Barış Pınar Harekâtına ilişkin sözleri yüzünden Türkiye’de hala daha öfke dinmiş değil Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya. Öyle ki o gündür bugündür Cumhurbaşkanı Akıncı Türkiye’den hiçbir davete icap etmediği gibi davet sayısında da çok ciddi bir azalma var. 
Çünkü şu sıralar Türkiye’de pek de sevilen bir isim değil Mustafa Akıncı. Ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Türkiye’den bir davet alamadığı gibi Türkiye’ye gitmek gibi bir gündemi de yok. Anladığımız kadarı ile 95 gün boyunca Lefkoşa-Dipkarpaz arası yol Akıncı için en uzun yol olacak.
Bölgede ki güçlü ülkelerin başında gelen Türkiye ise boş durmuyor. Suriye’de akan kanı durdurmak için Amerika ve diğer güçlü devletlerin aksine çok daha özverili bir çalışma sürdürüyor. 
Suriye’den sonra Libya’da akan kanı Türkiye durdurdu şimdilik. Şimdilik diyoruz çünkü bölge hayli karışık. Ve bu karışıklığa rağmen Türkiye’nin Rusya ile yaptığı girişimler sonucu Libya’da ateşkes ilan edildi dün. 
Libya’da Hafter milislerinin geçen nisan ayında başkente yönelik başlattığı saldırı nedeniyle yerinden edilen Libyalılar, evlerine dönebilmeyi hayal ediyor şuan. Yaklaşık olarak 150 bin kişi evine döneceği anı iple çekiyor.
Peki, kimin sayesinde?
Elbette Türkiye Cumhuriyeti ve onun Libya’ya asker göndermesine onay veren tezkere sayesinde. 
Şimdi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıksa ve her zamanki üslubu ile “Eyy Akıncı!” dese ve devam etse “Gördün mü, Türk askeri ayak bastığı yerde akan kanı durduruyor. Sen 1974’te de durdurduğunu belki anlayamadın ama bugün Suriye’de Libya’da insanlar anlıyor…” dese…
Mustafa Akıncı’ya karşı haksızlık mı etmiş olur? 

Taçoy: Tek gündemimiz var
Hafta sonu bir etkinlikte Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy bir grup iş insanı ile kahvaltıda bir araya geldi. Ekonomiden önümüzde bekleyen Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar birçok konuda kendisine yöneltilen sorulara samimi yanıtlar verdi.
Sohbetin bir bölümünde Taçoy’u dinleyenlerden bir tanesi, aslında herkesin aklında olan o soruyu sordu.  Dedi ki “Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında UBP’nin olağan kurultayı var. Ve Ersin Bey Cumhurbaşkanı olursa bu kurultayın önce çekilmesi ve yeni bir başkan seçilmesi gerekecek. Siz aday olacak mısınız?” 
Bakan Taçoy’un cevabı bence son derece önemli. Zira son dönemler bu konuda hayli şeyler konuşuluyor ve hatta bazı iddialar ortaya atılıyor. 
Taçoy ”Tüm bunları elbette konuşacağız ama şimdi değil. Şuan bunları konuşmak akıllarımızda zihin karışıklığına yol açabilir. Bizim tek bir gündemimiz olmalı ve tüm enerjimizi bu gündeme odaklamalıyız. O da Nisan ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ersin Tatar’ı Cumhurbaşkanı seçtirmek. Ersin Beyi o makama oturttuktan sonra elbette bu konuyu tartışacağız. Ama o güne kadar ben bu konuda bir şey söylemeyeceğim” dedi.

Kriz çıkar mı?
Emirname konusunda hükümet ortakları arasında uzun süreden bu yana “uzlaşı olmadığı” zaten gizli bir sır değildi. Ve bu konuda nihayet Başbakan suskunluğunu bozdu ve planın son halini sivil toplum örgütleri ve ilgili belediyelerin onaylamadığı sürece Resmi Gazete’de yayınlatmayacağı söyledi.
Peki, bu durum bir hükümet krizine dönüşür mü?
Hiç zannetmiyorum, hele ki geçtiğimiz Cuma günü gidilen Türkiye ziyareti sonrası bir hükümet krizi beklemek pek de gerçekler ile bağdaşmaz.
Zira iki medeni insan gibi Özersay ve Tatar, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan önünde birbirlerine başarılar dilediler. Ve şuan acil bir şekilde ihtiyaç duyulan nakit akışının yeniden sağlanması konusunda birlikte Erdoğan’ı ikna ettiler.
O yüzden bu konuda hükümet bozulur ve kriz çıkar diye bekleyenler boşuna bekleme yapmasalar iyi olurlar. 

MESAJLAR
Hasan TAÇOY: Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası UBP Genel Başkanlığı için ne evet dediniz ne de hayır. Anlaşılan önce dereyi görüp ona göre paçaları sıvayacaksınız. 

Ziya EMİR: Şu olmayan işinize gizli bir el değmiş ve bir anda olmuş. Hem de istediğiniz halden bile daha iyi olmuş diye duyduk. Eh hadi hayırlı ve uğurlu olsun o zaman. Güle güle kullanın. 

Dr. Erkut AŞICIOĞLU: Yeni yaşınız hayırlı ve uğurlu olsun. Yarım asrı artık geride bıraktığınıza göre yavaş yavaş siyasete girme zamanınız geldi demektir. Zaten dün gerek mesaj gönderen gerekse arayan dostlarınız seçimde arkanızda olsa yeter de artar bile. 

FİKRİ TOROS: İskele’de dün düzenlenen Hamsi Festivalinde hamsi yeme rekorunu bu yıl sizin kırdığınız iddia ediliyor. Öyle ki hamsi dolu tabakların biri gitmiş biri gelmiş önünüze. Afiyet olsun. 

Mustafa AKINCI: Cumhurbaşkanlığı seçimleri resmi startı verilmeden planlanmış bir Türkiye ziyaretiniz olacak mı? Zira çok uzun zamandır Ada’nın dışına çıkmadınız. 

Tufan ERHÜRMAN: Parti içinde bazı aşırı isimlerle görüşüp özellikle seçim sonrasına kadar pek ortalıklarda gözükmemelerini kibarca istediğiniz yönde haberler alıyoruz. Demek ki gözünüz gerçekten sağ seçmenlerde. 

Kudret ÖZERSAY: Adaylığınızı açıkladıktan sonra bazı kesimlerin hedef tahtası haline geldiniz. Gerçi siz bu durumu son seçimlerde zaten yaşayarak test etmiştiniz. Şimdi nasıl davranmanız gerektiğini daha iyi biliyorsunuz. 

Ersin TATAR: Ve beklediğiniz hafta geldi de çattı bile. Hafta sonu görkemli bir törenle adaylığınızı açıklayacakmışsınız. Bunun için tüm ekipler bugünden itibaren seferber olmuşlar. 

Erhan ARIKLI: Sağda ortak aday çalışmaları anladığımız kadarı ile bir noktaya ulaşamayacak gibi, günün sonunda ihale size kalacak gibi. Kolları sıvamanızda yarar var. 

Aybars KUTLUBA: Merak ediyorduk fazla kiloları nasıl veriyorsunuz diye. Meğerse Pelin Hanım evdeki işlerin bir kısmı ile çocuk bakma işini size verince ne fazla kilo kalmış ne de başka bir şey. Biz de evde denesek mi acaba bu yöntemi? İşe yarar mı? 

Abdullah AZİZOĞLU: Kısa bir mola verip yeniden memlekete geri dönmüşsünüz. Gelir gelmez de eksi dostları teker teker ziyaretlere başlamışsınız. Sizi gören dostlarınız İzmir havasının size yaradığını söylüyorlar. 

Osman ŞAN: Oşan Grup bünyesindeki Mapfree Sigorta olarak hem yeni yılı hem de şirketinizin doğum gününü geçtiğimiz hafta sonu görkemli bir törenle kutlamışsınız. Başarılarınızın devamını diliyoruz ve tüm ekibi kutluyoruz. 

Tolga ATAKAN: Hadi gözünüz aydın, Türkiye’den dört gözle beklediğiniz kaynak haberi gelmiş. Geçen hafta pek ortalıkta gözükmediniz ama bu hafta nereye baksak sizi göreceğiz gibi bir his var içimizde. 

Nevzat ANAYASA: Mutfakta sakarlık edip üç parmağınızı fena halde kestiğinizi üzülerek öğrendik. Hatta bu yüzden hastanelik bile olmuşsunuz. Çok geçmiş olsun diyoruz, umarız en kısa zamanda twittere geri dönersiniz.