede seni yeniden aramızda göreceğiz. Birkaç gün karantinada iyice dinlenmeni istiyoruz. Belki bu fırsat olur da o sigara ile de vedalaşırsın.
Suat Durdu BORA: Eh artık sırtınız yere gelmez, Mehmet kardeşimiz askerliğini tamamlayıp şirketteki işlerin başına geri dönmüş. Bu arada Rota Reklamın Gazimağusa şubesi de yıllar sonra yeniden açılmış.
Güller KARAMALLİ: Pek muhterem valideniz Hakk’a yürümüş. Merhumeye Allah’tan rahmet geride kalanlara sabırlar diliyoruz. Başınız sağ olsun.
Zeki ÇELER: Dün devlet televizyonunda resmen estiniz gürlediniz. Anlaşılan bir patlama yaşadınız ekranda. Demek ki içiniz hayli doluymuş günlerdir.
Pervin YEMEN: Birileri sizin köpeği zehirlemiş ve zavallıcık oracıkta can vermiş. Umarız bu caniliği yapanları bir an önce bulursunuz ve onları adalete teslim edersiniz, başınız sağ olsun.
Erhan ARIKLI: Sadece siz değil diğer üst düzey yöneticiler de ev karantinasına girince seçimleri tekrardan gözden geçirmeyi düşünmeye başlamışsınız. Belki de 2. kez iptal olur.
Kudret ÖZERSAY: Dünkü Sağlık Bakanlığı toplantısına giderken hayli gergin gördük sizi. Dediğiniz gibi bazı tedbirler biraz daha önceden alınabilseydi belki de bugün bu duruma hiç gelinmeyebilirdi.
Şevki TURANLI: Lefkoşa’da yapımı devam eden pandemi hastanesinin inşaat alında bir içsinin kaza sonucu yaşamını kaybettiğini üzülerek öğrendik. Umarız bu işçimizin geri kalanlarına sahip çıkarsınız.
Alpan UZ: Adaylığınızı açıkladıktan sonra sosyal medya üzerinden binlerce mesaj almışsınız ve pek çok kişi size ulaşabilmek için yoğun istek gönderiyormuş.
