banner564

CTP 50 yaşında

Cumhuriyetçi Türk Partisi, geride kalan 50 yılda pek çok akıllarda kalan olay ile siyaset sahnemizde yer almaya devam etti.
CTP, kimi zaman yaptığı sert muhalefet ile kimi zaman hükümette aldığı karar ile bu ülkenin bu noktaya gelmesinde yaptıkları ve yapmadıkları ile sorumludur.
Geride kalan yarım asırda çok önemli siyasetçiler geldi geçti CTP’den. Bazıların adları hala anılıyor, bazıları ise çoktan unutuldu gitti bile.
Kurucu Genel Başkan Ahmet Mithat Berberoğlu, İkinci Genel Başkan Özker Özgür ve efsanevi Genel Sekreterleri Naci Talat’ı bu bağlamda anmadan geçmek olmaz. 
Sonraki yıllarda Mehmet Ali Talat, Ferdi Sabit Soyer gibi bir döneme adını yazdıran siyasetçiler ile yoluna devam etti CTP. Bugün CTP’nin başında oldukça genç bir isim var, Tufan Erhürman. 
Donanımlı, akademisyen ve partinin yenilikçi kanadının önemli temsilcilerinden bir tanesi. Henüz kazanılmış siyasi bir başarısı olmasa da halk nezdinde ve parti içerisinde sevilen bir isim Erhürman.
Tek eksiği bir başarı hikâyesini henüz yazamamış olması. Ama siyasette bu işler bir günde olmaz elbette. Bazen çok uzun yıllar alabilir bu tür gelişmeler.
Bu ülkede 20 yıldan bu yana her gün günlük köşe yazıları yazıyorum ve her daim CTP konu başlıklarımdan bir tanesini oluşturuyor. Bizi hiç tanımayanlar bazen bizi “CTP düşmanı” olmakla itham edebiliyorlar.
Oysa CTP düşmanı falan değiliz. Sadece CTP’nin bu ülkenin en köklü ve en büyük partilerinden bir tanesi olduğunu biliyorum ve yaptığı yanlışları bu köşeden eleştiriyorum.
Köşe yazarlığı yapabilmek için çok önemli kaynaklara sahip olmanız gerekir. Köşe yazarlığı için iyi tahlil ve değerlendirme yapabilmek şarttır. Sanırsam 50 yılını geride bırakan CTP’nin 20 yılını yakından takip ederek geçirdim. Bu konuda uzman oldum desem yeridir. CTP’ye nice uzun yaşlar dilerken biz de onu ve onu yönetenleri takip etmeye devam edeceğiz. 

Rum lider “kıvırıyor”
Yılbaşına sayılı günler kala Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Hrisostomos, Nikos Anastasiadis’in bir görüşmelerinde kendisine, iki devlet çözümü istediğini söylediğini dile getirdi.
Bu açıklama bir anda Güney Kıbrıs’ın gündemine oturdu ve Rum liderin açıklama yapmasına neden oldu. Anastasiadis, Başpiskopos’la yaptığı görüşmede iki devletli çözüm konusunda konuştuklarını ancak bunu 'Kıbrıslı Rumların güvenliğini tehlikeye atacak bir şey ve bu çözüm modelinin AB ile BM tarafından kabul görmeyecek' diyerek görüş birlikteliğine vardıklarını söyledi. Anastasiadis, "Başpiskopos bu konuyla ilgili beni yanlış anlamış olmalı" diye konuştu.
Oysa Rum liderin daha önceleri de benzer şeyler ile gündeme geldiğini biliyoruz. Şimdi Başpiskopos beni yanlış anladıya getirmeye çalışsa da Crans Montana’daki konferans sırasında Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yanına giderek “İki bölgeli iki toplumlu federasyon konuşarak zamanımızı harcıyoruz. Başka çözümler aranmalı” dediğini hepimiz biliyoruz.
Bakın Crans Montana sonrası Rum fikir önderlerinden Makarios Drusiotis bir yazı kaleme almış ve Rum lider Anastasiadis’in iki devletli çözüm istediğini iddia etmişti.  
Rum lider Maraş’tan sonra işin yavaş yavaş bölünmeye doğru gittiğini görebilse de bunu halkına anlatmaya henüz hazır görülmüyor, bu yüzden de daha önce söylediklerini şimdilerde inkar etmeye çalışıyor. 

MESAJLAR
Tufan ERHÜRMAN: CTP’nin yarım asırlık yolculuk hikâyesini en kalbi duygularımla selamlıyorum. Geride kalan yarım asırda pek çok kez CTP’yi eleştirmiş birisi olarak samimiyetle söylüyorum, iyi ki varsınız. 

Erdoğan SORAKIN: Elimde 500 adet CTP’nin yılbaşı piyango bileti var. Her yıl düzenli olarak alıyorum. Bundan önceki yıllarda bana hiç çıkmadı. Bakalım dünkü çekilişte bize bir şey çıktı mı? Listeyi elimize alınca öğreneceğiz. 

Özdil NAMİ: Yapılacak olan ilk seçimde artık bir daha aday olmayı düşünmediğinizi öğrendik. Bunca zaman sessizliğinizin neden i bu olsa gerek. Her işte bir hayır vardır.

Ersin TATAR: Rum lider 5’li görüşme öncesi kendi kamuoyu önünde fena sıkışmışa benziyor. Çünkü daha önce söylediklerini şimdi inkâr etmenin peşinde. Bence bu durum fırsata çevrilebilir. 

Cengiz ERÇAĞ: Kıbrıs Vakıflar Bankası 2020 yılını iyi bir kar ile kapatıyormuş. Bankanın böylesine zor bir yılı iyi bir kar ile kapattığını duymak iyi bir şey. Bunda elbette en büyük pay sizlerin.

Mehmet TİBUKOĞLU: Girne Liman Otel ve Gazino yılbaşı gecesi Merit farkı ile kapılarını açmaya hazırlanıyormuş. Gerçi açılış kötü bir döneme denk geldi ama umarız bu yaza güzel şeyler olur limanda. 

Levent ÖZADAM: Anjiyo sonrası yeme içmeye daha da dikkat edeceğinizi düşünürken bir gördük ki Ziya Emir ile birlikte mangal partisindesiniz. Doktorunuzun bundan haberi var mı? 

Rasih REŞAT: Dış Basın Birliği olarak bu yıl yılbaşı hediyesi olarak çok büyük bir jest yapmışsınız ve içerisi hayli yüklü hediye kutuları hazırlayıp tüm üyelerinize dağıtmışsınız. 

Ünal ÜSTEL: Girne Paket Postanesi, Girne halkına 2021 yılında hizmet vermeye başlayacakmış. Çok uzun yıllardır Girne’de bu hizmetin verilmemiş olması büyük bir eksiklikti. 

Erhan ARIKLI: Ufak bir kaza yapıp arabanızı hasara uğratmışsınız. Neyse bununla geçtiği için şükretmek lazım. Allah başka kazalardan belalardan korusun hepimizi. 

Ercan TURHAN: Anlaşıldı ki bize bir yılbaşı geçirtmeyecekler. Bari aşılanma işini iyi takip edelim ki gelecek günler daha sağlıklı ve daha kalabalık olsun. Bu yüzden aşılanma konusuna öncelik verilmeli. 

Kemal ALTUNCUOĞLU: Dün Arasta çarşısını dolaşmışsınız. Çok az sayıda kalan açık dükkânların durumunu görebildiniz mi? Esnaf dostlarınızın yarısından çoğu artık dükkânını açmıyor Arasta’da. 

Kutlu EVREN: Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu İstanbul'da, günde 4 bin adet kimlik, ehliyet ve pasaport verecek olan Avrupa Yakası Nüfus Hizmetleri Merkezini gezmiş. Hepsi tek bir adresten ve evraksız yapılıyor, ne güzel değil mi? 

Dr. Faiz SUCUOĞLU: Kurultaydan bu yana tam 13 kilo vererek yeni bir rekora doğru koşuyorsunuz. Valla sizi bilmeyiz ama biz bile o günden bu güne hayli kilo verdik zaten.

YORUM EKLE

banner608

banner473